Karaman’da Geleneksel Taşkale Halısına Hayat Veren Cemile Yiğitoğlu’nun Azmi
Karaman’da geleneksel Taşkale halısına hayat veren Cemile Yiğitoğlu’nun azmi ve ustalığıyla el dokuması halılar, kültürel mirasın canlı örneğidir.
Geleneksel Dokuma Sanatına Tutkulu Bir Kadın: Cemile Yiğitoğlu
Karaman’ın tarihi ve kültürel miraslarından biri olan Taşkale halısının korunması ve gelecek nesillere aktarılması konusunda büyük çaba sarf eden Cemile Yiğitoğlu, yaşına rağmen çalışmalarını sürdüren örnek bir dokuma ustasıdır. 66 yaşındaki Yiğitoğlu, ailesinden aldığı geleneksel el sanatları eğitimini, yaşamı boyunca tutkuyla devam ettirmiştir.
İlkokul çağında 11 yaşında annesinin tezgahında ilk adımlarını atan Yiğitoğlu, çocuk yaşta dokuma sanatına olan ilgisi ve becerisiyle çevresinde takdir toplamıştır. Eğitim hayatını dönemin zorlukları nedeniyle tamamlayamasa da, kendini geliştirmeye devam etmiş ve dokuma sanatını yaşamının merkezine koymuştur. Evlilik sonrası eşinin de desteğiyle ortaokul ve lise eğitimini dışarıdan tamamlayan Yiğitoğlu, bu süreçte mesleğine olan bağlılığını pekiştirmiştir.
Karaman’daki Karaman Mevlâna Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu’nda 1992 yılında dokumacı olarak işe başlayan ve 2012 yılında emekli olan Yiğitoğlu, emeklilik sonrası da tezgahından ayrılmamış, geleneksel halı dokuma sanatını yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için yoğun çaba sarf etmiştir.
Unutulmaya yüz tutan sanatın yaşatılması için gösterdiği gayret
Emeklilik sonrası da dokuma sanatına olan tutkusu devam eden Yiğitoğlu, özellikle Taşkale halısının özgünlüğünü ve geleneksel yöntemlerini koruyarak dokumaya devam etmiştir. Dokudukları eserlerinden oluşan sergiler açarak, hem kendi sanatını sergileme hem de halkı bilgilendirme amacı güden Yiğitoğlu, Gazi Kültür ve Sanat Merkezi’nde 21 Temmuz’a kadar sürecek sergide, halılarının güzelliklerini ziyaretçilerle buluşturuyor. Bu sergi, onun sanatını ve geleneksel dokuma tekniklerini gelecek nesillere aktarma konusundaki kararlılığını gösteriyor.
Geleneksel halı dokuma sanatına olan bağlılığı ve gelecek için umutları
Yiğitoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık yarım asırdır devam eden halı dokuma serüveninde, bu sanatın sadece kendisi için değil, aynı zamanda bölgenin kültürel zenginliği ve ekonomisi için de önemli bir yer tuttuğunu vurguladı. Taşkale halısının geçmişte bölge halkının önemli gelir kaynağı olduğunu anlatan Yiğitoğlu, şunları söyledi:
“Biz çocukken okuldan sonra halı dokurduk. Öğlen saatlerinde halı yapar, ardından okula giderdik. Bu gelenek, benim için büyük bir tutku ve yaşam biçimi haline geldi. Sonuçta, bu sanatın devam etmesi ve yeni nesillere aktarılması gerektiğine inanıyorum. Gönülden istenirse, bu el sanatını yaşatmak mümkündür.”
Doğal ve geleneksel yöntemlerle dokuma
Dokuma sürecinde kullanılan malzemelerin her aşamasında geleneksel yöntemlere sadık kaldığını anlatan Yiğitoğlu, yünleri doğal boyalarla boyadığını ve her detayda eski ustaların izlerini taşıdığını belirtti. Bu sayede halıların özgünlüğünü ve otantikliğini koruduğunu ifade etti.
Dokuma serüveninin kendisi için bir tutku ve meditatif bir uğraş olduğunu söyleyen Yiğitoğlu, sağlık sorunlarına rağmen bu sanatına devam ettiğini dile getirdi. Kendisine göre, halı dokumanın insan ruhuna iyi gelen bir yönü de bulunuyor.
Gençlere ve kadınlara çağrı: Geleneksel sanatlar yaşasın
Yiğitoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “2014 yılında Karaman Mehmetbey Üniversitesi Geleneksel El Sanatları Bölümü’nü kazandım, ancak sağlık sorunlarım nedeniyle tamamlayamadım. Şimdi ise açık öğretimden Sosyal Hizmetler ve Halkla İlişkiler bölümlerini okuyorum. Emekli olduktan sonra bile yeni projeler ve çalışmalar peşindeyim. Gençler ve bayanlar, bu sanatı öğrenmek ve yaşatmak istiyorlarsa, hiçbir engel yok. Gönülden istenirse, bu sanatın devamı sağlanabilir. Bu halı dokuma sanatını, unutmadan gelecek nesillere aktarmak en büyük arzum.”
Sait Yiğitoğlu ise eşinin azimli ve kararlı yapısını takdir ederek, onun bu tutkusunun sadece kendisi için değil, tüm çevresi ve bölge halkı için de büyük bir değer olduğunu dile getirdi.