Kurt Yavruları İntihar Edip, Ölüme Terk Edildi: Muş’ta Çoban ve Kardeşinin Yaşadığı Duygusal Anlar

İHA Muş’un Karaağaç beldesine bağlı İskender Yaylası’nda hayvan otlatan genç çoban Ömer Yakışan, doğal yaşamın acı ve güzel yanlarını bir kez daha gözler önüne serdi. Kaderine terk edilmiş ve zorlu şartlar altında hayatta kalmaya çalışan beş kurt yavrusunu fark eden Ömer, büyük bir vicdan ve merhamet örneği gösterdi. Yayla çalılıklarında hareketsiz halde yatan yavruları gören Ömer, kısa süre sonra annelerinin öldüğünü ve yavruların hayatta kalma mücadelesi verdiğini fark etti. Durumu ailesine bildiren genç çoban, yavruları montuna sararak ailesi ve köy halkıyla birlikte evlerine getirdi.

YETKİLİLERDEN YARDIM ÇAĞRISI

Hayvanların ölüm döşeğinden dönebilmesi için yoğun çaba gösteren Ömer ve 9 yaşındaki kardeşi Asiye Yakışan, yavruların yaşam mücadelesine destek oldu. Sütle beslenmeye başlanılan yavrular, kısa sürede kendine gelirken, çocukların sevgi ve ilgisiyle yeniden hayata tutundu. Ancak, yavruların bakımında karşılaştıkları güçlükler ve gelecekteki olası riskler karşısında endişe duyan iki kardeş, içten ve samimi bir şekilde yetkililerden yardım talep etti.

Asiye’nin Duygusal Anlatımı ve Sevgisi

Küçük Asiye, yaşadıkları bu özel süreci şu sözlerle anlattı: “Abim, yaylada koyunları otlatırken rastgele kurt yavrularını buldu. Montunun içine koyup eve getirdi. Çok kötü durumdaydılar ve titriyorlardı. İlk başta ne yapacağımızı bilemedik, ama sonra süt vererek onları beslemeye başladık. Bir süre sonra biraz toparlandılar ve kendilerine geldiler. O andan itibaren onları çok sevdim. Beni görünce başlarını kaldırıp bana bakıyorlar, artık beni tanıyorlar. Abimle konuştuk ve ben ‘büyütelim’ dedim, ama abim ‘Devlet daha iyi bakar’ diyerek yavruları doğaya bırakmayı önerdi. Fakat ben onları sevdiğim ve korumak istediğim için, onlara bakmaya devam edeceğim. Anneleri koyunlarımıza zarar vermiş olabilir, ama yavrular masum. Onların yaşaması ve yaşamını sürdürebilmesi için elimden geleni yapacağım”.

Asiye, durumu yetkililere bildirerek Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Doğa Koruma ve Milli Parklar ekiplerinin yavruları almasını bekliyor. Bu samimi ve duyarlı davranış, doğaya ve hayata karşı gösterilen sevgi ve sorumluluk duygusunun güzel bir örneği olarak öne çıkıyor. Çocukların bu olayda sergiledikleri tutum, toplumda hayvanlara karşı duyarlılığın arttırılması gerektiğine de vurgu yapıyor.

Sonuç ve Umut

Bu olay, doğanın zorluklarıyla mücadele eden canlıların hayatta kalma mücadelesine tanıklık ederken, insanların merhamet ve sorumluluk duygularını da ön plana çıkarıyor. İki kardeşin yavruları koruma ve yaşatmaya olan içten çabaları, toplumda sevgi ve empati duygularını güçlendiren önemli bir örnek teşkil ediyor. Yetkililerin ve toplumun bu tür duyarlı davranışlara destek olması, doğanın ve hayvanların yaşam hakkının korunmasında büyük önem taşıyor.