DOLAR 32,3374
EURO 34,8108
ALTIN 2.390,60
BIST 10.276,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Paz 19°C
Pts 21°C
Sal 24°C
Çar 20°C

Varank: Korona virüs küresel ekonomiyi ciddi biçimde sarsabilir

05.02.2020
A+
A-

Konferansa katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Son dönemde korona virüsüyle ilgili belirsizlikler tüm dünyada gündemi hayli meşgul ediyor. Virüsün insan sağlığına olan etkisinin yanında, ekonomik açıdan doğurabileceği etkiler de endişeleri beraberinde getiriyor.” dedi.

Dünya Bankası tarafından Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) işbirliği ile düzenlenen ‘Dünya Bankası Ticaret ve Küresel Değer Zincirleri Konferansı’na Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın yanı sıra Dünya Bankası Türkiye Direktörü Auguste Tano Kouame ve iş dünyasından temsilciler de katıldı.

“TÜRKİYE’Yİ BİR ÜST LİGE ÇIKARMAK, DÜNYANIN EN GELİŞMİŞ EKONOMİLERİ ARASINA SOKMAK İSTİYORUZ”

Konuşmasında korona virüsün insan sağlığına olan etkisinin yanında ekonomik açıdan doğuracağı etkilerinde olabileceğini ifade eden Varank, şunları söyledi:

“Hepimizin bildiği gibi son dönemde korona virüsüyle ilgili belirsizlikler tüm dünyada gündemi hayli meşgul ediyor. Virüsün insan sağlığına olan etkisinin yanında, ekonomik açıdan doğurabileceği etkiler de endişeleri beraberinde getiriyor. Yorum yapmak için elbette erken. Ancak Çin ekonomisi, küresel üretimin yüzde 20’sini tek başına gerçekleştiriyor ve tedarik zincirlerinde stratejik bir pozisyonu var. Tedarikte yaşanabilecek herhangi bir dar boğaz, Çin’i etkilemenin yanında, ticaret ortaklarını ve nihayetinde küresel ekonomiyi de ciddi bir biçimde sarsma gücüne sahip. Dolayısıyla, uluslararası işbirliğine aslında her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Bu manada, Dünya Bankası’nın değer zincirlerini detaylı biçimde inceleyip, politika önerileri getirdiği Küresel Kalkınma Raporu, bizler için güçlü bir referans oluşturuyor. Türkiye yurt dışından tedarik ettiği ara mallarıyla; küresel değer zincirlerine kimyasallar, ana metaller, tekstil, elektrik-elektronik ve kara taşıtlarıyla güçlü bir şekilde katılıyor. Yine, Çin, Hindistan, Meksika ve Tayland gibi ülkelerle birlikte ileri imalat ve hizmetler liginde kabul ediliyor. Tabii bununla yetinmek niyetinde değiliz. İhracatımızın kilogram başına ortalama değeri arzuladığımız seviyede değil. Bu durum bize yurt içi katma değeri daha da artırma konusunda kritik bir mesaj veriyor. Nitekim biz bu mesajı aldık. 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejimizde, katma değerli üretimi ve kritik teknolojilerde atılım yapmamızı sağlayacak politikaları belirledik. Politikaları tasarlarken; sektör temsilcileriyle, sanayi ve ticaret odalarıyla, bakanlıklarla, üniversitelerle ve bilim insanlarıyla fikir alışverişinde bulunduk. Türkiye’yi bir üst lige çıkarmak, dünyanın en gelişmiş ekonomileri arasına sokmak istiyoruz. Attığımız ve atacağımız her adım, ülkemizi küresel değer zincirlerinde katma değeri yüksek alanlara taşıyacak.”

“TÜRKİYE’NİN OTOMOBİLİ İLE SEKTÖRÜN GELECEĞİNDE BİZ DE VARIZ”

Türkiye’nin Avrupa Birliği’nin otomotiv alanında en büyük tedarikçisi olduğunu dile getiren Bakan Varank, şöyle devam etti:

”İnovatif fikirleri hayata geçirecek güçlü Ar-Ge altyapılarına sahibiz. Bizim inovasyondan kastımız, aslında sadece yüksek teknolojili ürünleri üretmek değil. Biz aynı zamanda yeni piyasalar ve yeni tüketici davranışları oluşturup, küresel rekabet avantajı sağlamak istiyoruz. İşte Türkiye’nin otomobili de bu amaçla attığımız stratejik adımlardan bir tanesi. Biliyorsunuz otomotiv ana ve yan sanayinde kapasite, yetişmiş insan kaynağı ve Ar-Ge potansiyeliyle bölgedeki en önemli oyunculardan  biriyiz. Avrupa Birliği’nin otomotiv alanında en büyük tedarikçisiyiz. Dünya standartlarına uygun ileri teknolojiyle üretim yapıyoruz. Türkiye’nin otomobili projesiyle, üstünlüklerimizi yeni ve heyecan verici bir alana taşıyoruz. Biz burada bir otomobil üretmenin daha da ötesini düşünüyoruz. Otomotiv sektörü, köklü bir değişim sürecinden geçiyor. Bağlantılı, otonom ve elektrikli araç pazarı, geleneksel markaların yanında, yeni girişimlere çok büyük fırsatlar sağlıyor. Biz hem bu otomobilleri hem de beraberindeki mobilite ekosistemini özgün olarak geliştiriyoruz. Türkiye’nin otomobiliyle, küresel piyasada rekabet edecek markamızı oluşturuyor, sektörün geleceğinde biz de varız diyoruz. Bu proje aynı zamanda otomotiv yan sanayisinin yeni teknolojilere karşı kendini güncellemesine de öncülük edecek.”

ETİKETLER:
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.