Topkapı Sarayı’nda Tarihi Kıyafetlerle Nöbet Uygulaması
Topkapı Sarayı’nda tarihi kıyafetlerle gerçekleştirilen nöbet uygulaması, ziyaretçilerine Osmanlı İmparatorluğu’nun zengin kültürünü ve geleneklerini deneyimleme fırsatı sunuyor. Tarihin içinde bir yolculuğa çıkmak için siz de katılın!
Cumhurbaşkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Milli Saraylar Başkanlığı’na bağlı Topkapı Sarayı, ziyaretçilerine Osmanlı İmparatorluğu’nun zengin tarihini ve kültürel mirasını yakından deneyimleme fırsatı sunuyor. Sarayda, Osmanlı döneminde Enderun’un en güçlü figürlerinden biri olan silahtarların kıyafetlerini giymiş jandarmalar, ziyaretçilerin ilgisini çekerek nöbet tutuyor. Bu uygulama, İngiltere, İtalya, İsviçre gibi birçok Avrupa ülkesinde de örnekleri bulunan bir gelenek olarak karşımıza çıkmaktadır.
Cumhuriyet’in ilanından sonra Jandarma Genel Komutanlığı’nın korumasına verilen Topkapı Sarayı’ndaki bu yenilik, hem tarih hem de kültür açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Sarayın çevresindeki diğer nöbet noktalarında ise güncel jandarma asayiş kıyafetleri ile hizmet verilmektedir. Ziyaretçiler, Osmanlı döneminde Sultan’ın silahları ve silah depolarından sorumlu olan saray görevlileri olan silahtarların kıyafetlerini giyen jandarmaların nöbet değişimlerini ve saray içindeki yürüyüşlerini büyük bir ilgiyle izliyor.
“Dünya Müze Uygulamaları Arasında Önemli Bir Yöntem”
Topkapı Sarayı Daire Başkanı İlhan Kocaman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tematik müzeciliği öne çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, “Dünya müzeciliğinde de yer alan, tarihi dönemi yansıtan uygulamalar gerçekleştirmek istiyoruz. Bu uygulamalardan biri, dönemin kıyafetleriyle saray görevlilerini ziyaretçilerle buluşturarak, onların ilgisini artırmak ve tarihi atmosferi yaşatmak.” dedi.
Kocaman, sarayın özellikle ikinci ve üçüncü avlularında koruma görevi yapan silahtarlar uygulamasına dikkat çekerek, “Bunlar, saray içinde nöbet tutarak veya gezerek dönemi anlatmaya çalışıyorlar. Bu uygulamayı gerçekleştirirken, döneme ait eserleri inceledik ve o dönemde giyilen kıyafetlerin şekillerini, desenlerini ve renklerini dönemin belgeleriyle uyumlu hale getirerek uygulamaya aldık.” şeklinde konuştu. Ayrıca, bu tür uygulamaların sadece Türkiye’de değil, dünya müzeciliğinde de yaygın olarak kullanıldığını vurguladı. Ziyaretçilerden gelen olumlu geri dönüşlerin kendilerini mutlu ettiğini dile getirdi.
“Yeni Mekanlar ve Uygulamalar Geliyor”
Milli Saraylar Başkanlığı olarak, 2019 yılından itibaren Topkapı Sarayı’nda gerçekleştirdikleri uygulamalarda ziyaretçilerin taleplerini ve dünya müzeciliğindeki yenilikleri dikkate aldıklarını ifade eden Kocaman, “Bunların başında tematik uygulama dediğimiz, dönemi yansıtan bazı yöntemlerin ön plana çıkması gerektiğini düşündük.” dedi.
Kocaman, bu uygulamayı ilk olarak denediklerini ve zamanla benzer uygulamaları hayata geçirmeyi planladıklarını belirterek, “Topkapı Sarayı, 15. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar payitaht olarak kalan bir saraydır. Bu nedenle burada olması gereken unsurları inceleyerek, zamanla uygulamalarımızı gerçekleştireceğiz. Bu yıl, saraya önemli yeni mekanlar katmayı planlıyoruz. Bunların başında harem, darphane ve birinci avlu ile alt bahçelerdeki yeni müzecilik alanları yer alacak.” şeklinde görüşlerini dile getirdi.
Jandarma birliğinin sarayın dış korumasını sağladığını ifade eden Kocaman, “Saray içerisinde ayrıca atlı birliğimiz de mevcut. Bu uygulamalar, özellikle silahtarların nöbet tutma uygulamaları büyük ilgi görüyor. Sosyal medya üzerinden veya doğrudan bizlere ulaşan ziyaretçilerden aldığımız teşekkürler, bu uygulamanın ne denli değerli olduğunu gösteriyor.” diyerek sözlerini tamamladı.