Mahallenin Meyve Bahçesi: Kiracı Olmanın Sırrı, Ev Sahipliğe Dönüşen Yaşam Hikayesi

Bayburtta yaşayan Fadime Palabıyık, gelin geldiği ya da kiracı olduğu evini adeta bir saraya çeviren bir yaşam sürüyor. Önüne diktiği meyve ağaçları ve eşiyle birlikte kurduğu ahşap oturma alanı, mahallede ilginç bir kare oluşturuyor ve herkesin dikkatini çekiyor.

“KİRACI OLMAMIZ, EVİMİZE KÖTÜ BAKACAĞIMIZ ANLAMINA GELMEZ” diyerek başlayan sözleriyle, dört çocuğunu da bu evde büyütüp evlendirdiğini anlatan Palabıyık, uzun yıllar kiracı kalmasına rağmen evi kendi evi gibi gördüğünü ifade ediyor. “Kiracıyız diye hor bakmadık, evimizi tertemiz tuttuk. Ev sahiplerimiz bizi kendi evlatları gibi görüyor.”

YEŞEREN SAÇAKLAR: MEYVE AĞAÇLARIYLA SOKAK Mahalleye taşındığında evin önündeki taşları söküp kayısı, üzüm, erik ve böğürtlen fidanlarını diken Palabıyık’ın girişimi, zamanla meyve veren ağaçlar halinde büyüdü. Sokaktan geçenler de bu yeşil tabloya hayran kaldı. Palabıyık, “Herkes meyvelerimden yedi, iyi ki de yediler. Taşa bakacaklarına meyve ağaçlarına baksınlar istedim.” diyerek düşüncelerini paylaştı. Mahallenin sakinleri yol kenarında adeta bir tatil beldesi izlenimi görüyorlar.

HASAN AĞA KONAĞI’NDA YAZ KEYFİ Eşine Hasan Palabıyık ile birlikte evlerinin yanına kalan ahşap oturma alanını “Hasan Ağa Konağı” adını vererek süsledi. Yaz mevsimini burada geçirdiklerini belirten Palabıyık, “Komşularımız, arkadaşlarımız geliyor, gece geç saatlere kadar oturuyoruz. Herkes çok beğeniyor.” diye konuştu.

“44 SENE OTURDUK, ÇÜNKÜ EVİMİZE SAHİP ÇIKTIK” Evine gösterdiği özenin kiracı-ev sahibi ilişkilerindeki konuşulsun yönünü de değiştirdiğini belirten Palabıyık, şunları söyledi: “44 sene kirada oturulur mu? Ama biz oturduk. Çünkü evimize sahip çıktık. Ev sahiplerimiz de bizi evlatları gibi sevdi. Kiracı olmak evine bakmamaya bahane değil; önemli olan kaldığın yeri sahiplenmek.”

Kaynak: Ensonhaber