Türkiye Yüzyılı ve Kurumsal Sorumluluk: Darülaceze’yle Sürdürülebilir Dayanışma Yolculuğu
Türkiye Yüzyılı için kurumsal sorumluluk ve sürdürülebilir dayanışma: Darülaceze ile toplumsal fayda sağlayan yolculuk.
Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri’nde düzenlenen çalıştayda, Türkiye’nin vizyonu doğrultusunda kurumsal hayırseverliğin önemi ve sosyal sorumlulukta ortak aklın rolü vurgulandı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Darülaceze’nin yüzyılı aşkın süredir iyilik, merhamet ve dayanışmanın sembolü olduğunu belirtti; Türkiye Yüzyılı hedefleriyle kurumsal hayırseverlik anlayışını ilerlettiklerini söyledi. Toplumun tüm kesimlerini kapsayan kapsayıcı ve sürdürülebilir bir sosyal sorumluluk ekosisteminin inşa edildiğini aktardı.
Bakan, hayırseverliğin yalnızca yardım etmekten ibaret olmadığını, bireyleri güçlendiren ve geleceklerine yön veren bir dayanışma yolculuğu olduğunu ifade etti. Sosyal devlet yaklaşımının refahı yükselten bir yansıması olduğuna dikkat çekti ve 86 milyon vatandaşa dokunan hizmetler sunulduğunu belirtti. Kamu, özel sektör, akademi ve sivil toplum işbirliğinin sosyal politikaların etkili olması için kritik olduğunun altını çizdi.
Göktaş, Sivil Toplum Vizyon Belgesi ve 2. Eylem Planı kapsamındaki çalışmalardan söz etti ve şeffaflık, hesap verebilirlik, gönüllülük ile dijitalleşmenin yaygınlaştırılmasına odaklandıklarını ifade etti. Bakanlık merkez ve taşra teşkilatlarının 68 ulusal ve uluslararası projeyi yürüttüğünü ve destek mekanizmalarını güçlendirdiğini kaydetti. Türkiye’nin Mühendis Kızları Projesi kapsamında Limak Holding ile 1546 kız öğrenciye burs, mentörlük ve staj olanağı sağlandığını, Halkbank Üreten Kadınlar Projesi ile binlerce girişimci kadına destek verildiğini ve Turkcell ile Dijital Bahar Odaları Projesi’nin 19 ilde 21 huzurevini kapsadığını aktardı.
Göktaş, 20. yüzyılda hayırseverlik ve bağışlarla sınırlı olan sosyal sorumluluk yaklaşımının 2000’lerden itibaren sürdürülebilir kalkınmanın ana aktörü haline geldiğini söyledi. Kurumsal sosyal sorumluluğun şirketlerin strateji ve marka değerinin ayrılmaz bir parçası olduğunu ancak bazı çalışmaların hâlâ kısa vadeli ve ölçülebilir etkiye odaklanmadığını belirtti. İşbirliğiyle sosyal sorumluluğu uzun vadeli toplumsal etkiye dönüştürmenin mümkün olduğuna vurgu yaptı.
Çalıştay süresince katılımcılar üç ana başlık altında görüşlerini paylaşacak ve birlikte bir yol haritası çizeceklerdi. Program sonrası Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri ziyaret edilerek huzurevi sakinleriyle sohbet edildi. Tesisin, yaşlı nüfusa yönelik ihtiyaçları karşılamak amacıyla kurulduğu ve devletin şefkat elini tüm vatandaşlara ulaştırmaya devam ettiği belirtildi. Arnavutköy’deki tesis yaklaşık 150 dönüm alan üzerinde 23 blokta 928 yatak kapasitesine sahip. Yürüyüş parkurları, bisiklet yolları, hobi bahçeleri, göletler, kafe-restoranlar, spor alanları ve dini mekanlar bulunuyor. Ayrıca Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde uzman hekimler ve fizyoterapistler eşliğinde bireysel tedavi olanakları sunuluyor.