Koah ve İklim Değişikliği: Türkiye İçin Güncel Sağlık Perspektifi

İklim değişikliğinin KOAH hastaları üzerindeki etkileri, uzmanlar tarafından dikkatle izlenen bir konudur. Bu hastaların ani sıcaklık değişimleri, nem oranlarındaki dalgalanmalar ve artan hava kirleticileri nedeniyle alevlenme sayılarında yükseliş yaşanabileceği belirtiliyor.

Avrupa Solunum Derneği’nin Türkiye koordinatörü Prof. Dr. Mehmet Polatlı, Dünya KOAH Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, KOAH’in genetik ve çevresel faktörlerle şekillenen bir hastalık olduğunu ve çoğu ülkede yeterince tanı konulmadığı için tedavinin ileri düzeyde uygulandığını ifade etti. Hastalık, sigaraya bağlı gelişimin ötesinde kapsamlı bir riskler bütününe sahiptir; bu da hastaların nefes darlığı gibi semptomlarıyla kendini gösterebiliyor.

Hastaların nefes darlığı, öksürük ve balgam gibi belirtilerinin yanı sıra triajı yüksek olan risk faktörlerine karşı dikkatli olması gerekmektedir. Özellikle 40 yaş üzerindeki geniş bir KOAH riski olan kesimin, iklim değişikliğiyle ilişkili etkileriyle karşı karşıya olduğunu vurguladı.

Polatlı, erken tanı ve uygun tedavinin ölüm riskini azaltmada kritik bir rol oynadığını belirtti. Doğru tanı konulduğunda ve hastaya eşlik eden diğer sağlık sorunları da ele alındığında, iyileşme ihtimalinin arttığını söyledi. En önemli korunma öğeleri arasında tütün ve tütün ürünlerinden uzak durma, hava kirliliğinden mümkün olduğunca korunma ve enfeksiyonlardan korunma sayılmaktadır. Aşıların yaptırılması da öncelikli bir koruma stratejisidir.

Kronik öksürük, balgam ve nefes darlığı yaşayanların ile mesleki olarak toz-dumana maruz kalanların veya düşük doğum ağırlığı olan kişilerin, bir sağlık merkezi ile iletişime geçip solunum fonksiyon testlerini yaptırmaları önerilmektedir.