Sarayburnu’nda Soğuk Sulara Atlayan Cesur Yüzücüler
Sarayburnu’nda soğuk sulara atlayan cesur yüzücüler, adrenalin dolu anları ve heyecan verici deneyimleriyle dikkat çekiyor. Bu cesur sporcuların hikayelerini keşfedin ve bu eşsiz maceranın bir parçası olun!
Sarayburnu Fatihleri: İstanbul’un Soğuk Sularındaki Cesur Yüzücüler
İstanbul’un tarihi Sarayburnu bölgesinde, Boğaz kıyısında tanıdık bir manzara olan yüzücülerden farklı bir grup dikkat çekiyor. Bu cesur yüzücüler, sabah namazlarını kıldıktan sonra, soğuk ve hırçın sularda yüzerek güne başlıyorlar. Ardından, ekmek teknelerini açarak günlük hayatlarına devam ediyorlar. Yaz-kış demeden, Boğaz’ın en akıntılı bölgesinden denize atlayan bu grup, uzun yıllardır İstanbulluların ilgi odağı olmuş durumda.
Sabah Namazını Ayasofya’da Kıldılar
Grup üyeleri, sabah namazını Fatih ilçesindeki Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nde kıldıktan sonra sahile gelerek kayalıklarda soyunuyorlar. Bir süre koşarak bedenlerini ısıttıktan sonra, Gülhane Parkı’nın önündeki sahilde soğuk Boğaz sularına atlamaya hazırlanıyorlar.
Gülhane Parkı’nın Önündeki Sahile Geldiler
Grubun bir üyesi olan Hüseyin Kahraman, her gün düzenli olarak denize girdiklerini ve bunun bir alışkanlık haline geldiğini belirtiyor. Kahraman, bu alışkanlığın sağlık açısından faydalı olduğunu ancak bunu herkesin denememesi gerektiğini ifade ediyor. “Çünkü burada her gün yüzmeyen birinin vücudu alışkın olmaz. Alışık olmadığı için su çarpar. O yüzden, her sabah namazını Ayasofya’da kılıp, buraya gelip denize giriyoruz.” diyor.
Her Gün Yüzmek Enerji Veriyor
Kahraman, Sarayburnu sahilinde her gün denize girmenin kendilerine enerji ve güç verdiğini vurguluyor. Soğuk havaya alışkın olmayanların denize atlamamaları gerektiğini de belirterek, “Suya atladığınızda bu sizi ısırır. İnsan vücudu soğuk suya girdiğinde şoka girebilir, bu da tehlikeli olabilir.” diye ekliyor.
Önce Denize Girip Sonra İse Gidiyorlar
Kahraman, sabahları yüzdükten sonra işlerine gittiğini belirtiyor. Yeni yılın ilk günü, 1 Ocak’ta Galata Köprüsü’nde düzenlenecek bir etkinliğe katılacaklarını da sözlerine ekliyor. Fahri Yücel ise yaklaşık 18 yıldır her gün yüzdüğünü ve bu alışkanlığının genç görünmesini sağladığını ifade ediyor. “Buradan aldığımız dinamizmle işimize gidiyoruz. Eczanede bulunmayan tek ilaç, Sarayburnu.” diyor.
Sahildeki Kedilere Özen Gösteriyorlar
Yücel, sabahları yüzmeye gelmesinin nedenlerinden birinin sahildeki kedileri beslemek olduğunu da vurguluyor. Soğuk havalarda yüzdükleri için grip olmadıklarını belirtiyor. Yaşar Çetiner ise 2007 yılından beri yaz-kış demeden yüzdüğünü belirterek, “Burası anlatılmaz, yaşanır. Bu bizim için bir zevk.” diyor.
Dostluk Ortamı Motive Ediyor
Kadir Erener, aynı iş yerinde çalıştığı bir büyüğünün önerisiyle yaz başından beri yüzdüğünü ifade ediyor. Dostluk ortamının kendilerini motive ettiğini belirtiyor. “Kışın denize girmek gerçekten çok faydalı ama düzenli yapmak lazım. Haftada en az 3-4 gün sabah erken saatlerde gelip burada antrenman yapıyoruz.” diyor.
Yüzme, MS Hastalığına İyi Geliyor
Melih Doğan, bu yıl yüzmeye başladığını ve 12 yıldır MS (Multipl Skleroz) hastası olduğunu ifade ediyor. Yüzmenin bu hastalığa iyi geldiğini ve yorgunluğu hissetmemelerini sağladığını belirtiyor. Grupta yer alan Barış Keçeci de yıllardır yüzmenin sağlık açısından kendilerine fayda sağladığını düşünüyor.