Hakan Fidan’ın Suriye Ziyareti ve Görüşmeleri
Hakan Fidan’ın Suriye ziyareti, bölgedeki gelişmeler ve iki ülke arasındaki ilişkilerin derinlemesine incelendiği önemli bir olaydır. Bu görüşmelerin ardındaki stratejik hedefler ve olası sonuçlar hakkında detaylı bilgi edinin.
Suriye’nin yeni hükümetinin lideri Ahmed Şara ile görüşmek üzere Suriye’ye giden Hakan Fidan, ziyareti sırasında yaşadığı deneyimleri paylaştı. Fidan, “O gün uçak müsait olmadığı için karayoluyla gitme durumunda kaldık. İdlib tarafı iyiydi. Ancak Hama, Humus ve Şam eteklerine gelene kadar yıkım manzaralarıyla karşılaştık. Depremden çıkmış gibi bir durum vardı.” şeklinde konuştu.
Rejimin kendi halkına karşı duyduğu acımasızlığı vurgulayan Fidan, bu durumun Esad rejiminin sonunu hazırlayabileceğini belirtti. Fidan, Ahmed Şara ile yaptığı görüşmede, “Suriye’nin komşuları açısından tehdit olmaktan çıkması, azınlıkların yaşam güvenliğinin sağlanması ve toprak bütünlüğü gibi konular üzerinde durduk.” dedi.
Fidan, “İlk kriz çıktığında herkes şaşkındı. Biz Türkiye olarak, herkesin kabul edeceği bir söylem geliştirdik ve bu söylem herkes tarafından kabul edildi. Şara’ya da bu noktaları aktardık.” diyerek süreci özetledi. Şara’nın da “Ben de bu fikirdeyim, itirazım yok.” dediğini belirten Fidan, “Bizim iki ana hususumuz vardı: Suriyeli kardeşlerimizin durumları ve terör örgütü PKK’nın varlığının sona erdirilmesi. Bu konuları detaylıca ele aldık. Şara, hem sorumluluğunun bilincindeydi hem de bölgenin kendisinden beklentilerinin farkındaydı. Rasyonel ve oturaklı bir lider olarak umudum var.” ifadelerini kullandı.
Suriye halkının kendi hükümetlerini sahiplenmekte olduğunu, bu hükümetin hem halka hizmet edeceğini hem de uluslararası anlamda bir muhataplık oluşturduğunu belirten Fidan, “Cumhurbaşkanımızın talimatı doğrultusunda, Türkiye olarak tüm imkanlarımızı seferber etmemiz gerekiyor. Yaraların sarılması önemli. Özellikle Halep’in yerle bir olmuş durumu, yeniden imar edilmesi gereken bir alan.” dedi.
Fidan, Şara ile görüşmesinde kendisine bir yol haritası olup olmadığını sorduğunu aktararak, “Devletin ismi Suriye Arap Cumhuriyeti olacak. Bayrağa bir yıldız daha eklediler. Şu anda arazideki dengeleri göz önünde bulundurduğumuzda, Ahmed Şara ve ekibi, Suriye Milli Ordusu’nun destek vermesi ve askeri güvenliğin sağlanması açısından önemli bir başlangıç.” diye ekledi.
YPG ve PKK ile İlgili Durum
Hakan Fidan, YPG ile ilgili şu açıklamaları yaptı: “Biz devlet olarak yıllardır bu konuya yönelik çeşitli çalışmalar yapıyoruz. Şimdi farklı senaryolarla yolumuza devam ediyoruz. Suriye’deki yeni yönetimin bu sorunu sahiplenmesi ve gerekli adımları atması gerekiyor. Görüşmeler devam ediyor; bu konuda bazı adımların atılması şart. Buna biraz zaman vermek lazım. Eğer kabul etmezlerse ki, zamana oynadıkları aşikar. Bu insanlar buraya savaşarak geldiler, Şam’daki yönetim savaştan korkan bir yönetim değil.” dedi.
Fidan, “Ultimatomları veya şartları söylerken, eğer askeri hareket olmasını istemiyorsanız, bunun şartları bellidir. Bu şartları kimseden saklamadan ortaya koyuyoruz. Uluslararası başka ülkelerden gelen teröristlerin ülkeyi terk etmesi, PKK’lı yönetim kadrosunun ülkeden çıkması ve sonraki kadroların silahlarını bırakarak yeni sisteme dahil olmaları gerekiyor. Bu, kansız ve problemsiz bir geçiş olmalıdır.” şeklinde konuştu.
Fidan, “Buna mukabil, PKK’lı olmayan aziz Suriyeli Kürtlerin canlarına halel gelmeden normal hayata katılmaları ve yaşamaları gerekiyor.” diyerek sürecin barışçıl bir şekilde ilerlemesi gerektiğinin altını çizdi.
Askeri Harekat ve Gelecek Planları
Fidan, “Gereği yapılacak, gereği askeri harekâttır. Şam onlarla konuşuyor. Bir defa söyledi, bir defa daha söyleyecek, bir daha söyleyecek. Çünkü burada kategorik bir düşmanlık yok. Başkasının toprağını işgal etmişsin, petrole çökmüşsün ve 80 tane milletle aynı yatağa giriyorsun orada. Bu maskaralığa artık bir son verilmesi gerekiyor. Benim için tehditsin, Suriye için tehditsin, Irak için tehditsin. En önemlisi Kürtler için tehditsin.” diyerek Suriye’deki durumun ciddiyetine vurgu yaptı.