Türkiye’de Bir İlk, Elektrikli Tank ve Obüs Kullanıma Hazır
Türkiye’de ilk elektrikli tank ve obüs kullanıma hazır! Savunmada devrim yaratan bu teknolojik gelişmeler hakkında detaylar için hemen tıklayın.
Türkiye’nin savunma sanayinde devrim niteliğinde adımlar atan Makine ve Kimya Endüstrisi Anonim Şirketi (MKE A.Ş.), bu yıl IDEF 2025 Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda, ‘Güç Yeniden Tanımlandı: Ezber Bozmaya Geliyoruz!’ sloganıyla, Ar-Ge odaklı ve yenilikçi çözümlerini sergilemenin gururunu yaşıyor. Sadece günümüzün değil, geleceğin muharebe konseptlerini de şekillendiren bu etkinlikte, MKE’nin geliştirdiği üstün özelliklere sahip yeni nesil sistemler ilk kez kamuoyunun beğenisine sunuldu. Bu yılki fuarın en dikkat çekici gelişmelerinden biri olan %100 elektrikli otomobil teknolojisi, Dağhan ve Gürhan obüsleriyle birlikte sahneye çıktı. Elektrik ve dizel hibrit tahrik sistemleriyle donatılan bu araçlar, hem çevre dostu hem de savaş alanında üstün performans gösteriyor.
Dağhan ve Gürhan: Elektrikli Savaş Araçlarının Yeni Yüzü
DAĞHAN, MKE’nin %100 yerli mühendislik çalışmalarıyla hayat bulan, elektrikli güç ve hareket sistemiyle donatılmış, devasa boyutlara sahip bir obüs. 258 kWh kapasiteli pil paketi ve 630 HP motor gücüyle, yaklaşık 18 tonluk ağırlığına rağmen, 0’dan 30 km/s hıza sadece 4 saniyede ulaşabiliyor. Bu özellikleriyle, savaş alanında hem yüksek hareket kabiliyeti hem de gizlilik sağlıyor. Yaklaşık 600 km menzili ile uzun süreli görevlerde üstün performans sunuyor. Ayrıca, düşük kızılötesi izi ve sessiz çalışma özelliği sayesinde düşman radar ve termal kameralarından kolayca saklanabiliyor. Çok yönlü kullanım imkanıyla, komuta, keşif, lojistik ve doğrudan muharebe operasyonlarında görev yapabilen araç, gerektiğinde zırhlı personel taşıyıcısı olarak da kullanılabiliyor.
GÜRHAN isimli elektrikli arazi aracı ise, sahada yalnızca hibrit değil, tamamen elektrikli güç yapısıyla öne çıkıyor. Sosyal medya ve çeşitli görüntülerin de gösterdiği gibi, bu araç, yüksek sessizlik ve çeviklik sunuyor, hem zırhlı hem de keşif odaklı görevlerde kullanılabiliyor. Bu sayede, savaş ortamlarında düşük görünürlük ve yüksek hareket kabiliyeti sağlanmış oluyor.
Geleceğin Muharebe Sahası Türkiye’nin Eseri
Modern savaşlarda mobilite, düşük görünürlük ve enerji verimliliği, en kritik ihtiyaçlar haline geliyor. Bu bağlamda, DAĞHAN ve GÜRHAN gibi araçlar, Türkiye’nin savunma stratejisinde temel unsurlar olmaya hazırlanıyor. Dışa bağımlılığı azaltan, tamamen yerli ve özgün teknolojilerle donatılan bu sistemler, Türkiye’nin küresel arenadaki savunma gücünü önemli ölçüde artırıyor. Kıdemli proje mühendisleri Seyfettin Topaloğlu, Kenan Öztürk ve Batuhan Oğuz’un açıklamalarıyla, bu araçların, motor sesleriyle değil, sessizliğiyle düşmanlara korku salacağını belirttiler. Kenan Öztürk, elektrik motorlarının sökülüp yerine takılan yeni nesil elektrikli motorların bakım maliyetlerini büyük ölçüde azalttığını vurguladı. Batuhan Oğuz ise, hibrit teknolojili tank ve obüslerin 600 km’ye varan menzil ve üstün performansıyla beklentilerin ötesinde olduğunu belirtti. Topaloğlu ise, düşük radar izi, yüksek hassasiyet ve uzun menzilli taarruz özellikleriyle, bu araçların modern savaşın vazgeçilmezleri haline geleceğini ifade etti.
