Miraç Kandili: İslamın Kutsal Gece Mucizesi

Miraç Kandili: İslami Bir Mucize

İslam inancı bakımından büyük bir öneme sahip olan Miraç Kandili, Hazreti Muhammed’in Allah’ın davetiyle Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya oradan da semaya, yüce alemlere ve ilahi huzura yükseldiği gece olarak kabul edilmektedir. Bu özel olay, “İsra ve Miraç mucizesi” olarak anılmakta ve Kur’an-ı Kerim’in İsra ve Necm surelerinde detaylı bir şekilde ifade edilmektedir.

İsra olayı, Hazreti Muhammed’in bir gece Mekke’den Kudüs’e yaptığı yolculuğu; Miraç olayı ise gökler ötesine yükselişini simgeler. İslam kaynaklarına göre, Mekke’den Medine’ye hicretten bir yıl önce gerçekleşen bu mucize, Allah’ın, Hazreti Muhammed’in Mekke’de maruz kaldığı eziyetlere karşı bir teselli ve destek olarak görülmektedir.

Miraç Gecesinde Beş Vakit Namaz Farz Kılındı

Miraç gecesi, beş vakit namazın farz kılındığı, Allah’a şirk koşmayanların bağışlanacağı müjdesinin verildiği ve Bakara Suresi’nin son iki ayetinin nazil olduğu bir gecedir. Bu gece ayrıca, Allah, Hazreti Muhammed’e insanın yaşama hakkını, şeref ve haysiyetini koruma ile toplumun huzur ve güvenini sağlamaya yönelik ahlaki ve fazilet ilkelerini de bildirmiştir.

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Mehmet Kapukaya, Miraç ve İsra olaylarının birer mucize olduğunu vurgulamaktadır. Kapukaya, İsra olayının Kur’an-ı Kerim’de, Miraç hadisesinin ise Peygamberimizin hadislerinde yer aldığını belirtmiş ve “Müslümanlar olarak Peygamberimizin beyanına iman ederiz ve Miraç olayının yaşandığına inanırız.” şeklinde ifade etmiştir.

Mescid-i Aksa’nın Önemi

Miraç ve İsra olaylarının yaşandığı Kudüs ve Mescid-i Aksa, Müslümanlar için son derece kutsal mekanlardır. Kapukaya, “Allah’ın Hz. Muhammed’i Mescid-i Haram’dan Mescid-i Aksa’ya götürmesi dolayısıyla bu mekan çok önemlidir. Miraç olayının yaşandığı Mescid-i Aksa, Müslümanlar için son derece kıymetlidir. Buranın etrafı mübarek kılınmıştır. Peygamberlerin birçoğu burada vahye mülaki olmuştur. Kudüs, adeta bir peygamberler şehri olmuştur.” ifadelerini kullanmıştır.

Gazzelilerin bugün Hz. Muhammed’in davasını sürdürdüğünü ve Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmaya çalıştıklarını belirten Kapukaya, “Mescid-i Aksa sadece Gazzelilerin, Filistinlilerin değil, tüm Müslümanların davasıdır. Filistinlilerin canla başla Mescid-i Aksa için verdiği mücadeleyi tüm Müslümanlar vermelidir. Peygamber efendimizin hatırasını yaşatmak için asla onun ideallerinden vazgeçmemeliyiz.” diyerek düşüncelerini ifade etmiştir.

Dua ve Destek Zamanı

Kapukaya, Miraç’ın aynı zamanda bir dua gecesi olduğunu hatırlatarak, “Bu gece Mescid-i Aksa’yı düşünmeliyiz. Mescid-i Aksa’nın nöbetini tutan, orada cuma namazını kılmak için eziyet, işkence ve gözaltına alınmayı göze alan Filistinli kardeşlerimize dua etmeliyiz. Onlara nasıl yardımcı olabileceğimizi düşünmeliyiz.” şeklinde açıklamalarda bulunmuştur.

Müslümanların Miraç olayını daha iyi idrak edebilmeleri için bu gecede hediye edilen beş vakit namazı kılmaları gerektiğini vurgulayan Kapukaya, Miraç gecesinde namaz kılmanın, dua etmenin ve Kur’an-ı Kerim okumanın son derece önemli olduğunu ifade etmiştir.