İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 51. Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı İstanbul’da Başladı
İslam İşbirliği Teşkilatı 51. Dışişleri Bakanları Konseyi İstanbul’da başladı. Bölgesel ve uluslararası gelişmeler masaya yatırılıyor.
İİT 51. Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı
İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İİT) 51. Dışişleri Bakanları Konseyi, tarihi ve stratejik öneme sahip İstanbul şehrinde resmen başladı. Bu önemli toplantı, bölgesel ve küresel meselelerin derinlemesine ele alınması amacıyla bir araya gelen ülke temsilcilerini bir araya getiriyor.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Konuşması
Toplantıda söz alan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bölgedeki mevcut duruma ve yaşanan gelişmelere dikkat çekerek, güçlü ifadelerle şu açıklamalarda bulundu:
“Gazze’de devam eden soykırım ve insani dram, uluslararası toplumun dikkatini özellikle çekmektedir. Bu katliamlara sessiz kalan veya yeterince tepki göstermeyen tüm güçler, insanlık vicdanını sorgulamaktadır. İsrail’in uyguladığı ağır ve sistematik işgal politikaları, bölgedeki çatışma ve istikrarsızlığı derinleştirmektedir. Bu durum, sadece Filistin değil, aynı zamanda Lübnan, Suriye, Yemen ve İran gibi komşu ülkelerin de güvenliğini tehdit etmektedir.”
Fidan, bölgedeki gelişmeler karşısında Türkiye’nin tutumunu net bir şekilde ortaya koyarak, şunları dile getirdi:
- “İsrail’in bölgedeki saldırgan politikalara son vermesi ve Filistin halkına yönelik insani yardım ve desteklerin artırılması gerektiğine inanıyoruz.”
- “Nükleer müzakereler devam ederken, İsrail’in İran’a karşı düzenlenen saldırılarını şiddetle kınıyoruz. Bu tür hareketler, bölgesel istikrarı tehdit etmektedir.”
- “Uluslararası toplum, İsrail ile İran arasındaki olası çatışmanın daha büyük bir bölgesel savaşa dönüşmesini engellemeli, tüm taraflar sorumluluk sahibi olmalıdır.”
- “Bölge ülkeleri ve uluslararası toplum, barış ve istikrarı sağlamak adına ortak hareket etmeli, felaket olabilecek bu saldırılara derhal son vermelidir.”
- “İsrail’in amacı, Filistinlileri yerlerinden etmek ve iki devletli çözüm sürecini engellemek olmuştur. Bu kirli politika, bölgesel barış ve güvenliği tehdit etmektedir.”
Sonuç ve Çağrı
Toplantı sonunda, bölgesel barışın sağlanması ve kalıcı çözüm yollarının geliştirilmesi amacıyla uluslararası toplumun daha etkin rol alması gerektiği vurgulandı. Tüm ülkelerin, insani değerler ve uluslararası hukuk çerçevesinde hareket etmesi çağrısında bulunuldu. Bu kritik toplantı, bölgedeki istikrar ve barış için atılan önemli bir adım olarak kayıtlara geçti.