Akdeniz Üniversitesi Sualtı Arkeolojisi Ekibi Kaş’ta Denizin Derinliklerinde Tarih Suyuna Dalış Yaptı
Akdeniz Üniversitesi Sualtı Arkeolojisi Ekibi, Kaş’ta denizin derinliklerinde tarihi su altı keşifleri ve araştırmalar yaptı. Tarih dolu dalışlara tanıklık edin.
Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölüm Başkanı ve kazıların bilimsel danışmanı Doç. Dr. Hakan Öniz ile 20 kişilik uzman dalış ekibi, Antalya açıklarındaki derin sularda önemli bir su altı kazısı gerçekleştiriyor.
Güzel sanatlar ve arkeoloji alanında uzman ekip, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın destekleriyle yürütülen “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında, Antalya Müzesi adına çalışmalarını sürdürüyor. Kaş ilçesinin gözde turistik noktalarından Besmi Adası’nda, denizin metrelerce alçak derinliklerinde robotlar ve su altı kameralarıyla gerçekleştirilen kazı çalışmaları büyük bir titizlikle devam ediyor.
Yapılan yoğun çalışmalar sonucunda yaklaşık 45-50 metre derinlikte, batık halinde bulunan bir gemi enkazından özel olarak kapatılmış amfora parçaları çıkarıldı. Bu tarihi buluntular, büyük bir heyecan ve merakla ekip tarafından karaya getirildi. Amforanın içeriği ve yapısı detaylı analizler ve incelemeler için, doğrudan laboratuvara ulaştırıldı.
Amfora Analizleri ve Detaylı İnceleme Süreci
İlk aşamada, Antalya Üniversitesi Sualtı Arkeolojisi Laboratuvarında mikroskop ve özel büyüteçler kullanılarak incelenen amfora, uzman restoran ve konservatörler tarafından dikkatlice açıldı. Bir saat süren titiz çalışmalarda, amforanın ağzı dikkatle kesildi ve içeriği dışarı çıkarıldı. Bu süreçte, uzmanlar malzemenin yapısını, dokusunu ve kokusunu dikkatle değerlendirdi.
Amforanın içeriğinden alınan numuneler, detaylı analizler ve kimyasal testler için laboratuvar ortamında incelenmeye başlandı. Ayrıca, uzmanlar, amforanın ağzını açarken yaşanan heyecan ve merakı gizlemeyerek, bu eşsiz keşfin detaylarını Anadolu Ajansı ekibiyle paylaştı.
Bilim İnsanlarından Derin Düşünceler ve Tahminler
Kazı ekibinin başındaki isim olan Doç. Dr. Hakan Öniz, yaptığı açıklamada, yaklaşık 1100 yıl öncesine, Filistin’in Gazze kıyılarından gelen ticaret gemisinin fırtına veya doğal afetler sonucu Akdeniz kıyılarında batmış olabileceği tahmininde bulundu. O dönemde Gazze’nin zeytinyağı ihracatı yaptığı ve bölgeden şarap da ihraç edildiği bilinse de, gemideki amforaların içeriğinin bu ürünler olup olmadığı konusunda kesin bilgi sahibi olmadıklarını belirtti.
Öniz, şunları kaydetti: “Bahsedilen amfora, bin küsur yıldır denizlerin derinliklerinde gizlenmiş ve kapalı kalmış durumda. Bu durum, amforanın içeriğine dair pek çok olasılığı akla getiriyor; zeytinyağı, şarap, balık sosu veya başka malzemeler olabilir. Bu keşif, antik denizcilik ve ticaret tarihine ışık tutacak önemli bir örnek. Ağzının bu kadar uzun süre kapalı kalması ise, tarihi anlamda oldukça nadir ve eşsiz bir durum.”
Analiz ve Uzun Süreli Çalışma Süreci
Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meltem Asiltürk Ersoy, bu ilk kez karşılaşacağı durumun heyecanını ve analiz sürecinin önemini vurguladı. Ersoy, yaptığı açıklamada: “İçeriği anlamak için farklı analizler ve metodlar kullanacağız. Deniz ortamında geçen 1100 yıllık süreçte malzemenin nasıl değiştiğini, hangi maddelerin oluştuğunu detaylı şekilde inceleyeceğiz. Bu süreç uzun zaman alacak, çünkü farklı bilimsel yöntemlerin sonuçlarını birleştirerek net bir bilgi ortaya koyacağız.”
Restoratör ve konservatör Rabia Nur Akyüz ise, amforanın kapak açma ve tuzdan arındırma işlemlerini büyük bir hassasiyetle yürüttüklerini, üzerindeki oluşumların ve nem oranının kontrol altında tutulduğunu belirtti. Bu titiz çalışmaların, tarihi eserin korunması ve gelecek nesillere aktarılması adına büyük önem taşıdığını sözlerine ekledi.