Oturma Süresi ve Beyin Sağlığı Arasındaki Kritik Bağlantı: Yeni Bulgular
Oturma süresi ile beyin sağlığı arasındaki ilişkiyi inceleyen yeni araştırmalar, hareketli yaşamın önemini vurguluyor. Detaylar için tıklayın.
Oturma Süresi ve Beyin Sağlığı Üzerindeki Etkileri
ABD, Türkiye ve Güney Kore’den önde gelen nörologlar ve araştırmacılardan oluşan uluslararası bir ekip tarafından gerçekleştirilen kapsamlı çalışma, 50 yaş ve üzeri bireylerin günlük oturma alışkanlıkları ile beyin sağlığı arasındaki derin bağları ortaya koydu. Bu araştırma, özellikle hareketsiz yaşam tarzının Alzheimer ve diğer demans türleriyle ilişkilendirilebileceğine dair önemli ipuçları sağladı.
Çalışmanın Detayları ve Bulguları
Özellikle bir hafta boyunca takılan gelişmiş sensörler yardımıyla izlenen 404 gönüllü katılımcının verileri, şaşırtıcı sonuçlar ortaya koydu. Katılımcıların %87’sinin, haftalık en az 150 dakika önerilen egzersiz süresini karşıladığı belirlendi. Ancak, günlük yaşamda uzun süre hareketsiz kalan ve oturmayı alışkanlık haline getiren bireylerin, beyin hacminde belirgin küçülmeler ve bilişsel gerileme belirtileri gösterdiği gözlemlendi. Özellikle, hafıza fonksiyonlarıyla yakından ilişkili olan hipokampus bölgesinde meydana gelen küçülme, Alzheimer hastalığında ilk etkilenebilecek alanlar arasında yer alıyor.
Uzmanların Değerlendirmeleri ve Uyarıları
Nörolog Dr. Marissa Gogniat, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Alzheimer riskini azaltmak yalnızca düzenli egzersiz yapmakla sınırlı değil; aynı zamanda gün içinde oturma sürelerini de minimize etmek büyük önem taşıyor” ifadelerini kullandı. Bu çerçevede, oturma alışkanlıklarının beyin sağlığı üzerindeki etkisine dikkat çekiliyor.
Hareketsizlik ve Beyin Yaşlanması Üzerine Etkiler
Araştırma, doğrudan nedensellik ilişkisi kurmaktan çok, artmış hareketsizliğin yaşlanma sürecini hızlandırdığı ve beynin daha hızlı yaşlandığına işaret ediyor. Ayrıca, genetik yatkınlığı bulunan bireylerde bu ilişkinin daha güçlü olduğu tespit edildi. Vanderbilt Üniversitesi Tıp Merkezi’nden Dr. Angela Jefferson, özellikle genetik risk taşıyan bireylerin, gün boyunca oturma molaları vererek beyin sağlığını koruma konusunda daha dikkatli olmaları gerektiğine vurgu yaptı.
Egzersizin Rolü ve Günlük Alışkanlıklar
Uzmanlar, bu bulguların egzersizin önemini hafife almamak gerektiği konusunda uyarıda bulunuyor. Fiziksel etkinliğin, hem beden hem de zihin sağlığı üzerinde olumlu etkileri bulunduğu, hatta az da olsa hareketli olmanın beyin direncini artırdığı belirtiliyor. Ancak, özellikle masa başında uzun saatler geçiren veya hareketsiz yaşam tarzını benimseyen bireylerin, oturma sürelerini azaltmak adına aktif adımlar atması gerektiği vurgulanıyor.
Çalışmanın Yayınlandığı Platform ve Kaynaklar
Bu önemli araştırma, Uluslararası Alzheimer ve Demans Dergisi’nde yayımlandı. Ayrıca, Sciencealert ve TRTHaber gibi önde gelen bilim ve haber platformları tarafından da geniş yankı buldu.