DOLAR 32,2645
EURO 34,7245
ALTIN 2.395,46
BIST 10.276,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Açık
İstanbul
19°C
Açık
Pts 21°C
Sal 24°C
Çar 19°C
Per 17°C

Yılmaz Özdil yazdı: “Ne Mutlu Türküm Diyene”

16.03.2021
A+
A-

Alman’a Alman diyor.

Rus’a Rus diyor.

İngiliz’e İngiliz diyor.

Fransız’a Fransız diyor.

Japon’a Japon diyor.

Arap’a Arap diyor.

Sadece Türk’ten rahatsız oluyor.

Türk’e Türk diyemiyor.

Andımız’ı yasaklamaya çalışmalarının birinci sebebi budur.

İkinci sebebi ise, ki bana göre daha önemlisi, şudur…

Reşit Galip.

Rodos doğumluydu.

İtalyanlar Trablus savaşı sırasında oldu bittiye getirip Rodos’u işgal edince, henüz 17 yaşındayken doğduğu toprakları kaybetmenin acısını yaşadı… Kayıkla Marmaris’e geçti, İzmir’e geldi.

Bugün Büyük Efes Oteli’nin karşısında yeralan ve Ticaret Lisesi olarak eğitim veren Fransız kolejinden diploma aldı, İstanbul’a gitti, Tıbbiye’ye kaydoldu, Hakikat adıyla gazete, Sivrisinek adıyla mizah dergisi çıkardı, yurtsever, özgürlükçü fikirlerini kaleme aldı.

Gönüllü oldu, Balkan Harbi’ne katıldı, yaralandı, gönüllü oldu, Kafkas cephesi’nde vuruştu, Tıbbiye’yi 1917’de bitirebildi.

Milli mücadele başlayınca, Kuvayı Milliye’ye katıldı, Aydın’da Denizli’de çarpıştı, sahra hastanelerinde hekim olarak görev yaptı.

Mustafa Kemal’le Mersin’de tanıştı.

1923 yılıydı.

Türk Ocağı’nın açıkhava toplantısı için eşi Latife’yle birlikte şehre gelen Mustafa Kemal’e, padişah tahtı gibi varaklı filan iki süslü koltuk hazırlamışlardı. Mustafa Kemal’in kan beynine sıçradı, “Nedir bu maskaralık?” diye bağırdı, halkın oturduğu tahta sandalyelerden iki tane çekti, Latife’yle birlikte halkın arasına oturdu.

Konuşmacılardan biri 25 yaşındaki Reşit Galip’ti.

Kürsüye çıktı.

Parmağıyla Mustafa Kemal’i işaret ederek “Sen” dedi…

YAZININ TAMAMINI BURAYA TIKLAYARAK OKUYABİLİRSİNİZ…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.