Suriye’deki Devrik Rejim ve Gıyas Delle’nin İnsanlık Suçları
Suriye’deki devrik rejim ve Gıyas Delle’nin insanlık suçları üzerine derinlemesine bir inceleme. Savaşın getirdiği acılar, insan hakları ihlalleri ve uluslararası toplumun tepkisi hakkında bilgi edinin.
Suriye’deki Devrik Rejim ve Gıyas Delle
Devrik rejimin lideri Beşşar Esed’in kardeşi Mahir Esed’in komutasındaki 4. Tümen’de görevli olan Gıyas Delle, birliğin Suriye’de gerçekleştirdiği birçok insanlık suçunun merkezinde yer alıyor. Delle, 2012 yılında Şam’ın Muadamiye ve Deraya bölgelerinde, sivil halka karşı ağır silahlarla yapılan katliamlardan sorumlu tutuluyor.
Ayrıca, devrik rejim komutanı olarak, Şam’ın Madaya ve Zebadani bölgelerinde, 100’den fazla insanın açlıktan hayatını kaybettiği rejim ablukalarını yönetme görevini de üstlendi. Çok sayıda sivilin acımasızca açlığa mahkum edildiği Doğu Guta ablukasında da Delle, ön cephede yer aldı ve bu süreçte insanlık dışı uygulamalara imza attı.
Delle’nin, muhalif güçlere ve sivillere yönelik düzenlenen saldırılar sırasında, İran komutasındaki milislerle çekilmiş fotoğrafları sosyal medyada hala geniş bir kitle tarafından paylaşılmakta. Bilindiği üzere, Mahir Esed, devrik rejim döneminde İran ile en güçlü ilişkilere sahip olan ve bu bağlamda en etkili rejim figürlerinden biri olarak öne çıkıyordu.
Devrik rejim Tümgenerali Gıyas Delle’nin oğlu, isyancıların lideri olarak Suriye Savunma Bakanlığı güçlerinin elinde bulunuyor. Delle, rejimin devrilmesinin ardından memleketi Lazkiye’ye kaçarak, burada eski asker ve milislerle birlikte yeraltı yapılanmasına giderek bu yapıyı “askeri meclis” olarak ilan etti. Mevcut hükümet güçlerini Lazkiye ve Tartus’tan çıkaracaklarına dair iddialarda bulunan Delle, 6 Mart 2023’te yayımladığı bildiride, mevcut yönetimi devirmek için harekete geçtiklerini açıkladı.
Lazkiye’nin Beyt Yaşut köyünde 1971 yılında dünyaya gelen Delle, Suriye’deki ateşkesi engelleme faaliyetlerindeki rolü nedeniyle 20 Ağustos 2020 tarihinde ABD’nin yaptırım listesine girmiştir. Lazkiye’de 6 Mart’ta başlayan ve hızla artan çatışmalar, güvenlik güçlerinin bölgede hakimiyet kurmasıyla büyük ölçüde sona ermiş durumda.