Sanatın Hafızası Eczacıbaşı Arşivinde Büyüyor
Eczacıbaşı Arşivi’nde sanatın hafızası büyüyor. Tarih ve sanatı bir araya getiren bu özel koleksiyonla sanatın derinliklerine yolculuk yapın.
Sanatın ve Belgesel Fotoğrafçılığının İz Bırakan İsimleri Eczacıbaşı Arşivinde Bir Arada
Gülnur Sözmen’in, Eczacıbaşı Fotoğrafçılar Dizisi kapsamında hazırladığı yeni kitabı, fotoğraf tutkunları ve sanatseverlerle buluştu. Bu özel etkinlikte, Sözmen hem kitabını imzaladı hem de görsel anlatımıyla katılımcılara üretim sürecini ve fotoğrafın düşünsel boyutlarını aktardı.
İstanbul Modern Sanat Müzesi’nde düzenlenen etkinlik, Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı tarafından yayımlanan dizinin 15’inci kitabını tanıtmak ve geniş kitlelerle paylaşmak amacıyla organize edildi. Bu yeni cilt, 1980’li yıllardan günümüze uzanan Gülnur Sözmen’in derin ve zengin saha deneyimlerini kapsıyor. Ağır sanayi tesislerinden savaş sonrası toplumsal yaşam sahnelerine kadar uzanan geniş arşiv, güçlü görsel hafıza ve belge niteliği taşıyor.
İmza Günü ve Etkinliğin Yoğun Katılımı
Etkinlik, Gülnur Sözmen’in imza töreniyle başladı ve devamında, Sözmen ile kitap editörü Orhan Cem Çetin’in moderatörlüğünü yaptığı interaktif söyleşi gerçekleştirildi. Katılımcılar, sanatçının saha gözlemlerini, üretim pratiğini ve fotoğrafın felsefi boyutlarını yakından dinleme fırsatı yakaladılar.
Gülnur Sözmen, dizide yer alan ikinci kadın fotoğrafçı olarak özel bir yere sahip. Kendisi, “Sanayi tesislerini, barajları ve fabrikaları objektifime alırken, aslında hep aynı önemli gerçeği fark ettim: İnsan, üretimin merkezinde yer alıyor ama çoğu zaman görünmüyor. Uzun yıllar boyunca sahada biriktirdiğim görüntüler ve anılarla, bu kitabın sadece bir fotoğraf albümünden çok, aynı zamanda güçlü bir tanıklık hafızası olmasını hedefledim” dedi.
Görsel Tanıklık ve Estetik Buluşması
Sözmen’in fotoğrafları, sanayi işçilerinin yaşamını, savaş sonrası gündelik hayatı ve “büyük işler yapan” insanların hikayelerini özenle belgeleyerek, görsel ve toplumsal hafızayı zenginleştiriyor. Bu eser, yalnızca estetik açıdan değil, aynı zamanda tarihsel ve toplumsal bir belge niteliğiyle de öne çıkıyor.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Kültür Sanat