İzmirli Deprem Uzmanından Gemlik Depremleri Değerlendirmesi

Deprem Uzmanından Gemlik ve Çevresinde Son Durum Analizi

İzmir’deki Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi (DAUM) Müdürü ve Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Bursa’nın Gemlik ilçesinde gerçekleşen 4.3 büyüklüğündeki depreme ilişkin detaylı bir değerlendirmede bulundu. Sözbilir, bölgedeki sismik hareketliliğin geçmiş ve güncel veriler ışığında analiz edilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Son 10 Gün İçinde Meydana Gelen Depremler ve Fay Hatları

Prof. Dr. Sözbilir, son 10 gün içinde Gemlik kuzeyinde 3 ile 4.5 arasında değişen büyüklüklerde depremler kaydedildiğini belirterek, bu depremlerin dış merkezlerinin Gemlik Fayı ile Orhangazi Fayı arasındaki dağlık bölgeye denk geldiğine işaret etti. Bu bölgede meydana gelen sismik hareketlerin, bölgedeki fay hatlarıyla ilişkili olduğunu vurguladı.

Geçmiş Depremler ve Paleosismolojik Çalışmalar

2013 yılında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) tarafından gerçekleştirilen paleosismolojik çalışmalar sonucunda, Gemlik Fayı’nın geçmişte 1419 ve 1857 depremlerine neden olduğu ortaya kondu. Bu veriler, fayın tarihsel yıkıcı depremlerle bağlantılı olduğunu gösteriyor.

Deprem Tekrarlanma Süresi ve Güvenlik Durumu

İncelenen verilere göre, Gemlik Fayı’nın yıkıcı deprem tekrarlanma aralığı yaklaşık 438 yıl olarak hesaplanmaktadır. Bu bilgiler ışığında, bölgedeki uzmanlar, fayların yakın zamanda büyük bir deprem üretmesinin beklenmediği görüşünde. Ancak, bölgedeki sismik risklerin tamamen ortadan kalkmadığını da belirtiyorlar.

Son Depremler ve Bölgesel Sismik Tehlike

Son zamanlarda meydana gelen depremler, Gemlik Fayı’na bağlı kollarda oluştu. Ayrıca, Gemlik Fayı’nın doğusunda yer alan İznik-Mekece Fayı ve Geyve Fayı’nın ise sismik boşluk sınıfında olduğu değerlendirilmekte. Bu durum, bölgedeki sismik tehlike seviyesinin yüksek olabileceğine işaret ediyor.

Büyük Deprem Potansiyeli ve Riskler

Toplam uzunluğu yaklaşık 100 kilometreyi aşan üç fay segmentinin birlikte kırılması halinde, bölgedeki depremlerin büyüklüğünün 7’yi aşması muhtemel. Bu olası senaryoda, ciddi yıkımlar ve can kayıplarının yaşanabileceği öngörülüyor.

Sonuç ve Uyarılar

Prof. Dr. Sözbilir, bölgedeki sismik aktivitelerin dikkatle izlenmesi ve hazırlıklı olunması gerektiğine vurgu yaparak, yerel yönetimler ve halkın bu risklere karşı önlemler almasını önerdi. Ayrıca, bölgesel ve tarihsel verilerin sürekli güncellenerek, olası büyük depremlere karşı hazırlıkların artırılması gerektiğini sözlerine ekledi.