Suriyeli Bakan Kabavat’tan Aile ve Barış Vurgusu

Suriyeli İçişleri ve Göç İşleri Bakanı Kabavat, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ev sahipliğinde düzenlenen ve Anadolu Ajansı’nın küresel iletişim ortağı olduğu “Küreselleşen Dünyada Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi” temalı Uluslararası Aile Forumu’na katıldı. Katılımının ardından yaptığı açıklamalarda, suriyeli mültecilerin geçici yardım sistemlerine bağımlı kalmaksızın, kendi vatanlarında insana yakışır bir yaşam biçimini benimsemeleri ve bu doğrultuda adımlar atılması gerektiğine dikkat çekti.

Başkan Erdoğan’ın 2025 yılını “Aile Yılı” olarak ilan etmesinin, forumun özel bir dönüm noktası olduğunu belirten Kabavat, “Bu yıl, Suriye halkı için özgürleşme sonrası yeni başlangıçların ve yeniden birleşmelerin yılıdır.” diyerek, insanların geri dönmeye başladığını ve aile bağlarının yeniden kurulmaya başlandığını ifade etti.

“Suriyeli Ailelerin Yeniden Birleşme Zamanı”

Bakan Kabavat, Suriyeli toplumda aile kavramının yeniden canlandırılmasının büyük önem taşıdığını vurgulayarak, “Dünyanın dört bir yanına dağılan Suriyeli ailelerin tekrar bir araya gelmesi ve aile bağlarının güçlendirilmesi gerekiyor.” şeklinde sözlerini sürdürdü.

İlerleyen açıklamalarında, Türk toplumuyla ortak noktaları olduğunu ve en büyük bağlarının aile sevgisi ve büyüklerine gösterilen saygı olduğunu belirtti. “Türk toplumunda da Suriyelilerde de aile bağlarına verilen önem aynıdır. Dedelerimize, ninelerimize, amcalarımıza ve teyzelerimize sahip çıkmak, aile içi sevgi ve dayanışmayı yaşatmak bizim ortak değerimizdir.” dedi.

Suriyeli Yetimlerin Sevgi Dolu Eğitim Ortamı

Forum kapsamında Türk mevkidaşı Mahinur Özdemir Göktaş ile yapılan görüşmede, Savaşın gölgesinde büyüyen Suriyeli yetim çocuklara nasıl en iyi şekilde bakılacağı konusunu ele aldıklarını belirtti. Çocukların sevgi ve istikrar dolu aile ortamlarında yetiştirilmesi gerektiğine vurgu yapan Kabavat, “Bu çocukların sıcak bir aile ortamında eğitim almalarını sağlayacak çeşitli projeler üzerinde çalışıyoruz.” dedi.

Görüşmede, yetim çocukların psikososyal ve eğitsel ihtiyaçlarının karşılanması için yeni fikirler ve projeler geliştirdiklerini de sözlerine ekledi.

Suriyeli Ailelerin Karşılaştığı Zorluklar

Suriyeli ailelerin birçok sorunla mücadele ettiğine değinen Kabavat, özellikle Türkiye’den dönen ailelerin çocuklarının eğitim entegrasyonu konusunda dikkat çekti. “Birçok çocuk, Türkçe dışında başka dil bilmiyor ve Suriye eğitim sistemine uyum sağlamakta güçlük çekiyorlar.” diyerek, Suriye’ye geri dönen çocuklar için Türk okullarının açılmasının ve ek eğitim programlarının hayata geçirilmesinin önemine dikkat çekti.

Yaptırımların kalkmasıyla birlikte geri dönüşü kolaylaştırmak ve onurlu yaşamı teşvik etmek amacıyla yeni çalışmalar başlattıklarını belirtti. “Biz, gıda sepetleri veya çadırlar değil, insanların kendi ülkelerinde onurlu bir yaşam sürdürebilmesi için çalışmalar yapıyoruz.” şeklinde konuştu.

Yaptırımların Kaldırılması ve Geleceğe Umut

Kabavat, yaptırımların kaldırılmasının önemine değinerek, Türkiye ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin destekleriyle somut adımlar attıklarını ve iş insanlarıyla diyalogların sürdüğünü belirtti. Ayrıca, yeni çalışma yasaları ve iş platformları kurduklarını vurguladı.

“Artık elimizdeki tek seçenek, acıları aşmak ve ileriye doğru güvenle ilerlemektir.” diyerek, güçlü ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmek için kararlı adımlar attıklarını söyledi.

Acıların Aşılması ve Yeni Bir Toplum İnşası

Kabavat, “Acılar hala devam ediyor, ancak bu acıları geride bırakıp yeni ve güçlü bir toplum inşa etmek zorundayız.” diyerek, kalkınma ve yapısal dönüşümün önemine değindi. “Hassas konuları ele alarak, adil ve sürdürülebilir bir gelecek için çalışmalar yapıyoruz.” şeklinde sözlerini tamamladı.

Son olarak, yaptırımların kaldırılmasıyla birlikte yeni atılımlar ve ekonomik projeler hayata geçirildiğini belirten Kabavat, işbirliği ve diyalogların artmasının ülke genelinde refah seviyesini yükselteceğine inandıklarını ifade etti. “Hedefimiz, herkesin onurlu yaşama kavuşması ve Suriye bayrağını gururla dalgalandırmak.”