Türkiye’de Orman Yangınlarıyla Mücadelede Gönüllü Destek Artıyor

Son dönemlerde Türkiye genelinde artan orman yangınlarıyla mücadele kapsamında vatandaşların gösterdiği duyarlılık ve destek büyük önem taşıyor. Bu kapsamda, birçok vatandaş, “Yeşil Vatan için göreve hazırım” sloganıyla Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) ulaşarak, orman yangınlarına karşı aktif rol almaya hazır olduklarını belirtiyor. Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen bu başvurular, toplumun yangınlara karşı güçlü bir bilinç ve sorumluluk bilinciyle hareket ettiğinin göstergesi oluyor.

Geçtiğimiz hafta ve son günlerde CİMER’e toplamda yaklaşık 1600 başvuru yapıldı. Bu başvuruların çoğu, yangın söndürme çalışmalarına bireysel katılım, gönüllü destek ve acil müdahale ekipleriyle koordinasyon talebini içeriyor. Vatandaşlar, sadece yangınların söndürülmesiyle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda yangınların önlenmesine yönelik öneriler de sunuyor. Bu öneriler arasında, “ormanlık alanlarda mangal ve piknik ateşlerinin yasaklanması”, “yaz aylarında havai fişek kullanımının sınırlandırılması”, “anız yakma faaliyetlerine ağır yaptırımlar uygulanması” ve “erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması” yer alıyor.

Başvuruların önemli bir kısmı, yangınların hızla tespit edilmesi ve müdahale edilmesi amacıyla teknolojik altyapıya odaklanıyor. Vatandaşlar, drone’lar, sensörler ve yapay zeka destekli erken uyarı sistemlerinin kullanımını artırarak, yangınların ilk anında tespit edilmesini ve hızlı müdahale edilmesini talep ediyor. Ayrıca, hızlı müdahale ekiplerinin güçlendirilmesi ve modern hava araçlarının sayısının artırılması konularında da öneriler bulunuyor.

Türkiye’nin orman yangınlarıyla mücadeledeki teknolojik altyapısı büyük bir gelişim gösterdi. 2025 yılı itibarıyla, ülke genelinde 27 yangın söndürme uçağı, 105 helikopter, 14 insansız hava aracı (İHA), 6 binin üzerinde kara aracı ve 25 bin civarında personel sahada aktif olarak görev yapıyor. Yapay zeka destekli erken uyarı sistemleri, yangın tespit süresini sadece 2 dakika seviyesine indirirken, ilk müdahale süresi ortalama 11 dakikaya kadar düşürüldü. Ayrıca, 776 gözetleme kulesiyle 7 gün 24 saat boyunca hava ve kara ortamında sürekli izleme yapılıyor ve olası yangınlara en hızlı şekilde müdahale edilmesi sağlanıyor.

Bu gelişmeler, yalnızca yangınların söndürülmesinde değil, aynı zamanda önlenmesinde de önemli bir rol oynuyor. Toplumun tüm kesimlerinin ortak sorumluluk bilinciyle hareket etmesi ve teknolojik altyapının güçlendirilmesi sayesinde, orman yangınlarıyla mücadele daha etkili hale geliyor. Vatandaşların bu yoğun katılımı, Türkiye’nin doğal güzelliklerinin ve ekosistemlerinin korunmasında büyük bir güç kaynağı oluşturuyor.