Menajerler Arasındaki Whatsapp Yazışmaları ve Tekelleşme İddiaları

Gündemde Tekelleşme İddiaları ve Ayşe Barım’ın Tutuklanması

Son zamanlarda sektörde tekelleşme suçlamalarıyla sıkça gündeme gelen ve ardından Gezi Parkı soruşturması kapsamında tutuklanan popüler menajer Ayşe Barım’ın, diğer menajerlerle kurduğu özel Whatsapp grubundaki yazışmaları ortaya çıktı. Bu gelişmeler, sektördeki güç dengelerini ve olası antidemokratik uygulamaları gözler önüne seriyor.

Whatsapp Grubu ve Gözdağı Mesajları

Sabah gazetesinden Atakan Irmak’ın haberine göre, Ayşe Barım ve diğer menajerlerin oluşturduğu Whatsapp grubunda yapılan yazışmalar, sektördeki ciddi tartışmaları ve güç gösterilerini ortaya koyuyor. Ayşe Barım, 12 Eylül 2022 tarihinde “Ajans komisyonu meselesi düzenleme” isimli grubu kurarak, şu ifadeleri kullandı:

“Merhaba arkadaşlarım, uzun süredir ajans komisyonlarıyla ilgili ciddi sorunlar yaşıyoruz. Siz de muhakkak karşılaşıyorsunuzdur. Bilhassa Medyapım ve Ayyapım şirketleri, oyuncu seçerken komisyon oranlarını zorlamaya devam ediyor. Bu nedenle bir toplantı yapıp, yapımcılar birliğine durumu anlatmak ve çözüm üretmek gerekebilir.”

Yeni Grup ve Stratejiler

Bu mesajların ardından, aynı isimlerle “Dizi Çalışma Grubu” adında yeni bir Whatsapp grubu oluşturuldu. Burada, yapımcıların yüzde 10 oranında komisyon almaya kararlı oldukları vurgulanarak, sektörün güçlü menajerleri tarafından ortak bir duruş sergilenmeye başlandı. Bir mesajda ise şu ifadeler öne çıktı:

“Kimimiz olayın farkında ama detayları bilmiyoruz. Kimimiz ise hiçbir şeyden haberdar değiliz. Yapımcılar, yüzde 10 komisyonu kesinlikle vermekte kararlı görünüyorlar.”

Menajerlerin Güç Gösterisi ve Mesajlar

Whatsapp grubundaki iletişimler, sektördeki güç dengelerini ve menajerlerin kendilerini nasıl konumlandırdıklarını gözler önüne seriyor. İşte bazı menajerlerin mesajları:

• Gülden Avşaroğlu: “Biz toplamda 60 şirketiz arkadaşlar. Gücünüzün farkında olun. Mayadrom’ın bu konuda işi çözebileceğine inanıyorum. Hızlı bir şekilde 48 saat içinde sonuç alınabilir. Ayrıca, oyuncular da bu yüzde 10’luk komisyonun zamanla kendilerine döneceğini fark edecekler.”
• Kahraman Özden: “Hatta, kendi ayaklarına sıkmış oldular diyebiliriz. 60 şirketin birlikte hareket etmesi, bu duruma direnebilmelerini zorlaştırır. Çünkü, ortak hareket ederek güçlü bir duruş sergiliyoruz ve oyuncularımızın da bizimle aynı tarafta olduğunu biliyoruz.”
• Gülden Avşaroğlu: “Eğer başka şirketlerin dışından dizi kastı oluşturulabiliyorsa, onları da izlemeye hazırız.”
• Ömer Duran: “Bu durum, rekabet yasaları açısından sorun teşkil edebilir, dikkatli olmak gerek.”
• Gülden Avşaroğlu: “Biz böyle çalışıyoruz ve prensiplerimizi koruyoruz. Kendimden bahsediyorum; sadece erkek oyuncularla çalışıyorum, bu da bizim çalıştığımız sistemi yansıtıyor.”
• Rabia Sultan Düzenli: “Yapımcılar, bizden bu kararı alan ajansların listesini istediler. Çarşamba günü net listeyi paylaşabiliriz. Kimde oyuncu alabileceklerini de soruyorlar. Zinciri kıran kimse, o çıkar.”
• Neslihan Uzer: “Şimdiden 40 kişi devam ediyor, diğerleri de katılacak. 10 ajans ve 2 dizi kastıyla işi büyütüp, ilerleyen zamanlarda ne olacak diye merak ediyoruz.”
• Tuncay Altunoğlu: “Pilavdan dönenin kaşığı kırılırmış. Bu söz, sektördeki güç mücadelesini ve kararlılığı simgeliyor.”

Sektördeki Endişe ve Sonuçlar

Bu iletişimler, sektördeki güç odaklarının ve menajerlerin kendilerini nasıl konumlandırdıklarını gösteriyor. Özellikle, yapımcıların ve menajerlerin ortak hareket ederek, sektör üzerindeki kontrolü artırmaya çalıştıkları anlaşılıyor. Bu durum, sektörün geleceği ve adil rekabet açısından ciddi endişeleri beraberinde getiriyor.