Türkiye’nin İlk Yerli Uydu Takip Cihazı ile Caretta Carettalar Korunuyor

Plan-S, nesli tehlike altında bulunan caretta caretta türü deniz kaplumbağalarının korunmasına katkı sağlamak amacıyla Türkiye’nin ilk yerli ve milli uydu takip cihazını geliştirdi ve kullanıma aldı. Şirketin duyurusuna göre, DEKAMER (Deniz Kaplumbağaları Araştırma, Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi) ile yürütülen işbirliği sayesinde Dalyan İztuzu Plajı’nda “Cosmos” adlı genç bir deniz kaplumbağasına kendi ürettiği cihaz takıldı. Bu sayede Türkiye’nin teknoloji bağımsızlığına vurgu yapılarak doğa koruma çalışmalarının sürdürülebilirliği güçlendirilmiş oldu.

Yeni cihaz, yörüngede görev yapan 17 Connecta IoT Network uydusuyla entegre bir şekilde çalışıyor ve kaplumbağanın konum ile hareket verilerini doğrudan uydu üzerinden iletiyor. Bilim insanları bu verileri analiz ederek türlerin korunmasına yönelik stratejiler geliştirecekler.

İlk prototip, temmuz ayında DEKAMER işbirliğiyle test edildi. Ardından Antalya’daki Lara sahilleriyle Manavgat kıyılarını kapsayan yaklaşık 60 kilometrelik sahil şeridinde EKAD (Ekolojik Araştırmalar Derneği) ile ortaklaşa cihazın iyileştirme çalışmaları sürdürüldü. Prototip, DEKAMER ile yapılan revizyonların sonunda nihai ürüne dönüştü ve Dalyan İztuzu Plajı’nda halka açık bir etkinlikte bir deniz kaplumbağasına başarıyla takıldı. Takibin ardından hayvan, yeniden denize bırakıldı.

Plan-S, yalnızca deniz canlılarının korunmasına odaklı projeler üretmekle kalmayıp, kara hayvanlarının takibi ve korunması için benzer uygulamaları da hayata geçirmeyi planlıyor. Umut Yıldız, Plan-S Bilimsel Çalışmalardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak uzay teknolojilerini sadece ticari hizmetler için değil, gezegenin korunmasına katkı sağlayacak girişimlerde de kullanmanın altını çizdi. Yıldız, bu proje ile yüksek teknolojiyi doğa koruma bilinciyle buluşturduklarını belirtti ve ileri dönemlerde karada yaşayan türlerin korunmasına yönelik benzer takip çalışmalarının da hayata geçirileceğini ifade etti. Bu çalışmaların biyolojik çeşitliliğin korunmasına ve gelecek nesillere aktarılmasına önemli katkılar sağlayacağı dile getirildi.