Uluslararası Aile Forumu ve Ailenin Günümüzdeki Rolü
Uluslararası Aile Forumu ve ailenin günümüzdeki önemi, rolü ve etkileri üzerine kapsamlı bilgiler. Aile yapısındaki değişimleri keşfedin.
Uluslararası Aile Forumu Açılışı ve Teması
Mahinur Özdemir Göktaş, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı, “Küreselleşen Dünyada Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi” başlıklı temayla düzenlenen Uluslararası Aile Forumu’nun açılışında önemli açıklamalarda bulundu. Bu etkinlik, çağımızın belirsizliklerle ve hızlı değişimlerle dolu ortamında aile yapısının korunması ve güçlendirilmesi adına küresel çapta bir platform olmayı amaçladı. Anadolu Ajansı’nın uluslararası iletişim ortaklığını üstlendiği forum, bu kritik dönemde uluslararası kamuoyuna dayanışma mesajları vermeyi hedefledi.
Forumda Ele Alınacak Ana Başlıklar ve Amaçlar
Dijital dönüşümden demografik değişimlere, kültürel etkileşimlerden sosyal politikalara kadar birçok önemli konu, bu platformda detaylı şekilde ele alınacak. Göktaş, küresel risklerin ve tehditlerin masaya yatırılacağını ve bu sorunlara çözüm yolları aranacağını belirtti. En büyük arzularından biri, bu diyaloğun sadece forumla sınırlı kalmayıp, sürdürülebilir ve kalıcı iş birliklerine dönüşmesi yönünde.
Ailenin Toplumsal ve Tarihsel Önemi
Göktaş, konuşmasında ailenin insanlık tarihinin en temel ve en güçlü kurumu olduğunu vurgulayarak, “Cumhurbaşkanımızın da altını çizdiği gibi, aile toplumun çelik çekirdeğidir ve onun yerine geçebilecek başka bir yapı yoktur” dedi. Modern yaşam koşulları ve küresel ideolojilerin aile kurumuna ciddi tehditler oluşturduğuna dikkat çekti. Bu tehditlerin başında, bireyselliğin ve sınırsız özgürlük anlayışının aile yapısını zayıflatması ve aile içi dayanışmayı aşındırması yer alıyor. Günümüzde, aile sadece kişisel bir tercih değil, aynı zamanda toplumsal bir gereklilik olmaktan uzaklaşıyor.
Cinsiyet Eşitsizliği ve Dijitalleşmenin Aileye Etkisi
Bakan Göktaş, dijital teknolojilerin ve şehirleşmenin aile bağlarını güçlendirmek yerine zayıflattığını ifade etti. “Bugün geldiğimiz noktada, uzun yıllar boyunca aileyi kalkınmanın önünde engel gören yanlış yaklaşımların sonucu olarak, doğurganlık oranları birçok ülkede nüfus yenilenme seviyesinin altına inmiştir”. Bu durumun, yanlış nüfus politikalarından kaynaklandığını dile getirdi.
Küresel Tehditlere Karşı Ortak Mücadele ve Ailelerin Rolü
Göktaş, aile yapısının yalnızca kültürel değil, aynı zamanda ekonomik ve toplumsal istikrarın temel taşı olduğunu belirterek, demografik zorluklar, göçler, afetler ve savaşlar gibi küresel tehditlere karşı ailelerin korunmasının ortak bir sorumluluk olduğunu vurguladı. Uluslararası iş birliklerinin, kuşaklar arası dayanışmayı ve aile bağlarını güçlendirecek adımların önemine dikkat çekti.
Aile, Artık Küresel Gündem Maddesidir
Göktaş, aileyi, çevre, iklim değişikliği ve insan hakları gibi küresel meselelerle eşdeğer tutarak, aileyi önceliklendiren politikaların eğitim, şehir planlaması, medyadan dijital platformlara kadar her alanda güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. “Aileyi korumak, insanlığın ortak sorumluluğudur” diyerek, kültürel değerleri koruyan ve evrensel ilkeleri gözeten bir işbirliği ortamına ihtiyaç olduğunu belirtti.
Vizyon Belgesi ve Stratejik Hedefler
Geçtiğimiz yıl açıklanan “Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı”nin, bu konuda önemli bir yol gösterici olduğunu söyleyen Göktaş, dijital güvenlik, doğurganlık, kuşaklar arası iletişim ve aile içi dayanışma gibi alanlarda belirlenen stratejik hedefleri paylaştı.
Aile Yılı ve Toplumsal Seferberlik
2025 yılının “Aile Yılı” olarak ilan edilmesiyle, ülke genelinde geniş kapsamlı bir toplumsal hareketin start aldığını belirtti. Bu yıl içerisinde finansal destekler, eğitim projeleri, kültürel etkinlikler ve dijital dönüşüm çalışmalarıyla çeşitli adımlar atılacağını açıkladı.
Geleceğin Güçlü Toplumları, Güçlü Ailelerle İnşa Edilir
Göktaş, konuşmasının sonunda, “Yalnızlaşan bireyler yerine, dayanışma ve sevgiyle yoğrulmuş aileler inşa etmeliyiz. Aksi takdirde, yarın kendimizi yalnızlığın, huzurevlerinin ve kapalı okulların hüküm sürdüğü bir dünyada bulabiliriz” diyerek, güçlü toplumların ancak güçlü aileler sayesinde ayakta durabileceğini belirtti.
Konuşmasını, “Sevgi, dayanışma ve adaletle şekillenen aileler, gelecek nesillere aktarılacak en büyük mirastır” sözleriyle tamamladı. Forum sonunda, katılımcılar hep birlikte sahneye çıkarak “aile fotoğrafı” çektirdi ve bu anı ölümsüzleştirdi.