Z Kuşağı ve Çoklu İş Modelinin Siber Güvenlikte Yarattığı Riskler: Uzmanlardan Uyarılar

Çoklu iş yapma eğilimi, Z kuşağı arasında hızla yayılırken bireyler ve kurumlar için yeni siber güvenlik tehditlerini gündeme getiriyor. Esneklik ve ek gelir arayışıyla birden fazla projeye yönelen gençler, freelance çalışmalar, yan projeler ve yarı zamanlı işlerle birden fazla hesap ve platform arasında dolaşıyor. Bu durum, farklı e-posta adresleri, proje yönetim araçları ve iletişim kanalları doğurarak güvenlik tehditlerini artırıyor.

Siber suçlular, ele geçirilmiş kurumsal hesaplardan sahte e-posta mesajları, sahte takvim davetleri veya güvenilir gibi görünen mesajlaşma uygulamaları üzerinden zararlı bağlantılar sunarak bu hareketliliği hedefliyor. Kaspersky’nin verilerine göre, 2024 ikinci yarı ile 2025 ilk yarısı arasında 6 milyonun üzerinde saldırı tespit edildi ve en çok Zoom, Excel, Outlook gibi platformlar hedef alındı. OneDrive ve Microsoft Teams de önemli sıralarda yer aldı. Platformlarda iş arayan Z kuşağı, sahte işe alım e-postaları ve oltalama girişimleriyle de karşı karşıya kalıyor.

LinkedIn taklidi yapılan oltalama girişimlerinde kaydedilen sayılar kayda değer seviyeye ulaştı; Temmuz 2024-Haziran 2025 arasındaki dönemde bu tür olgular 650 binden fazla kez tespit edildi. Bu durum, hızlı hareket eden freelance kültürünün bir yan etkisi olarak değerlendiriliyor.

Parola güvenliği konusu da önemli bir risk olarak öne çıkıyor. Birden fazla iş için kullanılan aynı parolalar veya kolay tahmin edilebilir kombinasyonlar hesap güvenliğini zorlaştırıyor. Çoğu çalışan, kişisel cihazlarını hem iş hem de özel kullanım için paylaşıyor ve bu durum hassas verilerin güvenli olmayan cihazlarda saklanmasına yol açabiliyor.

Birlikte çalışanların güvenliğini artırmak için kutuplaşmış çalışma alanları öneriliyor: iş ve kişisel ortamları birbirinden ayırmak, sahte güncellemelerden kaçınmak, güçlü ve farklı parolalar kullanmak ve Kaspersky Premium gibi çözümlerle verilerin korunmasını sağlamak. Uzmanlar, uzaktan çalışmanın ve kendi cihazını kullanmanın artmasıyla uç nokta güvenliği ve kimlik yönetiminin daha kritik hale geldiğini vurguluyor.

Güvenlik uzmanı Evgeny Kuskov, takvim üzerinde birden çok işin bulunması ve bu işlerden bildirim alınması halinde güvenlik açıklarının kaçınılmaz hale geldiğini belirtiyor. “Z kuşağının iş, yaşam ve teknoloji arasındaki kesişimi, bilişsel yükü artırıyor. Bu yoğun dijital talepler, yanlış dosyayı yanlış kişiye göndermek veya oltalama e-postalarını fark etmemek gibi hatalara yol açabilir.” sözleriyle, en küçüğü bile bir ihmalin büyük sonuçlar doğurabileceğini vurguluyorlar.

Bu gelişmeler ışığında güvenliği güçlendirmek için öneriler arasında iş ve kişisel alanların ayrıştırılması, güvenilir olmayan güncellemelerden kaçınılması, güçlü ve birbirinden bağımsız parolaların kullanılması ve güvenli veri depolama çözümlerinin uygulanması yer alıyor.