İki iş adamı, ilginç bir davanın tarafları oldu!
Yeni Asır Gazetesi’nden Metin Burmalı’nın haberine göre İzmirli hayırsever iş adamı Rıfat Katrancı’nın, kendisi gibi iş adamı olan, Bodrum Döviz ve Altın Şirketi’nin sahibi Ali Yaşar Şamlı’ya yıllar önce borç olarak verdiği, piyasa değeri 50 milyon lirayı bulan 185 kilo 24 ayar saf altın başına bela oldu. Şamlı’nın borcuna karşılık kendisine teminat olarak devrettiği Aydın’daki Marla Otel hisselerinin de sahte imza ile iş adamı Mehmet Önal’a satılması üzerine avukatı Metehan Yeğen aracılığıyla dava açtığını anlatan Katrancı, “Hem paramı hem de otel hisselerimi elimden aldılar. Adliye koridorlarından çıkamaz oldum” dedi.
ECEVIT DÖNEMININ YASASI…
Maddi geliri iyi olmayan ailelerin çocukları için toplu sünnet şölenleri düzenleyip, kentte birçok okul, cami ve sağlık ocağı yaptıran Ege Kadayıf firmasının kurucu sahibi Rıfat Katrancı, ilk kez Yeni Asır’a konuştu.
Katrancı, Ecevit Hükümeti döneminde çıkartılan ‘Nereden buldun yasası’ nedeni ile, o yıllar birçok esnafın kazancını Kemeraltı Çarşısı’nda kuyumcu dükkanı olan Ali Şamlı Altın ve Döviz Bürosu’nun sahibi Ali Yaşar Şamlı’dan çek ve sözleşme karşılığı 24 ayar saf altına dönüştürdüğünü anlattı.
Katrancı, tarihe ‘5 Nisan kararları’ olarak geçen ekonomik krizde Şamlı’nın, 80 iş adamını, akrabası ve şirketin genel müdürü Erdal Örsel’in evinde topladığını, ‘İflas ettim ama borcum borç’ diyerek kendi imzası ile iş adamlarına senet ve belgeler verdiğini vurguladı.
SILAHLI ADAMLAR KORUDU
Şamlı’nın kendisine de teminat olarak Haytaş Turizm İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin Aydın Didim’deki Marla Otel’in 1/3 hissesini verdiğini vurgulayan Katrancı, “Bir süre sonra otelde hissesi bulunan Şamlı’nın da onayı ile noterde imzam taklit edilerek Marla Otel’in hisseleri iş adamı Mehmet Önal’a satılmış. Satışın iptali için dava açtık. Şamlı’nın, Önal ile bir olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.
‘İflas ettim’ diyen Şamlı’nın Bodrum’da lüks hayat sürdüğünü öğrenince iş adamı dostu Yılmaz Bulu ile Şamlı’nın Bodrum’daki döviz bürosuna gittiğini söyleyen Katrancı, “Ödeme planı çıkarmasını istedim. 7 silahlı adamı ile bekleyen Şamlı, ‘Süre verin, ödeyeceğim’ dedi. Sonra polisi arayıp, kendisini tehdit ettiğimizi söylemiş. ‘Basit tehdit’ suçu ile, yüzünü görmediğim oğlu Tolga Şamlı’nın da şikayetiyle, ‘Yağmaya teşebbüsten’ hakkımda dava açıldı. Amaçları iftira atıp, paramı istememem için beni uzak tutmak. Oysa amacım sulh yoluyla paramı alıp, Türkiye’de sayısı 100 bini bulan kas hastaları ile yaşlıların bakımı için İzmir Valisi Erol Ayyıldız’a sözünü verdiğim tesisi yapmak. Yoksa gözüm açık gider” dedi.