Unutulmayan Anılar: Marmara ve Kahramanmaraş depremlerinde arama kurtarma deneyimleri
Unutulmaz anılar: Marmara ve Kahramanmaraş depremlerinde arama kurtarma deneyimleriyle dayanışmayı ve fedakarlığı keşfedin.
İstanbul’da yaşayan Niyazi Özgür Yüce ve Erdem Yetek, 1999 Marmara Depremi ile 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerde gönüllü arama-kurtarma çalışmalarına katılan isimler olarak yaşadıkları deneyimleri aktarıyor. İki deprem arasındaki 24 yıllık süre boyunca sahada görev aldılar ve günümüzde Yüce İHH İnsani Yardım Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi, Yetek ise Cansuyu Derneği İstanbul Arama Kurtarma İl Sorumlusu olarak görev yapıyorlar.
MARMARA DEPREMİNİN ZORLUKLARI Hereke’den Gölcük’e kadar yürüyerek ulaştıkları sahnede enkazlardan yükselen insan seslerini hatırlıyorlar. O dönemde arama-kurtarma bilinci ve imkanları son derece sınırlıydı; STK’lar ve devletin hareket alanı sınırlıydı. O anlar, adeta küçücük bir mahşer yeri gibiydi.
ARAMA KURTARMADA GELİNEN NOKTA Marmara Depremi’nin ardından Türkiye’de arama-kurtarma çalışmaları ön plana çıktı. Yüce, günümüzde Türkiye’de yaklaşık 30 bin uzman ekibin bulunduğunu belirtirken, 1999’daki Gölcük depreminde bu rakamın yüzde 1’inin dahi bulunmadığını söyledi. AFAD ve UMKE’nin kurulmasıyla birlikte sağlık ve ambulans hizmetlerinin önemi anlaşıldı; eskiden enkaz altından çıkarılanları karga tulumba araçlara koymak zorunda kalınıyordu.
KAHRAMANMARAŞ DEPREMLERİ Yüce, Kahramanmaraş merkezli depremlerin Marmara’ya kıyasla çok daha büyük etkileri olduğunu vurguluyor: 120 bin kilometrekarelik alan etkilendi ve Türkiye’nin yedide biri bu depremden etkilenmiş durumda. On bir büyük ilde 107 bin yaralı ve 53 bin ölü kaydedildi. İki hafta içinde 160 bin kişinin enkazdan tahliye edilmesi ise önemli bir başarı olarak anılıyor. Binaların sağlam yapılar olması gerektiğine dikkat çeken Yüce, “Gölcük’te demirsiz kolonlar, midye kabuklarıyla yapılmış yapılar gördük. Adana’da ise kolonların içinden tencereler çıktı. İnsanlar konut sahibi olurken çok dikkatli olmalı.”
KURTARMANIN DUYGUSAL YÖNÜ Erdem Yetek, Marmara Depremi’nde Milli Gençlik Vakfı ekibiyle Sakarya’da iki ay boyunca barınma ve aşevi hizmeti sağladıklarını ifade ediyor. Kahramanmaraş merkezli depremler sırasında AFAD’dan arama-kurtarma eğitimi aldıktan sonra bölgeye gittiğini ve kurtardıkları bir kişiyle hâlâ temas halinde olduklarını belirtiyor. Enkaz altından can çıkarmanın verdiği duyguyu şu sözlerle anlatıyor: “Bir canlıya ulaştığınızda dünyalar sizin olmuş gibi seviniyorsunuz. Oradan çıkarana kadar gücünüzün dışında bir güçle çalışıyorsunuz; yeter ki bir an önce çıkabilsin. O anki mutluluk her şeye değer.”
Kaynak: Ensonhaber