Kırıklı Köyü’nde İkinci Kömür Madeni Projesine Mahkemeden Engelleme

Gölbaşı ilçesine bağlı Kırıklı Köyü’nde planlanan ikinci kömür madeni projesiyle ilgili alınan ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı, bölgedeki halkın güçlü tepkisi ve mahkeme kararıyla iptal edildi. Köylüler, bölgenin ekosistemine ve yaşam alanlarına ciddi zararlar verebileceği endişesiyle projeye karşı duruş sergiledi. Mahkeme, bu projenin bölgenin doğal yaşamını olumsuz etkileyeceği ve sürdürülebilirlik açısından risk taşıdığı gerekçeleriyle kararını açıkladı.

Proje sahasında yapılan incelemelerde, mevcut maden faaliyetlerinin bile tarım ve hayvancılığa olumsuz etkiler yaptığı ortaya konmuştu. Ayrıca, bölgedeki yer altı sularının kuruması ve ekosistemin bozulması, bölge halkının temel geçim kaynaklarını tehdit ediyor. Mahkeme, diğer mevcut madenlerin yanı sıra yeni faaliyetlerin kümülatif etkilerini de göz önünde bulundurarak, detaylı ve kapsamlı bir ÇED raporu hazırlanması gerektiğine hükmetti. Bu karar, bölge halkı ve çevrecilerin haklı mücadelesinin kazanımı olarak değerlendirildi.

İptal Kararının Önemi ve Bölge Halkının Tepkisi

Kırıklı Köyü Muhtarı Ali Rıza Özdemir, mahkemenin kararını memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, şunları dile getirdi:

• “Burada zaten 40 yıldır mevcut olan kömür ocaklarının dumanı ve zehirli maddeleri, yaşam alanlarımızı olumsuz etkiliyor.”
• “Yeni açılacak olan maden ocağı, tarım alanlarımızı ve hayvancılığımızı tamamen yok edecek. Bu durumda köyümüzü terk etmek zorunda kalırız.”
• “Açılmak istenen ikinci kömür ocağı, bölgemizin ekolojik dengesini bozacak ve yaşam koşullarımızı zorlaştıracaktır.”

Hüseyin Ertürk ise, bölgedeki çevre felaketine dikkat çekerek şunları söyledi:

• “Yerleşim alanımıza mesafe sadece 1 kilometre olan bu maden faaliyetleri, toz ve duman nedeniyle tarım ürünlerimizin verimliliğini düşürüyor.”
• “Çiçeklenme döneminde toz ve kimyasal maddeler, bitkilerin gelişimini engelliyor ve doğal yaşamı tehdit ediyor.”
• “Su kaynaklarımız kurudu ve bölgedeki hayvanlar susuz kaldı. Tüm bu olumsuzluklar, doğanın ve yaşam alanlarımızın yok olmasına neden oluyor.”

Bu karar, bölge halkının ve çevrecilerin uzun süredir sürdürdüğü mücadelenin önemli bir kazanımı olarak görülürken, mahkemenin iptal kararı bölgeyi koruma adına atılmış büyük bir adım oldu.