Nedret Güvenç, Vefatının 4. Yılında Anılıyor
Nedret Güvenç, vefatının 4. yılında anılıyor. Onun anısı ve katkılarıyla dolu hayatı, sevgi ve saygıyla hatırlanıyor.
Türk tiyatrosunun ve sinemasının unutulmaz isimlerinden biri olan Nedret Güvenç, kariyeri boyunca sayısız önemli role imza atmış ve sanat dünyasına derin izler bırakmış değerli bir sanatçıdır. Vefatının 4. yılında anılan Güvenç, sahne ve ekranın farklı alanlarında gösterdiği üstün performansla Türk kültür hayatında kalıcı bir yer edinmiştir. İzmir’in Çeşme ilçesinde 5 Eylül 1930 tarihinde doğan Güvenç, sanat yaşamına ilk adımlarını küçük yaşlarda atmış ve ilerleyen yıllarda büyük başarılar kazanmıştır.
İlk ve orta öğrenimini İzmir’de tamamladıktan sonra Ankara Devlet Konservatuvarı’nda şan ve piyano eğitimi alarak sanat eğitimine önemli bir temel atmıştır. Bu eğitim, onun sahne ve oyunculuk kariyerinde sağlam bir zemin oluşturmuş ve pek çok farklı rolde kendini geliştirmesine olanak sağlamıştır. İlk sahne deneyimini 1948 yılında İzmir Büyükşehir Tiyatrosu’nda “Kadınlar Terzihanesi” ve “Portakal Kabukları” adlı çocuk oyunlarıyla elde eden Güvenç, genç yaşta tiyatro sahnesine adım atmıştır.
Sanat Hayatının Dönüm Noktaları
İzmir Şehir Tiyatroları’nın 1950’de kapatılmasıyla ailesiyle İstanbul’a taşınan Güvenç, burada İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarına katılmış ve 300’den fazla filmde rol almış, sayısız projede yer almıştır. 1950’de “Yüzbaşı Tahsin” filmiyle sinema kariyerine başlayan sanatçı, aynı zamanda birçok yabancı filmin Türkçe seslendirmelerinde de görev almıştır.
Güvenç, 1959-1960 yılları arasında Ankara Devlet Tiyatrosu’nda konuk oyuncu olarak sahne almış ve bu dönemde farklı deneyimler kazanmıştır. Daha sonra tekrar İstanbul’a dönerek, 1974’te “En Büyük Kumar” oyunu ile yönetmenliğe adım atmış ve bu alanda da başarılar elde etmiştir. “Bernarda Alba’nın Evi” gibi önemli oyunun yönetmenliğini üstlenmiş ve sahne sanatlarına olan katkılarını sürdürmüştür.
Ödüller ve Unvanlar
Sanat hayatı boyunca sayısız tiyatro oyunu ve filmde rol alan Güvenç, 1995 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’ndan emekli olmuş ve ardından Gencay Gürün’ün kurduğu “Tiyatro İstanbul” bünyesine katılmıştır. Birçok ödül kazanan sanatçı, 1998 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Devlet Sanatçısı” unvanı ile onurlandırılmıştır.
Genellikle “anne” rolleriyle tanınan Güvenç, bir röportajında şunları dile getirmiştir: “Yeşilçam’ın kıdemli annesiyim. Esas kız rollerimden sonra hep iyi kadın rolleri oynadım. İki defa Sadri Alışık ve Yılmaz Köksal ile birlikte ‘Avare’ filmini çektim. Her ikisinde de anne karakterini canlandırdım.”
Sanata ve Mesleğe Bağlılığı
“Mesleğe karşı fedakarlıklarımın semeresini fazlasıyla aldım,” diyerek sanat sevgisini ve mesleğine olan bağlılığını vurgulamıştır. 2009 Dünya Tiyatro Günü bildirisi de yazan Güvenç, öykü ve hikaye denemeleriyle de edebi alanda çalışmalar yapmış, çeşitli kitaplar kaleme almıştır.
- Kum Zambakları (1989)
- Bir Zamanlar İzmir’de (1991)
- Dinle Beni Genç Tiyatrocunun Cep Kitabı (2003)
- Aşk Yoksunları (2005)
Özel hayatında ise kısa süreli evlilikler yapan Güvenç, dublaj sanatçısı Hayri Esen ve tiyatrocu Orhon Murat Arıburnu ile evlilikler yaşamış, en uzun evliliği ise yaklaşık 45 yıl süren mimar Okan Bilgütay ile olmuştur. Bu evlilikten Müjde adında bir kızı vardır.
Sanatçı adına 2010 yılında İzmir Bornova Çamdibi’nde “Nedret Güvenç Tiyatro Sahnesi” açılmıştır.
91 yaşında hayata veda eden Güvenç, 30 Temmuz 2021 sabahı İstanbul’da yaşamını yitirmiş ve Teşvikiye Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından Kilyos Mezarlığı’nda toprağa defnedilmiştir. Kendisini unutulmaz yapan rol seçimleri ve sahne tutkusuyla Türk tiyatrosuna ve sinemasına büyük katkılarda bulunmuştur.