Robert Kiyosaki Küresel Finansal Çöküşü Uyarıyor

Robert Kiyosaki’den Küresel Finansal Çöküş Uyarısı

Ünlü yatırımcı ve ‘Zengin Baba Yoksul Baba’ adlı kişisel finans kitabının yazarı Robert Kiyosaki, son yıllarda finansal piyasalardaki dalgalanmalarla ilgili önemli uyarılarda bulunuyordu. Kiyosaki, son dönemde yaptığı açıklamalarla, tarihin en büyük borsa çöküşünün kapıda olduğunu ve bu çöküşün çoktan başladığını ifade etti. Özellikle Bitcoin’e olan hayranlığı ve tahvil piyasalarına dikkat çekmesiyle öne çıkan Kiyosaki, finansal sistemin çöküşünün ardında yatan nedenleri yolsuzluklar olarak gösterdi.

Finansal Çöküşün Belirtileri

Kiyosaki, ITM Trading’den Daniela Cambone ile 6 Eylül tarihinde gerçekleştirdiği röportajda, geniş çaplı bir finansal krizin yaşandığını belirtti. Tahvil piyasalarının çöküşüne vurgu yaparak, “Dünyanın en büyük piyasaları tahvil piyasalarıdır. Bir finansal danışmana sorarsanız, tahvil almanın güvenli olduğunu söyleyeceklerdir. Ancak her şey yolsuzluk nedeniyle çökmeye yüz tutmuş durumda” dedi. Bu nedenle, yıllardır altın ve gümüş gibi güvenli liman varlıklara yatırım yaptığını vurguladı ve kendi portföyünde bu madenlere sahip olduğunu belirtti.

Cambone’un çöküşün bir gecede olup olmayacağını sorması üzerine Kiyosaki, çöküşün çoktan başladığını ifade etti. Amerikalı avukat ve yatırımcı James Rickards’ın finansal depresyon tanımına atıfta bulunarak, 2008’den bu yana dünya ekonomisinin büyümediğini ve bu durumun küresel bir depresyonun habercisi olduğunu söyledi.

Gizli Çöküşler: Kredi Piyasaları ve Bitcoin

Kiyosaki, dünyanın en güvenilir bankalarından biri olarak kabul edilen Credit Suisse’in aslında iflas ettiğini, ancak bu durumun çoğu insan tarafından fark edilmediğini öne sürdü. Bu tür krizlerin genellikle başlangıçta gizli kaldığını ifade eden Kiyosaki, yıllardır altın, gümüş ve Bitcoin gibi alternatif varlıklara yöneldiğini belirtti. Bitcoin’in de güvenli bir liman olduğunu savunarak, bu varlığın önemine dikkat çekti.

Kendini “gerçek para” olarak tanımladığı altın ve gümüşün sıkı bir savunucusu olarak tanımlayan Kiyosaki, ABD dolarını ise “sahte para” olarak nitelendirdi. Eğitim sistemini, insanlara gizli Marksizm aracılığıyla sahte para öğretmekle suçladı ve ortalama vatandaşların bu durumu fark etmediğini savundu.

Kamala Harris ve Ekonomik Sorunlar

Kiyosaki, ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in bu ekonomik sorunların bir parçası olduğunu iddia etti. Harris’i “sert bir Marksist” olarak nitelendirirken, fiyat kontrollerini savunmasının ekonomiyi her seferinde çökerttiğini belirtti. Ayrıca, ABD’nin devasa borç yüküne dikkat çekerek, ülkenin ulusal borcunun 35 trilyon dolara ulaştığını, bunun yanı sıra sosyal güvenlik ve emeklilik gibi yükümlülüklerle birlikte bilanço dışı borçlarının 250 trilyon doları bulduğunu ifade etti.

Her yıl yalnızca bu borcun faizini ödemek için bir trilyon dolar harcandığını belirten Kiyosaki, ABD Merkez Bankası Başkanı Janet Yellen ve Jerome Powell’ın her 90 ila 100 günde bir trilyon dolar basmak zorunda kaldığını, bu durumun Amerika’yı iflasın eşiğine getirdiğini vurguladı.

Kiyosaki’nin Krizden Kurtulma Stratejisi

Kiyosaki, küresel ekonomik çöküşten sağ çıkmak için gerekli varlıkları beş temel başlık altında topladı:

• Altın: Güvenli liman olarak değerlendiriyor.
• Gıda: Merkez bankalarının “sığır” üretemeyeceğini belirtiyor.
• Arazi: Kaynaklara yatırım yapmanın önemine vurgu yapıyor.
• Benzin: Enerji kaynaklarının kritik önemi hakkında bilgi veriyor.
• Silahlar: Hayatta kalmak için gerekli olduğunu savunuyor.

Ayrıca, Kiyosaki uzun süredir kripto para birimlerine de yatırım yapıyor. Bitcoin, Ethereum ve Solana gibi alternatif varlıklara yöneldiğini belirten Kiyosaki, geleneksel paranın dışında alternatif varlıkların ekonomik krizlerden korunmak için önemli olduğunu ifade etti. Sonuç olarak, Kiyosaki’nin öngörülerine göre küresel finansal sistemin temelleri sarsılıyor. Yolsuzluklar, devlet borçları ve finansal sistemin yapısal sorunları nedeniyle bu çöküş kaçınılmaz hale gelmiş durumda. Kiyosaki’nin krizden çıkış yolu olarak sunduğu “beş G” stratejisi, yatırımcılara geleneksel varlıkların ötesinde bir güvenlik ağı sağlamayı amaçlıyor.