Hayalleriyle Gerçeğe Dönüşen Bir Kadının İlham Veren Hikayesi
Hayalleriyle gerçeğe dönüşen bir kadının ilham verici hikayesiyle motivasyon bulun, başarı ve azim dolu yolculuğunu keşfedin.
İstanbul’daki Dijital Baskı Firmasında Çalışan Arzu Koyun’un İlham Veren Yolculuğu
İstanbul’un kalbinde faaliyet gösteren bir dijital baskı firmasında 38 yıl boyunca çeşitli pozisyonlarda görev almış olan Arzu Koyun, içindeki saklı kalan büyük hayalini nihayet gerçekleştirmek üzere adım attı. Kendisi, gençlik yıllarında eğitim alma arzusunu derinlerde taşımış, ancak yaşamın zorlukları ve sorumluluklar nedeniyle bu hayalini ertelemek zorunda kalmıştı. Yıllar sonra, emeklilik dönemiyle birlikte, hayallerine ulaşmak için yeni bir başlangıç yaptı.
Yalnızca bir çocuk annesi olan Koyun, geçen yıl üniversite sınavına girerek, ilk tercih ettiği Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Deniz Ulaştırma ve İşletme Programı’na kazandı. Artık denizcilik alanında uzmanlaşmak, bilgi ve becerilerini geliştirmek adına yoğun bir çaba sarf ediyor ve mezuniyet günü için gün sayıyor.
Hayallerin Peşinden Koşmak: Üniversite Hayali
Arzu Koyun, yıllarca iç dünyasında büyüttüğü eğitim arzusunun, onun yaşamında önemli bir boşluğu doldurduğunu ifade ediyor. Emeklilik sonrası bu eksikliği tamamlamak için attığı adımlar kendisi için büyük bir dönüm noktası oldu. “Sakarya’daki bu bölümü uzun zamandır istiyordum. Geçen yıl sınava girdim ve kazandım. Artık hayallerime bir adım daha yaklaştım” diyerek duygularını paylaşıyor.
Yaşı kendisinden genç pek çok sınıf arkadaşıyla bir arada eğitim gören Koyun, onların kendisiyle olan arkadaşlık bağlarını güçlendirdiği gibi, onlara ilham kaynağı da oluyor. “Hepsiyle çok iyi anlaşıyoruz. Birlikte ders çalışıyoruz, sınavlara birlikte hazırlanıyoruz. Onlardan bazen şaşırıp, hayretle bakıyorlar ama ben onlara hayat tecrübelerimi ve eğitimin önemini anlatıyorum. Bu bana büyük bir güç ve motivasyon kaynağı oluyor.”
Denizlere Açılma Hayali ve Gelecekteki Hedefleri
Okulun güçlü akademik kadrosu ve sunduğu modern olanaklardan oldukça memnun olan Arzu Koyun’un en büyük hedefi, mezuniyet belgesini aldıktan sonra bir gemide kaptan olarak görev yapabilmek. “Denize açılmak, benim için sadece bir meslek değil; yıllardır kurduğum hayallerimin hayat bulmuş hali. Deniz, sonsuzluk demek; tıpkı benim hayallerim gibi…” diyerek heyecanını ve tutkusunu dile getiriyor.
Koyun, eğitim almanın sadece meslek hayatı için değil, aynı zamanda yaşamın her alanında belirleyici olduğunu da belirtiyor. “İster çocuk yetiştirirken, ister arkadaşlık ilişkilerinde, eğitim insanı geliştiren ve dönüştüren en önemli araçtır. Her genç, mutlaka eğitim yolculuğuna çıkmalı.”
Yüksek Öğrenimde Yeni Fırsatlar ve Toplumsal Destekler
SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, hayat boyu öğrenmenin önemine vurgu yaparak, Yükseköğretim Kurulu’nun 35 yaş ve üzeri kadınlara yönelik açtığı ek kontenjan uygulamasını büyük bir fırsat olarak görüyor. “Üniversitemizde, bu yaş grubundaki birçok kadın öğrenci eğitim görüyor. Bu öğrenciler, daha kararlı ve bilinçli adımlar atıyor. Gençlerle bir arada eğitim almak, onların gelişimine büyük katkı sağlıyor” şeklinde konuşuyor.
Üniversitenin, bu kadınların eğitim hayatına uyum sağlamalarını kolaylaştırmak adına rehberlik ve seminerler düzenlediği, sektörle doğrudan temas kurmalarını sağlayarak hayallerine ulaşmalarını hızlandırdığı da belirtiliyor.
Denizcilik Sektöründe Nitelikli İnsan Gücüne İhtiyaç
SUBÜ Denizcilik Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Nuri Akkaş, Arzu Koyun’un azim ve disiplinle diğer öğrencilere örnek olduğunu vurguluyor. “Denizcilik sektörü, nitelikli ve deneyimli insan gücüne ihtiyaç duyuyor. Bu nedenle, eğitim alan ve hayallerinin peşinden koşan gençler, sektörümüzün en büyük sermayesidir.”
Hayatın Her Alanında Eğitimin Gücü
18 yaşındaki sınıf arkadaşı Neriman Baş, Arzu Koyun’un hikayesinden büyük ilham aldığını belirtiyor. “Eğitimde yaşın önemi yoktur. Arzu Hanım’ın başarısı, bizim de kendi sınırlarımızı aşmamız gerektiğini gösteriyor. Onun hikayesi, hepimize örnek oluyor.”
Arzu Koyun’un azmi ve kararlılığı, çevresindekilere de yeni ufuklar açarken, toplumda eğitim ve öğrenmenin her yaşta kazanılabilecek en büyük değer olduğunu bir kez daha gösteriyor.