İşaret Dili: İşitme Engellilerin Toplumsal Katılımını Güçlendiren Kritik Araç
İşaret diliyle iletişimin güçlendiği, toplumsal katılımı artıran ve eşitlik için kritik bir araç olan İşaret Dili’nin önemi.
Biruni Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Odyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Büşranur Taşçı, işaret dilinin işitme engelli bireylerin günlük yaşamla bütünleşmesini sağlayan temel bir iletişim aracı olduğuna dikkat çekti. Üniversite açıklamasında, işaret dilinin yalnızca iletişim için değil, aynı zamanda ihtiyaç doğuran bir gereklilik olarak değerlendirildiği vurgulandı.
Taşçı, odyoloji alanında amaçların, bireylerin işitmesini en etkili şekilde desteklemek olduğuna değindi. Ancak her bireyin sunduğu teknolojilerden aynı faydayı elde edemeyebileceğini belirterek, iletişimin kesintisiz sürmesi için işaret dilinin hayati önem taşıdığına işaret etti. İşaret dilinin, konuşmanın yerine geçmekten öteye geçerek eğitim, iş hayatı ve sosyal yaşamda varlık gösterdiğini ifade etti.
Taşçı, işitme cihazı ya da koklear implantın her zaman yeterli olmayabileceğini belirtirken, bu durumlarda işaret dilinin güvenilir bir iletişim yolu sunduğunu vurguladı. Bireylerin topluma katılımını sağlamak için işaret dilinin yalnızca konuşmayı ikame etmekten öteye geçtiğini belirten Taşçı, toplumsal katılım için temel bir araç olduğunu ifade etti. Ayrıca, toplumda işaret diline olan farkındalığın artmasına rağmen yaygınlık konusunda hâlâ ilerleme kaydedildiğini söyledi.
Herkesin en az temel düzeyde işaret dilini bilmesinin önemli olduğuna vurgu yapan Taşçı, televizyonlarda işaret dili çevirmenlerinin görünürlüğünün artması ve altyazı kullanımının yaygınlaşmasının iletişim engellerini azaltmaya katkıda bulunduğunu belirtti. İşaret dilinin yalnızca sağlık çalışanlarıyla sınırlı kalmaması gerektiğini ifade ederek, farklı meslek gruplarının da temel işaret dilini öğrenmesinin iletişimi kolaylaştıracağını söyledi.
Gelecek dönemde dijital teknolojiler ve yapay zeka tabanlı çeviri uygulamalarının işaret dilini destekleyebileceğini kaydeden Taşçı, sağlık, eğitim ve kamu hizmetlerinde anlık çeviri çözümlerinin erişimi kolaylaştıracağını ifade etti. Jest ve mimiklerin iletişimin ayrılmaz bir parçası olduğuna vurgu yapan Taşçı, teknolojinin insan unsurunun yerini tamamen alamayacağını belirtti. Okullarda çocuklara temel işaret dilinin öğretilmesi, onların ileride iletişim konusunda daha açık ve bilinçli bireyler olmalarını sağlayacağını söyledi. Ayrıca sosyal medya ve televizyonlarda işaret diline daha çok yer verilmesinin farkındalığı artıracağını belirtti.
İşaret dilinin yalnızca işitme engelliler için değil, herkes için bir köprü olduğunun altını çizen Taşçı, onların eğitimde, işte ve sosyal yaşamda eşit fırsatlar elde edebilmeleri için toplumun sorumluluk alması gerektiğini ifade etti. Özellikle işitme cihazı ve koklear implant gibi teknolojilerden fayda sağlanamadığı durumlarda, işaret dilinin iletişimin en önemli yolunu oluşturduğunu sözlerine ekledi.