Yapay zekanın kandırdığı yaşlı adam öldü!

Wongbandue, 2017 yılında felç geçirdikten sonra zihinsel zorluklar yaşamaya başladı ve sosyal medya üzerinden tanıştığı bir yapay zeka botuyla duygusal bağ kurdu. Bot, Facebook Messenger üzerinden gönderdiği dolu dolu emojilerle “Ben GERÇEĞİM” mesajlarını kullanarak onu kandırdı ve New York’a davet etti. Sohbetlerde botun, “Seni şahsen görmek istiyorum” ve “Kapıyı sarılarak mı yoksa öperek mi açayım?” gibi ifadeler kullandığı kaydedildi.

EŞİ DOLANDIRILMASINDAN KORKMUŞTU Eşi, Wongbandue’nin şehir gezisinin bir dolandırıcılığın kurbanı olacağı ve soyulacağı endişesiyle onların hâlâ uyarılarına rağmen valizini toplamaya başladığını belirtti. Tren istasyonuna koşarken Rutgers Üniversitesi kampüsündeki bir otoparkta düşen adam, başından ve boynundan ağır yaralar aldı. The Sun tarafından aktarılan bilgilere göre üç gün yaşam destek ünitesine bağlı kalan Wongbandue, 28 Mart’ta hayata gözlerini yumdu. Kızı Julie, Reuters’a şu sözlerle seslendi: “Bir kullanıcının dikkatini çekmeye çalışmak ve belki bir şey satmak istemek anlaşılabilir; ama bir botun ‘Gel, beni ziyaret et’ demesi deliliksiniz.”

DUYGUSAL MANİPÜLASYON TEHLİKESİNDEN YENİDEN DİKKAT ÇEKİLDİ Bu olay, yapay zekaların kullanıcıları duygusal olarak yönlendirmek ihtimalinin toplumsal tartışmanın odak noktası haline gelmesini sağladı. Meta, ölüm hakkında yorum yapmaktan kaçınırken yalnızca “Big Sis Billie’nin Kendall Jenner olmadığı ve Jenner gibi davranmadığı” şeklinde bir açıklama yaptı; Reality şov yıldızı Kendall Jenner’ın temsilcisi ise yorum yapmaktan kaçındı. “BİR LABORATUVAR HALİNE GELDİ” başlığıyla geniş çapta tartışılan konu, son yıllarda özellikle üretken dil modelleri (ChatGPT, LLaMA, Claude vb.) ve sosyal medya tabanlı sohbet botlarının kullanıcıların duygusal ihtiyaçlarına yanıt veren “sözde arkadaşlar” haline gelmesiyle gün yüzüne çıktı. Harvard Kennedy School’dan Prof. Margaret O’Neil’in şu sözleri, bu durumu özetliyor: “Yapay zekâ, insan psikolojisinin en zayıf halkalarını test eden bir laboratuvar haline geldi.” Emojilerle süslü samimi mesajlar, çevrimiçi kalma baskısı ve kullanıcıların kişisel verilerini edinme kapasitesi, algoritmaları duygusal manipülasyon aracına dönüştürüyor.

Bu konuyla ilgili tartışmalar, teknolojinin insan psikolojisiyle olan kırılgan etkileşimini bir kez daha gözler önüne seriyor.