Hayat Seninle Güzel: Kök Hücre Bağışıyla Yeniden Doğuşun Paneli ve Bilinçlendirme Etkinliği

Kızılay Haftası kapsamında Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nde düzenlenen panelde, kök hücre bağışının toplumda farkındalığını artırmaya yönelik konuşmalar yer aldı. Moderatörlüğünü Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Leylagül Kaynar’ın üstlendiği etkinlikte, Doç. Dr. Senem Maral, Dr. Öğr. Üyesi Hüseyin Saffet Beköz, Dr. Öğr. Üyesi Süreyya Yiğit Kaya, Dr. Öğr. Üyesi Olgu Erkin Çınar ve İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Amır Hosseın Abedi, bağışın klinik uygulamalardaki yerini ve eşleşme süreçlerini anlattı. NAKİL, YENİDEN HAYATA UYANIŞ GİBİ ifadeleriyle başlayan kısa bir anekdotta, Miyelofibrozis tanısı konulan bir hastanın yaşadığı deneyimler paylaşıldı: “38 yaşındayım, şu anda çok daha iyiyim. Öncesi zorlu bir süreçti; ancak nakil bulunduğu anda her şey değişti. İki yıl önce kök hücre nakli oldum ve bugün burada karşınızdaysam bunu hocalarıma ve vericime borçluyum. Artık hasta değilim; sizler benim için çok değerlisiniz.” Bu süreçte bağışçıya teşekkürler dile getirildi ve yaşam verdiğini gösteren duygular dile getirildi: birinin size umut olması, yeniden doğmak hissini yaşatması ve hayat kurtarmak gibi değerli duygular.

KÖK HÜCRE BAĞIŞI HAYAT KURTARIYOR kısmında, Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Leylagül Kaynar, bağış sürecinin güvenli ve etkili bir yöntem olduğuna dikkat çekti. “Kök hücre veya kemik iliği nakli, hastalara yaşam şansı sunan bir tedavi yöntemi olarak öne çıkıyor. Aile içi uygunluk sağlanamadığında gönüllü bağışçılardan alınan kök hücreler başka hastaların hayatını kurtarabilir.” dedi. Ayrıca bağış süreci, verici için güvenli bir deneyim olarak tanımlandı: “Bağış öncesi beş gün süren hazırlık iğneleri ve ardından kök hücrelerin bağışa benzer bir yöntemle toplanması, vericiye sağlık riski oluşturmaz.”

KÖK HÜCRE TOPLAMA KAN BAĞIŞINA BENZER ifadesiyle yürütülen süreç hakkında Doç. Dr. Senem Maral, iki farklı yolla kök hücre toplama imkanını anlattı. Bazı durumlarda kemik iliğinden alınan kök hücreler de kullanılabilse de genelde dolaşan kandan kök hücreler toplanır ve bu süreç tıpkı kan bağışına benzer şekilde ilerler.

SAĞLIK AÇISINDAN RİSKİ YOK başlığı altında beköz, bağış için kapsamlı bir sağlık taramasının şart olduğunu vurguladı. “Uygunluk belirlendikten sonra süreç güvenli şekilde sürer. Bağış sonrası kısa veya uzun vadede rahatsızlık yaşanmaz; sağlık kaybı söz konusu değildir.” dedi.

GENÇ YAŞLARDA BAĞIŞIN ETKİSİ konusuna değinen Dr. Süreyya Yiğit Kaya, bağışın temelinde gönüllülüğün yattığını belirterek, sağlıklı bireylerin başkasının hayatına dokunabileceğini ifade etti.

HER İKİSİ DE YENİ HAYAT mesajıyla konuşan Dr. Olgu Erkin Çınar, kök hücre naklinin vazgeçilmez bir seçenek olduğunu ve eşleşmenin biraz da şansa bağlı olduğunu söyledi. Çok sayıda verici olduğunda uygun eşleşmeyi bulmanın daha mümkün olduğunu belirtti.

NAKİL, HASTALAR İÇİN YENİDEN HAYATA DÖNÜŞ ANLAMINA GELİYOR diyerek sözlerine devam eden İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Amır Hosseın Abedı, naklin hastaların yaşam kalitesini önemli ölçüde artırdığını ifade etti.

BAĞIŞTA BİLİNÇLENME ARTIYOR başlığıyla konuşan Avrupa Bölge Kan Merkezi Kök Hücre Birim Sorumlusu Nesrin Gürsul Akdağ, Türkiye’de Kemik İliği Bankası’nın 10 yıl önce Sağlık Bakanlığı ile Kızılay iş birliğiyle kurulduğunu belirtti. “Amacımız, bilgilendirilmiş kök hücre bağışçısı kazanımı sağlamak. Eşleşme gerçekleştiğinde süreci yönlendiriyoruz ve bağışçıdan alınan kök hücreler hastaya ulaştırılıyor.” dedi. Ayrıca “Öne Çık, Hayat Kurtar” sloganıyla herkesi Kızılay’ın mobil ekiplerine ve sabit noktalarına davet ettiklerini aktardı. Şu anda bankalarında 1 milyon 200 binin üzerinde bağışçı bulunduğunu ve bu sayıyı artırmak için çalıştıklarını söyledi.