DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Türk Halk Müziğinin Güçlü Sesi Sümer Ezgü

Türk Halk Müziğinin güçlü sesi Sümer Ezgü’nün eşsiz tarzını ve unutulmaz eserlerini keşfedin. Geleneksel müziğin sevgiyle buluştuğu yolculuğa katılın.

12.07.2025
A+
A-

Sümer Ezgü’nün Müzik ve Hayat Hikayesi

Türk Halk Müziğinin sevilen ve saygı duyulan isimlerinden Sümer Ezgü, özellikle “İlvanlım”, “Cemilem” ve “Anadolu’dan geldik” adlı eserleriyle tanınır. Müzik kariyerinin başlangıcında küçük yaşlarda büyük bir tutku ve yetenekle ilerleyen Ezgü, müzik dünyasında kendine özgü bir yer edinmiş ve halkın sevgiyle bağlandığı bir sanatçı olmuştur.

İlginç bir şekilde, müzikle ilk tanışması tencereleri ters çevirip bateri gibi kullanmasıyla başlamış, bu küçük denemeler onun müziğe olan ilgisini pekiştirmiştir. Melodika ve mandolini ise ailesinden aldığı ilk enstrümanlar olmuş, bu enstrümanlarla kendini geliştirmeye devam etmiştir. Babasının görevi nedeniyle Gümilcine’de mandolin eğitimi alan Ezgü, ortaokul çağlarında bağlama dersi almaya başlamış ve halk oyunlarına olan ilgisi de bu dönemde artmıştır.

Profesyonel Müzik ve Eğitim Hayatı

TRT sınavını kazanarak profesyonel müzik yaşamına adım atan Ezgü, halk müziğine olan tutkusunu ve bilgi birikimini çeşitli eğitimler alarak derinleştirmiştir. Nota bilgisi, yöresel müzik tavırları, batı ve klasik Türk müziği armonisi, halk edebiyatı, sahne estetiği, tiyatro, şan ve halk oyunları gibi alanlarda eğitimler almış ve bu disiplinler onun sanatını zenginleştirmiştir.

Unutulmaz Eserler ve Albümler

Derlediği “İlvanlım” türküsüyle büyük bir çıkış yakalayan Ezgü, ardından “Cemilem”, “Anadolu’dan geldik”, “Dirmilcik’ten gider yaylanın yolu” gibi eserlerle hafızalara kazınmıştır. Ayrıca “Kuyu dibi taş olur”, “Hadi gali sen de gel”, “Çek deveci” gibi eserler de onun sanatında önemli yer tutar. Müzik kariyeri boyunca “Esen Yeller”, “Yaban Gülü”, “Sümer Ezgü 97”, “Bir Sevdadır Türküler”, “Anadolu’dan Geldik”, “Ege Yörük ve Türkmen Türküleri” gibi birçok albüm çıkarmış ve televizyon programlarıyla Anadolu kültürünü geniş kitlelere ulaştırmıştır.

Sosyal ve Kültürel Katkıları

Koronavirüs salgını döneminde sağlık çalışanlarına yönelik eserler üretmiş ve aynı zamanda “100. Yıl Büyük Türkiye Marşı”, “Garabağ’ın Balaları”, “Çanakkale Büyük Bir Destan” gibi milli ve kültürel temalı eserlerle de halkın gönlünde yer edinmiştir. Konyaaltı’nda kurduğu Ezgü Sanat Akademisi aracılığıyla geleneksel enstrümanların, şan, halk dansları, bale ve Latin danslarının öğretimini sürdüren sanatçı, genç nesillere kültürel mirasımızı aktarmayı amaçlamaktadır.

Müzikteki Evrensel Yaklaşımı

Uluslararası arenada da aktif olan Ezgü, Avustralya’da Aborjinlerle, Rus müzisyenlerle ve Almanya’daki rock gruplarıyla ortak konserler düzenlemiş, müziğin sınırların ötesinde bir iletişim aracı olduğunu kanıtlamıştır. Yerel enstrümanların evrensel değerini vurgulayan Ezgü, çocuklara bağlama, cura, sipsi ve kaval gibi enstrümanları öğreterek kültürel kökleri güçlendirmeye devam etmektedir.

Türküler ve Kültürel Anlamları

Türkülerdeki duyguları ve hikâyeleri anlatırken, onları gerçek tarih ve yaşam hikayeleri olarak kabul eder. “Cemilem” gibi eserlerin geniş kitlelerce sevildiğini, “İlvanlım” türküsünün ise ona müzik ödülü kazandırdığını belirten Ezgü, aynı zamanda “Anadolu’dan geldik” türküsünün Anadolu’nun birlik ve beraberliğini savunduğunu ve kardeşlik duygularını pekiştirdiğini ifade etmektedir.

Sanat Anlayışı ve Günümüz Müzik Dünyası

Kendi ifadesiyle, müzikte sınır tanımayan bir bakış açısına sahip olan Ezgü, ruhunu ve kalbini etkileyen her güzel müziği dinler ve takdir eder. Sahne performanslarında yapay zekâ ve teknolojiyi kullanmaktan ziyade, insan dokunuşunun ve duygunun önemine vurgu yapar. Ayrıca, müzikteki kalitenin ve samimiyetin, sahnede gerçeklikle bağdaştırılmasının gerekliliğine inanır.

Geleceğe Dair Vizyon ve Eğitim

Kurmuş olduğu sanat akademisinde geleneksel enstrümanların yanı sıra Batı enstrümanları, şan, resim, tiyatro, dans ve koro eğitimi vererek gençlerin sanata olan ilgisini pekiştirmeye devam etmektedir. Bu sayede, kültürel mirasımızın yaşatılması ve yeni nesillere aktarılması yönünde önemli katkılar sağlamaktadır.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.