İleri Teknolojili Ürünler ve Sistemler
Gelişmiş Ar-Ge çalışmalarıyla ortaya çıkan inovatif ürünler arasında, MKE TOLGA Drone Savunma Sistemi (DSS) de bulunuyor. Bu yılki fuarda ilk kez tanıtılan ve tamamen yerli mühendislik kabiliyetiyle geliştirilen bu sistem, dijitalleşen ve asimetrik tehditlere karşı çözümler sunan yeni nesil drone savunma teknolojisinin en önemli temsilcisi. Çok katmanlı koruma yapısıyla, tespit ve soft-kill müdahalesinden, uzun menzilli savunma sistemlerine kadar geniş bir yelpazede hizmet veriyor.
- Birinci Katman: Radar, elektro-optik ve karıştırıcı sistemlerle 10 km’de hedef tespiti ve 9 km’de soft-kill müdahalesi, aynı anda 100 hedef takibi.
- İkinci Katman: 35 mm TOLGA revolver sistemi ile 3.000 m’de son savunma hattı.
- Üçüncü Katman: 20 mm Gatling tipi sistem ile 1.000 m’ye kadar çeşitli tehditlere karşı etkili önlemler.
- Dördüncü Katman: 40 mm otomatik sistem ve antidrone mühimmatıyla 500 m’de yakın tehditlere karşı güçlü savunma.
- Beşinci Katman: 12.7 mm TOLGA sistemi ile 300 m’de orta menzilli hassas hedef imha yeteneği.
Tamamen MKE tarafından üretilen Komuta Kontrol Merkezi, radar ve silah sistemleriyle entegre edilerek, dünyanın en gelişmiş drone ve insansız hava aracı tehditlerine karşı üstün koruma sağlıyor. Ayrıca, deniz alanında da büyük gelişmeler yaşanıyor. PİRANA KİDA (Kamikaze İnsansız Deniz Aracı) ile deniz operasyonlarına yeni bir boyut kazandırılıyor. Yarı otonom yapıya sahip olan bu deniz aracı, düşük maliyetli ve yüksek etkiyle tasarlandı. Özellikle kıyı güvenliği ve asimetrik tehditlere karşı etkin bir çözüm olarak öne çıkan PİRANA, TCG Anadolu ve Bayraktar TB3 gibi platformlarla gerçekleştirilen ortak tatbikatlarda başarıyla görev yaptı. İlk kez IDEF 2025’te sergilenen bu sistem, Türk deniz kuvvetlerinin caydırıcılığını artırıyor.
Yüksek Teknolojili Drone Sistemleri ve Tehditlere Karşı Çözüm Ürünleri
MKE, IDEF 2025’te, yüksek teknolojili, elektronik harp ortamlarına karşı dayanıklı yeni nesil drone ve insansız sistemlerini de tanıttı. Fiber Optik Drone, sinyal karıştırma ve kesintisiz iletişim sağlayan, KBRN Tespit ve Teşhis Dronu ise kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer tehditleri sahada anında analiz edebilen gelişmiş sensör sistemleriyle donatıldı. Ayrıca, KZ Serisi drone çözümleri, havan mermisi, el bombası ve lazer güdümlü yük taşıma kabiliyetleri sayesinde, mobil ve düşük maliyetli operasyonlara yeni bir boyut kazandırıyor. Bu teknolojiler, sahada etkinliği artırmak ve geleceğin savunma ihtiyaçlarına öncülük etmek amacıyla tasarlandı.
MKE-408 Keskin Nişancı Tüfeği ve Innovatif Silah Sistemleri
İlk kez IDEF 2025’te tanıtılan MKE-408, 0.408 kalibre (10,36 mm x 77) mühimmat kullanıyor ve 2200 metre etkili atış menziliyle dikkat çekiyor. Sadece 9 kg ağırlığında olan bu keskin nişancı tüfeği, gelişmiş namlu ve mekanizma yapısıyla, yüksek hassasiyet ve güvenilirlik sağlıyor. Hem Türk Silahlı Kuvvetleri hem de müttefik ülkelerin orduları için güçlü ve modern bir çözüm sunan bu sistem, savunma teknolojilerindeki MKE vizyonunun en önemli göstergelerinden biri oluyor.
Ayrıca, MKE’nin KN12 projesiyle geliştirdiği KNT-859 modeli de yüksek hassasiyetle üretildi. 8,59 mm x 70 kalibreli, yarı otomatik mekanizmalı ve 1500 m etkili menzilli olan bu tüfek, modern muharebe sahalarında üstün performans sergiliyor. MKE, bu ürünleriyle hem ulusal hem de uluslararası pazarda önemli bir yer edinmeyi hedefliyor.