Karın Ağrısı ve Kalp Krizi İlişkisi: Acil Müdahale Gerektiren Durumlar
Karın ağrısı ve kalp krizi arasındaki ilişkiyi keşfedin. Acil müdahale gerektiren durumları anlamak, hayati öneme sahiptir. Belirtiler, nedenler ve ne zaman doktora başvurmanız gerektiği hakkında bilgi edinin.
Karın Ağrısı ve Kalp Krizi İlişkisi
Medipol Üniversite Hastanesi’nden Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Nihat Okçu, karın üst bölgesinde aniden ortaya çıkan ağrıların, kalp krizi belirtisi olabileceğine dikkat çekti. Ağrıların ciddiye alınmasının önemine vurgu yapan Okçu, 15 dakikadan uzun süren ani ve şiddetli ağrılar durumunda acil servise başvurulmasını önerdi. Karın ağrısı, toplumda sıkça karşılaşılan bir rahatsızlık olmasının yanı sıra, ciddi sağlık sorunlarının da habercisi olabilir.
Prof. Dr. Nihat Okçu, karın üst bölgesinde aniden meydana gelen şiddetli ağrıların, potansiyel olarak tehlikeli sağlık sorunlarının habercisi olabileceğini belirtti. Bu tür ağrıların, kalp ve akciğer gibi göğüs kafesi içindeki organların hastalıklarıyla ilişkili olabileceğini ifade etti. “Karın üst bölgesinde bulunan mide, karaciğer ve safra kesesi gibi organlar genellikle bu tür ağrılarla ilişkilendirilse de, kalp krizine bağlı ağrılar da bu bölgede hissedilebilir. Özellikle kalbin diyaframa bakan alt yüzeyinde gelişen kalp enfarktüsü, karın üst bölgesinde şiddetli ağrıya neden olabilir. Bu nedenle, 15 dakikadan uzun süren ani ve şiddetli ağrılar yaşandığında acil servise başvurmak son derece önemlidir,” dedi.
Acil Müdahale Gereken Durumlar
Karın ağrısının nedenini belirlemede, ağrının şiddeti, başlama şekli ve süresinin önemli ipuçları sunduğunu hatırlatan Prof. Okçu, “Hafif başlayan ve giderek şiddetlenen ağrılar, safra kesesi hastalıkları, böbrek hastalıkları ve pankreas iltihabı gibi durumlarla ilişkili olabilir. Ani başlayan şiddetli ağrılarda ise ülser delinmesi, özofagus yırtılması ve kalp krizi gibi acil müdahale gerektiren durumlar göz önünde bulundurulmalıdır,” değerlendirmesinde bulundu.
Ağrıları Hafife Almamak Gerek
Karın ağrısının altında yatan nedenleri doğru bir şekilde belirlemenin ve uygun tedavi yöntemlerini uygulamanın, hastaların yaşam kalitesini artırmada kritik bir rol oynadığını söyleyen Prof. Okçu, “Özellikle ani ve şiddetli karın ağrıları ciddiye alınmalı ve en kısa sürede sağlık kuruluşlarına başvurulmalıdır. Karın ağrısını hafife almamak büyük bir önem taşıyor. Hastaların bu konuda daha bilinçli ve tedbirli davranması gerekiyor,” ifadelerini kullandı.
Altta Yatan Sebeplerin Belirlenmesi
Prof. Okçu’ya göre, karın ağrılarının şiddeti, bölgesi, yayılımı, süresi ve diğer şikayetlerle olan ilişkisi göz önünde bulundurulmalıdır. Muayene ve yardımcı tanı metodları kullanılarak, karın ağrısının kaynağı belirlenebilir. “Karın ağrılarının çoğu hafif orta derece olup geçicidir. Ancak, diğer bir kısmında ciddi bir hastalığın olduğu, hayatı tehdit edici özellikte olabiliyor,” dedi.
Karnın Tüm Bölgesinde Ağrı Olabilir
Prof. Okçu, karnın orta ve alt bölgelerinde ortaya çıkan ağrılarda ince ve kalın bağırsak hastalıkları, boşaltım ve cinsel organların hastalıklarının göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti. “Bazı hastalıklarda ise karnın tüm bölgelerinde ağrı olabilmektedir; bu durumda pankreas hastalıkları, şeker hastalığı koması, ishalle seyreden bağırsak hastalıkları, bağırsak tıkanması, kan damarlarında tıkanıklık (emboli-infarktüs) ve karın zarı hastalıkları (peritonitler) göz önüne alınmalıdır,” diye ekledi.
Karın Ağrısının Tedavi Yöntemleri
Prof. Dr. Okçu, “Karın ağrılarının bir kısmı diyet ve ilaç tedavisi ile tedavi edilirken, diğer bazıları cerrahi bir müdahale gerektirebiliyor,” şeklinde konuştu.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Sağlık