Kanser Tedavisinde Hedefe Yönelik İlaçların Önemi ve Gelişmeleri

Medicana Ataşehir Hastanesi’nden Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Yaylacı’nın Kanser Tedavisine Dair Değerlendirmeleri

Medicana Ataşehir Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Yaylacı, son on yıl içinde kanser tedavisinde önemli değişiklikler yaşandığını ve hedefe yönelik ilaçların yanı sıra immunoterapinin büyük bir ivme kazandığını ifade etti. Hastane tarafından yapılan açıklamada, Prof. Dr. Yaylacı’nın görüşlerine yer verildi.

Prof. Dr. Yaylacı, kanser tedavisinde yeni yaklaşımların ve gelişmelerin sürekli olarak devam ettiğini belirtirken, özellikle son 10 yıllık süreçte tedavi yöntemlerinde hedefe yönelik ilaçların ön plana çıktığını vurguladı. “Son 20 yıl içinde kemoterapi geliştirilmesi neredeyse durmuş durumda. Bunun yerine, hedefe yönelik ilaçların ve immunoterapinin gelişimi büyük bir hız kazanmıştır. Günümüzde, tüm kanser türlerinde kullanılan ve geliştirilmekte olan ilaçların çoğu bu kategoridedir ve gelecekte kanser tedavisinin temelini oluşturacaktır.” şeklinde konuştu.

Meme Kanseri ve Kronik Lösemi Üzerindeki Gelişmeler

Meme kanserinde hedefe yönelik ilaçların gelişiminin yarım asrı geçtiğini kaydeden Yaylacı, kronik lösemide ise 30 yıl önce akıllı ilaç araştırmalarının hızlandığını ifade etti. Akciğer kanserindeki akıllı ilaç keşiflerinin de önemli kilometre taşlarından biri olduğunu belirtti.

Hedefe Yönelik İlaçların Özellikleri

Yaylacı, kanser tedavisinde akıllı ilaçların özellikleri hakkında detaylı bilgiler sundu. Hedefe yönelik ilaçların, kemoterapilerden nasıl farklılaştığını şu şekilde açıkladı:

• Kemoterapi: Kanser hücrelerini yok etme amacı taşırken, normal hücrelere de zarar verme potansiyeline sahiptir. Bu süreç geçici yan etkiler doğurabilir.
• Yan Etkiler: Kemoterapiler genellikle bulantı, kusma, saç dökülmesi ve kısırlık gibi yan etkilere yol açabilir. Hedefe yönelik ilaçlarda bu tür yan etkiler daha az görülmektedir.
• Akıllı İlaçlar: Genellikle monoklonal antikorlar ve küçük moleküller olmak üzere iki gruba ayrılır. Monoklonal antikorlar, kanser hücre yüzeyindeki ‘kilidi’ bloke ederken; küçük moleküller, hücre içine girip, hücre üretimini anormal artıran ya da normal ölümü engelleyen mekanizmaları düzelterek etkili olurlar.

Gelecekteki Gelişmeler ve Yan Etkiler

Prof. Dr. Yaylacı, akıllı ilaçların gelecekteki gelişmelerinin devam edeceğine dikkat çekti. Ancak bu ilaçların da yan etkileri olduğunu unutmamak gerekir. Özellikle cilt reaksiyonları, kalp üzerine etkiler ve otoimmün hastalıklar (pnömoni, tiroit bozuklukları, böbrek üstü problemi gibi) bu yan etkiler arasında sayılabilir.

Hedefe Yönelik İlaçların Etki Mekanizması

Yaylacı, hedefe yönelik ilaçların tümörlerde görülen anormal çoğalmayı engelleyerek etki gösterdiğine dikkat çekti. Bu konudaki açıklamaları şu şekildedir:

• Normal hücrelerdeki genetik bozulmalar, hücrelerin normal işlevlerini yerine getirmesini engeller.
• Bozulan düzen, mutant hücrelerin (kanser hücreleri) gereğinden fazla çoğalmasına yol açar ve bu hücreler zamanla yok olmaz.
• Kanser hücreleri, aşırı beslenme ihtiyacını karşılamak için damarlar oluşturarak besin alımını artırır ve normal dokulara zarar verir.

Yaylacı, “İşte bu mekanizmayı onaran tedavi yöntemlerine hedefe yönelik ilaçlar denir. Bu ilaçlar, tümörlerdeki anormal çoğalmayı bloke eder, damar oluşumunu engeller ve bazı durumlarda bağışıklık sistemi hücrelerini aktive ederek tedavi sürecine katkı sağlar.” dedi.