Rusya-Ukrayna Savaşı’nın Altın Fiyatlarına Etkisi
Rusya-Ukrayna Savaşı’nın altın fiyatları üzerindeki etkilerini keşfedin. Ekonomik dalgalanmalar ve yatırım stratejileri hakkında bilgi edinin.
Rusya-Ukrayna Savaşı ve Altın Fiyatları
Rusya’nın Ukrayna ile sürdürdüğü savaş, küresel finans piyasalarını ve tedarik zincirlerini etkisi altına alarak emtia fiyatlarını yükseltmekte ve altına olan talebi artırmaya devam ediyor. Spot altın fiyatı, Salı günü uzun bir aradan sonra 2.000 dolar psikolojik seviyesini geçerek, yazının yazıldığı anda günlük %0,96 artışla 2.016,5 dolardan işlem görmekteydi. Profesyonel analistlerin piyasa yorumlarını ve fiyat tahminlerini Kriptokoin.com okuyucuları için derledik.
Yükselen Enflasyon ve Altın Fiyatları
Altın fiyatları, 2.000 doların üzerine çıkarak Eylül 2020’den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Bu kıymetli metaldeki ralli, petrol fiyatlarının %10’luk bir artışla varil başına 130 dolara, yani 14 yılın en yüksek seviyesine çıkmasıyla hız kazandı. Birçok analist, ABD’nin Ukrayna’ya müdahalesi nedeniyle Rusya’nın petrol ihracatına yönelik yaptırımlar uygulamayı düşündüğünü açıklamasıyla petrol fiyatlarının fırladığını belirtiyor. Doğu Avrupa’daki devam eden çatışmalar da altın için bir güvenli liman talebi yaratıyor. Ancak analistlere göre altın fiyatları, yükselen emtia fiyatlarının enflasyonu artırmasıyla yeni bir ivme kazanıyor.
Uzun Vadeli Görünüm ve Altın
RJO Futures’ın kıdemli emtia komisyoncusu Daniel Pavilonis, altının bir kez daha önemli bir değer deposu olarak kabul edildiğini ifade ediyor. Pavilonis, piyasanın, jeopolitik risklerden korunmak için bir güvenli liman varlığından çok daha fazlası olduğunu vurguluyor. Analist, Rusya ile Batı dünyası arasındaki tansiyonlar azalmaya başlasa bile, altının uzun vadede iyi bir şekilde desteklenmeye devam edeceğini belirtiyor ve şöyle diyor:
- “Altının hikayesi artık küresel bir hikaye haline geldi. Sadece petrol değil, tüm emtia fiyatları yükseliyor ve bu büyük bir enflasyon yaratacak. Yatırımcılar sermayelerini korumak için altına yöneliyor. Enflasyonda, kedi bir kez torbadan çıktı mı, faizleri o kadar yükseltmeden geri almak çok zor; bu da uzun vadede ekonomik zarara yol açıyor.”
Pavilonis, artan çatışmanın kısa vadeli bir dalgalanma yarattığını, ancak yatırımcıların uzun vadeli tabloya odaklanmaları gerektiğine dikkat çekiyor. “Altın, bu enflasyonist baskıyı aşmanıza yardımcı olacak çok iyi bir varlıktır” diyor ve altının uzun vadeli görünümünün, çoğunlukla enflasyon nedeniyle, beklentilerimizin çok daha üzerinde bir seviyeye ulaşacağına işaret ediyor.
Ole Hansen’in Görüşleri
Saxo Bank’ın emtia stratejisi başkanı Ole Hansen, emtia fiyatlarının yükselmesiyle birlikte altının mevcut yükseliş trendinde kalmasını beklediğini belirtiyor. Hansen, Ukrayna’nın işgali sonrasında bile Rusya’ya yönelik yaptırımların öngörülebilir gelecekte devam edeceğini düşünüyor. Analist, Rusya’nın komşusunu işgal etmeden önce de emtia fiyatlarının güçlü bir yükseliş trendinde olduğunu kaydediyor ve savaşın, petrol fiyatlarının varil başına 100 doların üzerine çıkmasının küresel ekonomik büyümeyi tehdit edeceğini ifade ediyor:
- “Büyümeyi tehdit eden yüksek yakıt fiyatlarına dikkat etmeliyiz. Umarım Ukrayna’daki gerilimler yakında azalır, ancak bu olsa bile altının yörüngesi bir süre daha sabit kalacaktır.”
Altının Çekiciliği ve Yatırımcıların Dikkati
Ole Hansen, mevcut ortamda altının çekici kılan bir diğer faktörün göreli istikrarı olduğunu vurguluyor. Fiyatların son haftalarda artmasına rağmen, istikrarsız ve parabolik bir hareket sergilemediğini de sözlerine ekliyor. Analist, “Ukrayna’daki çatışma başladığında, altın fiyatı yaklaşık %4 arttı” diyor. Adrian Day Varlık Yönetimi Başkanı Adrian Day ise, altının jeopolitik priminin azalmasıyla birlikte yatırımcıların enflasyona odaklanmaya başlayacaklarını belirtiyor ve şu değerlendirmeyi yapıyor:
- “Daha yüksek fiyatların devam ettiğini görebiliriz; savaşın ortasında neredeyse gözden kaçan başka bir yüksek TÜFE’nin ardından, yüksek petrol ve emtia fiyatları sistemde daha yüksek TÜFE rakamlarına yol açacaktır.”