İzmir’de İşçi ve Memur Direnişi: Sosyal Denge Tazminatı ve Hakların Savunulması Mücadelesi
İzmir’de işçi ve memur direnişi, sosyal denge tazminatı ve hakların savunulması mücadelesi üzerine detaylı bilgiler ve güncel gelişmeler.
İzmir’de CHP yönetimi altındaki belediyede çalışan işçiler ve memurlar, haklarının savunulması ve ödenmeyen sosyal denge tazminatı ile ikramiye farkları nedeniyle tekrar sokağa çıktı. Konak Belediyesi çalışanları, 1 Ocak’ta imzalanan Toplu İş Sözleşmesi kapsamında alınan kararların uygulanmamasını protesto ederek, haklarını almak için seslerini yükseltti.
İşçiler ve memurlar, ödemelerini alamadıkları için ekonomik açıdan zor günler geçiriyor. Bu nedenle, bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirerek tepkilerini gösterdiler. Belediye önünde toplanan çalışanlar, Sosyal Denge Tazminatı ve ikramiye farklarının geriye dönük ödenmesini talep ettiler.
Sloganlar ve Talepler
Toplantıya katılan memurlar, Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu’ya yönelik çeşitli sloganlar attı. Tüm Yerel-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Murat Bekar, yaptığı açıklamada, “Verilen sözler unutulmamalı, Mutlu Konak, mutlu çalışanlarla mümkündür. Bizler, çalışanlar olarak mutlu olmak istiyoruz ve bu talebimizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Yerel Yönetimlere ve Emekçilere Yönelik Eleştiriler
Bekar, yerel seçimler sonrası emekçilere karşı olumsuz tutumların arttığını belirterek, “31 Mart sonrası İzmir ve diğer yerel yönetimlerde emekçilere karşı olumsuz tutumlar sergileniyor. Bu durum, emekçilere yeni bir mücadele alanı açtı. Ancak bizler, ekmek kavgası veren dava insanlarıyız ve bu mücadeleyi her cephede sürdürürüz” dedi.
Yerel yönetimlerin, haklarımızı yok saymaya çalıştığını ve bu süreçte alın terimizin karşılığını alamadığımızı vurgulayan Bekar, “Faturayı emekçilere kesemezsiniz. Mali politikalarınız, bizim hakkımızı gasp etmeye yönelik olmamalı” şeklinde konuştu.
Mali Kriz ve Tazminat Sorunu
Belediyenin mali krizden bahsederek memurlara tazminat ödemediğini ancak personel alımlarını sürdürdüğünü belirten Bekar, “Alın terimizin karşılığı, mali kriz bahanesiyle engellenemez. Bu durum, emekçiler olarak bizleri mağdur ediyor. Mali sıkıntılarınızı çözmek sizin göreviniz, bu durum emekçinin cebinden geçemez” diye ekledi.
Güvensizlik ve İyi Niyetin Suiistimali
Bekar, toplu sözleşme süreçlerinde iyi niyetle hareket ettiklerini, ancak bu iyi niyetlerinin suistimal edildiğini dile getirerek, “İyiniyetimiz felaket tellallığı yapanlar ve kendi menfaatleri için kriz çıkaranlar tarafından kullanılıyor. Belediye yöneticileri, hakkaniyetli ve adil olmalı; tüm kararlarında şeffaf olmalı” dedi.
Haklar ve Sorumluluklar
İşçi ve memurların, adil ve liyakatli çalışma ortamı istediğini belirten Bekar, “Haklarımızın zamanında ödenmesini, adil ve liyakatli atamaların yapılmasını talep ediyoruz. Seçim meydanlarında söz verdiğiniz ilkelerden sapmayın. Bizler, ekmek ve adalet mücadelesi veriyoruz” ifadelerine yer verdi.
Mali Krize Karşı Duruş ve Talepler
Bekar, mali kriz bahanesiyle hakların gasp edilmesine karşı çıkarak, “İktidar ve yerel yönetimler, mali sıkıntıları emekçilere yansıtarak çözemez. Kamu kaynakları, emekçinin hakkı ve menfaati gözetilerek kullanılmalı. Bu nedenle, mali kriz bahanesiyle ödemeler geciktirilmemeli” dedi.
Son Söz ve Uyarılar
Son olarak, Bekar, “Bizler, adil, liyakatli ve huzurlu bir çalışma ortamı istiyoruz. Belediyenin mali kriz bahanesiyle haklarımızı gasp etmesine izin vermeyeceğiz. Elektrik ve su kesintileri, kredilerin bloke edilmesi gibi uygulamalar, emekçinin hakkına göz dikmektir. Bu nedenle, sorumluluklarınızı yerine getirin” diyerek sözlerini tamamladı.