Prof. Dr. Serdar Dağ’dan Gençlerin Duygusal Gelişimi ve Sinir Sistemi Hastalıkları Üzerine Açıklamalar
Prof. Dr. Serdar Dağ, gençlerin duygusal gelişimi ve sinir sistemi hastalıkları hakkında kapsamlı bilgiler sunuyor. Gençlerin psikolojik sağlığını desteklemek için önemli ipuçları ve bilimsel verilerle dolu bir içerik.
Beyin ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serdar Dağ, Haberler.com’da
Prof. Dr. Serdar Dağ, son zamanlarda artan kişilik bozukluğu tanılarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Stüdyoda sunucu Melis Yaşar ile yaptığı söyleşide, gençlerin duygusal gelişimleri ve bunun sonuçları üzerine dikkat çekti.
Kendilerini Geliştirmeyen Gençler Duygularında Zorluk Yaşıyor
Prof. Dr. Dağ, “Günümüzdeki gençler, kendilerini geliştirmek adına yeterli çaba göstermediklerinde, duygularını kontrol etmekte zorlanıyorlar. İnsanın duygusal yapısı ve öfkesi zamanla raydan çıkabilir. Böyle durumlarda, uygun bir tedavi süreci şarttır.” dedi. Eğitim ile ilgili olarak, “Beynin sağ ve sol loblarının iyi bir şekilde çalışması gerekiyor. Sağ lobun işlevini artırmak için okumak, hobiler edinmek ve sosyal aktivitelerde bulunmak oldukça önemlidir. Ancak maalesef günümüzde gazeteleri okumayan, kitaplara zaman ayırmayan gençler çoğunlukta. Kendini geliştirmeyen bireyler, duygularını yönetme konusunda yetersiz kalıyor ve iradelerini kontrol etmekte zorluk çekiyorlar.” ifadelerini kullandı.
Sinir Sistemi Hastalıklarının Geç Tedavi Edilmesi
Bozulan biyokimyanın insan ruh hali üzerindeki etkilerine de değinen Prof. Dr. Dağ, “Bir kişi takıntılıysa, bu durumu daha da kötüleştirebilir; sinirli biri ise daha fazla sinirlenebilir. Bu değişimler, beynin kimyasal dengesinin bozulması sonucunda ortaya çıkar. Dolayısıyla, bu tür durumların tedavi edilmesi gerekmektedir.” şeklinde konuştu. Ayrıca, “İnsanlar sıklıkla ‘Ben deli miyim, ilaç kullanmak istemiyorum, bağımlılık yapar’ gibi düşüncelerle tedaviye yanaşmıyor. Oysa ki, diğer organlarımızı nasıl tedavi ettiriyorsak, sinir sistemimizi de tedavi ettirmeliyiz. Unutulmamalıdır ki, felç, Alzheimer ve Parkinson gibi hastalıklar da sinir sistemi hastalıklarıdır. Bu yüzden, bu hastalıklar tedavi edilmezse, yanlış bir yaklaşım sergilemiş oluruz.” dedi.
Son olarak, Prof. Dr. Dağ, sinir sistemi hastalıklarının tedavisinin genellikle geç yapıldığını vurgulayarak, “Bir tedavi süreci genellikle 2 ay ile 1 gün arasında değişiyor. Yani 3 günlük bir tedavi, 6 aylık bir süreç alabiliyor. İnsanların uzun süre ilaç kullanmak istememeleri, tedavi süreçlerinin uzamasına neden oluyor. Ancak, sinir sisteminin mutlaka tedavi edilmesi gereken bir sistem olduğunu unutmamak gerekir.” diye ekledi.