İstanbul Yolsuzluk Soruşturması ve Detaylar
İstanbul Yolsuzluk Soruşturması ve detayları hakkında kapsamlı bilgiler. Güncel gelişmeler ve olayların perde arkası burada. Detaylar için tıklayın.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında, tutuklamaların ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun görevden alınması ve görevden uzaklaştırılması olayları da dahil olmak üzere geniş çaplı bir operasyon devam etmektedir. Soruşturma, çeşitli suçlamalar ve iddialar çerçevesinde, toplam 53 şüpheli hakkında gözaltı kararı verilmiş olup, bunlardan 52’si İstanbul, Ankara ve Tekirdağ’da gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlarla yakalanmıştır. Yakalanan şüphelilerin emniyetteki işlemleri sürmekte olup, soruşturmanın detayları büyük bir titizlikle incelenmektedir.
Özellikle, şüphelilerden biri olan ve İBB’nin organize sanayi bölgeleri ve esnaf odalarıyla ilgili faaliyetlerini sürdüren Çakılcıoğlu’nun verdiği ifadeler dikkat çekmektedir. Kendisine ait bilgiler ışığında, aylık gelirinin yaklaşık 175 bin lira olduğunu ve herhangi bir yasa dışı ihaleye katılmadığını belirtmiştir. Ayrıca, İBB’nin ürün ve hizmet alımlarına ilişkin ihalelere katılıp katılmadığı sorulduğunda, “İBB’ye ait gerçekleştirilen hiçbir ihaleye katılmadım” yanıtını vermiştir.
Kamu Zararı ve İddialar
Çakılcıoğlu’na, yaklaşık 260 milyon 755 bin 555 lira tutarında kamu zararına yol açan uygulamalar ve işlemler sorulmuştur. Bu çerçevede, şikayet dilekçeleri ve çeşitli tespitler doğrultusunda, bazı reklam alanlarının izinsiz ve usulsüz kullanımıyla ilgili iddialar gündeme gelmiştir. Müşteki Sedat K.’nın şikayet dilekçesine göre, bazı reklam alanlarının İBB tarafından gerekçesiz olarak kullanılmadığı ve zabıta tarafından kaldırıldığı, buna karşılık başka şirketlere ise bu uygulamaların yapılmadığı belirtilmiştir. Ayrıca, Kadıköy’deki reklam alanlarının, ilgililere ecrimisil bedeli karşılığında kullanımı ve diğer birçok yerde gerçekleştirilen benzer uygulamalar detaylı şekilde anlatılmıştır.
Bununla birlikte, özellikle Kültür AŞ ve Medya AŞ’nin yasa dışı işlemlerle yasa dışı reklam uygulamalarına göz yumması sonucu kamu zararının söz konusu olduğu ve toplam zarar tutarının 260 milyon lirayı aştığı iddia edilmektedir. Bu iddialara göre, yasa dışı izinler, usulsüz protokoller ve sahte işlemler aracılığıyla usulsüz kazançlar sağlandığı ve buna ilişkin ciddi suçlamalar gündeme gelmiştir.
İlgili Kişiler ve İddialar
Çakılcıoğlu’nun ifadesinde, bu usulsüz işlemlerden sorumlu olduğu ve izin süreçlerinin engellenmesine, ecrimisil tahsil edilmesine ve yasa dışı para aktarımına göz yumulmasına ilişkin suçlamaları reddettiği görülmektedir. Ayrıca, görev süresi boyunca, özellikle pandemi döneminde, olağan çalışma süreçlerinin aksatılmadığını ve görev tanımına uygun hareket ettiğini vurgulamıştır.
Vaniköy’deki “Kaçak Villa” ve Rüşvet İddiaları
Soruşturma kapsamında, Vaniköy’deki kaçak villa olayında rüşvet aldığı iddialarını reddeden Onur Soytürk, kendisinin bu suçlamalarla hiçbir ilgisinin olmadığını belirtmiştir. Tanık ifadelerine göre, olayda belediyeye yaklaşık 10 milyon dolar rüşvet verildiği ve bu paranın çeşitli şahıslar tarafından paylaşıldığı iddia edilmiştir. Tanıklar, ayrıca, rüşvetin Atina’daki bankalara kayınpederi adına yatırıldığı ve paranın sınıra kadar belediye araçlarıyla taşındığını öne sürmüşlerdir. Soytürk ise, bu iddiaların tamamen asılsız olduğunu ve kendisinin bu olaylara hiçbir şekilde dahil olmadığını ifade etmiştir.
Taşınmaz ve Gayrimenkul İddiaları
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Kültür AŞ çalışanı Metin Bal, üzerine kayıtlı olmayan taşınmazları kullanmadığını ve bu iddiaları kesinlikle reddettiğini belirtmiştir. Kendisine ait iki gayrimenkul bulunduğunu ve bunların babasına ait olduğunu, herhangi bir yasa dışı işlemde rol almadığını ifade etmiştir. Ayrıca, yasa dışı reklam tahsisleri ve kamu zararına yol açan uygulamalarla herhangi bir bağlantısının olmadığını da sözlerine eklemiştir.
Sonuç ve Değerlendirmeler
Bu kapsamlı soruşturma, çeşitli suçlamalar ve iddialar çerçevesinde, kamu kaynaklarının usulsüz kullanımı ve yolsuzluklara ilişkin ciddi deliller içermektedir. Soruşturmanın ilerleyen aşamalarında, ilgili şahısların detaylı ifadeleri ve soruşturma raporları doğrultusunda, olayların tüm boyutları ile aydınlatılması hedeflenmektedir.