Hatay’da Rüya ve Gerçeğin Buluşması: Baba Yadigarına Kavuşma Hikayesi

Hatay’ın Arsuz ilçesinde yaşayan 35 yaşındaki Emre Örer’in hayatında unutulmaz bir macera başladı. Kısa süre önce gördüğü rüya ile gerçeklerin kapısını aralayan Örer, ailesinin değerli hatırası olan eski bir araçla ilgili derin bir keşfe çıktı.

Örer, yaklaşık 15 yıl önce maddi zorluklar nedeniyle ailesinin satmak zorunda kaldığı ve babasına ait olan Toros aracını, tekrar rüyalarında görmeye başladı. Bu rüya, onun hayatında yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Birçok defa gördüğü bu rüyalar onu düşündürmeye ve araştırmaya sevk etti.

15 YIL SONRA BABA YADİGARINA YOLCULUK

İlk etapta Kahramanmaraş’a giderek aracın sahibiyle iletişime geçen Örer, ne yazık ki aracı satmadı ve fiyat konusunda da net bir tutum sergilemedi. Bu durum onu hayal kırıklığına uğrattı; fakat içindeki azim ve merak onu pes ettirmedi. Yaklaşık bir yıl sonra tekrar Kahramanmaraş’a giderek, uzun süren çabaları neticesinde aracın gerçek sahibini buldu ve sonunda satın alma işlemini gerçekleştirdi.

Aracı satın alınca rüyalar sona erdi

Aracı satın aldıktan sonra Arsuz’a dönerek ona büyük bir özenle baktı. 2019 yılında, toplamda 150 bin TL’lik harcamalar yaparak aracın bakımını ve restorasyonunu tamamladı. Bu süreç, onun için sadece maddi değil, aynı zamanda duygusal bir yolculuktu. Baba yadigarı olan bu araç, Örer’e büyük bir gurur ve mutluluk kaynağı oldu. Ayrıca, onu gözü gibi koruyacağını ve ileride kendi 8 yaşındaki çocuğuna bırakmayı planladığını belirtti.

Rüyalar ve gerçekler arasında bir sorgulama

Emre Örer, yaşadığı bu deneyimi şu sözlerle anlattı: “2003 yılında rahmetli babam, maddi sıkıntılar nedeniyle bu arabayı satmak zorunda kalmıştı. Babam 2018 yılında vefat etti ve vefat etmeden önce de bizi bu satışı yapmaya zorlayan ekonomik zorluklar yaşamıştı. Yaklaşık 15 yıl önce, babamla beraber bu arabayı rüyalarımda görmeye başlamıştım. Birden fazla kez gördükçe, neden bu kadar sık tekrar etti diye düşünmeye başladım. Aracın plakasını araştırdım ve sonunda Kahramanmaraş’ın Ilıca beldesinde, köylüler tarafından kullanılan bir yerde olduğunu öğrendim.”

İlk denemede alınamayan araç, ikinci şansla buluştu

Baba yadigarını ilk gördüğünde, köylüler tarafından kullanıldığını ve oldukça kötü durumda olduğunu anlatan Örer, ilk girişimde satışı gerçekleştiremedi. Ancak, rüyalarının devam etmesi ve içindeki özlem onu tekrar harekete geçirdi. Bir yıl sonra tekrar gittiğinde, aracın sahibiyle anlaşma sağladı ve toplamda büyük bir çaba ve ikna sürecinden sonra aracı satın aldı.

O günleri anlatırken, “Arabayı almak için köylülerle adeta bir alışverişteymişiz gibi, sanki bir kıyafet alıyormuşuz gibi hissettim. Satıcılar ilk başta çok şaşırdılar, çünkü bu araba gerçekten rüyalarımda gördüğüm araçtı. Onlara, bu aracın bizim ailemize ait olduğunu ve çok sevdiğimizi söyledim. Sonunda, arabayı satın almadan ayrılmadık.”

Aracın değeri ve duygusal bağlar

2019 yılında, aracına yaklaşık 150 bin TL harcama yapan Örer, bu araçla beraber birçok anı ve hatıranın da yeniden canlandığını söyledi. “Her bindiğimde, çocukluk yıllarıma dönüyorum. Bu araba, bana babamı ve çocukluk günlerimi hatırlatıyor. Şu anki değeri, yaptığım harcamalar ve gösterdiğim bakım ile oldukça yüksek, toplamda 600 bin TL’yi aşmış durumda.”

Oğluna miras ve sevgiyle bağlılık

Aracın sadece kendisi için değil, aynı zamanda gelecek nesillere de aktarılacak bir miras olduğunu dile getiren Örer, “İnşallah, bu aracı oğluma bırakacağım ve onun da bu değerli hatırayı yaşatmasını istiyorum. Oğlum şu anda 8 yaşında ve bu araç onun da olur. Ona iyi bakmasını ve bu sevgiyi nesilden nesile aktarmasını diliyorum. Rabbim, bu arabanın satılmasını gerektirmesin.” diyerek duygularını paylaştı.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı (İHA)