İstanbul Üniversitesi’ne Gönderilen Yazıda Yükseköğretim Kurulu’nun Tanınırlık Raporu
İstanbul Üniversitesi’ne gönderilen yazıda, Yükseköğretim Kurulu’nun tanınırlık raporu detaylı bir şekilde ele alınıyor. Üniversitenin uluslararası alandaki konumu ve tanınırlığı üzerine önemli bilgiler sunuluyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İstanbul Üniversitesi’ne Gönderdiği Yazı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Üniversitesi’ne yönelik önemli bir yazı göndermiştir. Bu yazıda, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı‘nın yürüttüğü bir araştırma raporuna atıfta bulunulmuş ve K.K.T.C. içerisinde faaliyet gösteren yükseköğretim kurumları arasında sadece Doğu Akdeniz Üniversitesi‘nin Yükseköğretim Kurulu tarafından tanındığı belirtilmiştir. Bu durum, yatay geçiş işlemlerine kabul edilecek yükseköğretim kurumlarının tanınırlığının önemini ortaya koymaktadır.
Yazıda, tanınırlığı olmayan University College of Northern Cyprus (UCNC)‘den yapılan yatay geçiş işlemlerinin İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanlığı tarafından Yükseköğretim Kurulu kararlarına uygun bir şekilde yürütülmediği tespit edilmiştir. Bu çerçevede, aşağıdaki hususlara dikkat çekilmiştir:
- Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın raporu doğrultusunda, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanlığı’nın tanınırlık, yatay geçiş kontenjanları, ilan süreleri ve yatay geçiş kabulüne dair idari işlemleri Yükseköğretim Kurulu kararlarına aykırı olarak gerçekleştirdiği belirlenmiştir.
- Bahse konu diplomanın, Yüksek Seçim Kurulu gibi resmi mercilerce kullanılmaya devam edilmesi, hukuka aykırı durumların ortaya çıkmasına yol açabilir.
- Bu sebeple, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nden, ekte gönderilen rapor doğrultusunda gerekli önlemleri alması istenmiştir. Aksi takdirde, hukuka aykırı durumdan kaynaklanacak sonuçların ciddiyeti göz önünde bulundurularak idari bir soruşturma başlatılması veya mevcut bir soruşturma varsa ilgili raporların Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletilmesi talep edilmiştir.
- Ek olarak, Ekrem İmamoğlu‘nun İstanbul Üniversitesi’nde öğrenim gördüğüne dair tüm belgelerin de taraflarına gönderilmesi gerekmektedir.
- 12 Eylül 1990 tarihinde söz konusu üniversitede herhangi bir bölüme kayıtlı olup olmadığının tespiti ve açık kimlik bilgilerinin de sağlanması istenmiştir.
- Yazıda ayrıca, raporda bahsedilen yatay geçişe ilişkin belirtilen tarihlerde benzer yatay geçiş işlemlerinin yapılıp yapılmadığına dair cevabın da ivedilikle Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletilmesi rica edilmiştir.
Tüm bu hususlar, yükseköğretim kurumlarının tanınırlığı ve yasallığı açısından büyük önem taşımaktadır. İlgili makamların bu konulara özen göstermesi ve gereken işlemleri bir an önce yapması beklenmektedir.