DOLAR
EURO
ALTIN
BIST
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Gündemdeki Olaylar ve İslami Perspektifler

Gündemdeki olayları derinlemesine inceleyerek, İslami perspektiflerden değerlendiren bu içerik, okuyuculara güncel meseleler hakkında farklı bir bakış açısı sunmayı amaçlıyor. Bilgi ve perspektif zenginliği için hemen keşfedin!

28.01.2025
A+
A-

Gündeme Dair Düşünceler

Yavaş yavaş kendi rutin gündemimize geri dönme zamanı geldi. İsmail Nacar‘ın belirttiği gibi, “babasının oğluÜmit Özdağ, babası Muzaffer Özdağ‘dan miras aldığı ilişkiler ağı ve yöntemlerle “Altılı Masa’yı sokaklara taşımak istiyor”. Bu durum, önümüzdeki süreçte ilginç ifşaatlara, ihbarlara ve operasyonlara hazırlıklı olmamız gerektiğini gösteriyor. Mısırlı gazeteci Sabır Meşhur‘un bir videosunda Ümit Özdağ için söylediklerinden, Özdağ‘ın Erdoğan için söylediklerine kadar geniş bir yelpaze var.

Şimdi ise Kartalkaya kayak merkezinde meydana gelen ölümlü yangın olayı gündemde. Bu olay, Karadenizli bir ailenin AK Parti‘ye yakın bir ismi ile ilişkilendiriliyor. Bolu Dağı’ndaki Koru Oteli ile bilinen bu ailenin otelinde çıkan yangınla ilgili, yangın merdiveni olmayan otele kimlerin izin verdiği ve kimlerin denetlediği epey tartışılacak gibi görünüyor. Bu durum, birilerine gün doğmuş gibi bir izlenim yaratıyor. Bu olayları “yar bana bir eğlence” diye bekleyen birçok trol sağda solda mevcut. “79 ölü, 51 yaralı”dan bahsediyoruz ama korkarım ki birileri bu insanların acıları üzerinden siyasi bir tartışma malzemesi yaratacak! Tabii ölenlerin kim olduğu ve yaralıların kimler olduğunu da dikkate almak lazım.

Bakacağız, bu olayın faturası Kültür Bakanlığı’na mı, Bolu Belediyesi’ne mi çıkacak? Hay Allah! Yeni bir yangın haberi de var: Sivas’taki Yıldız Dağı Kayak Merkezi’nde çıkan yangın ve patlama olayı, yaralıların olduğu bilgisi ile gündeme geldi. Bakalım bu işin arka planında neler var, işin üzerinde mi yoksa başka bir oyun mu oynanıyor? @SerpilOzkan99, şu çağrıyı yapıyor: “Otele işletme izni veren hangi kurum ise, Belediye ya da Turizm Bakanlığı, eski bakanlar ve şu anda görevde olan bakanlar dahil, bu ihmalde eli olan herkes mahkeme önünde hesap vermeli. Devlet bu süreci hiçbir ayrım gözetmeden yürütmeli…

Nasıl olur da bu kadar büyük bir otelde 18 yıl boyunca denetim yapılmaz ve yangın merdiveni olmaz? 20 Ocak’ı bekliyorduk, şimdi AK Parti’de kapsamlı bir kabine değişikliği bekleniyor. Tabii gözler bir yandan Suriye’de, PYD’de olacak. Bakalım ateşkesin ömrü ne kadar olacak? Trump‘ın atacağı diğer adımları da görmek gerek. İlk imzaladığı kararnamelerden biri ile ABD‘yi DSÖ‘den çıkardı. İklim değişikliği ve karbon ayak izi komplosu ile, Nüfus azaltma projesine hizmet eden, dünyanın kontrolünü ele geçirmeyi amaçlayan Paris İklim Anlaşması‘ndan geri çekildi. Böylece Erdoğan’ın Yeni Delhi‘de G20 zirvesinde imzaladığı 51 sayfalık protokol de geçersiz kaldı.

Şimdi ÇEVRE, SAĞLIK, GIDA, SANAYİ ve ULAŞTIRMA bakanlıkları nasıl bir politika izleyecek? Diğer önemli bir konu ise CHABAT ve AGARTHA. Chemtrails konusu ve 5G Projesi gibi işlerle ilgili Dijital Dönüşüm Ofisi ne yapacak? Sahi, o uluslararası sistemle birlikte hareket etme adına hazırlanan stratejik eylem planları ne olacak? DAHLAN senaryosu ne olacak bakalım? İster misiniz, Damat Kushner‘in yerini Eric Trump mı yoksa Baron Trump mı alacak?

Suriye‘de henüz taşlar yerine oturmadı. İşler Haleb‘den Şam‘a gider gibi hızlı gelişmiyor. Daha durun, yeni başlıyoruz. Trump, “Türkler Kürtlerle düşman. Türkler Kürtlere operasyon yapacaktı ben durdurdum” diyor. İsrail, SDG/PYD‘yi, Türkiye, Irak ve Suriye‘ye karşı destekliyor. Hatta “Davud koridoru” ile Akdeniz’e ulaşmayı hedefliyordu. Hayfa’dan Ayn el Arab’a demiryolu projesi de İsrail‘in gündeminde. Bakalım şimdi ne yapacaklar! Zaten Dürzi‘ler saflarını İsrail‘den yana belirlediler. Bu saatten sonra Nuseyri‘lerin de İsrail ile yakınlaşması sürpriz olmaz. ABD desen, zaten “Dostumuz Trump” daha şimdiden Gazze‘yi tehdit etmeye başladı; esirlerin serbest bırakılması için. Tabii Filistinli/Gazze’li esirler ve tutuklulardan hiç söz etmiyor.

Bu arada bizim garantörü olmamız istenen kurulacak Filistin devleti‘nin başkanı olması söz konusu olan Abbas, ABD‘den Filistin toprakları’nda otoriteyi sağlamak ve suçluların yakalanması için destek talep ediyor. Bari Dahlan‘ın adamlarından deşifre olmamış birini de İçişleri Bakanı yapsınlar. Onun yönetiminde bir Emniyet, İstihbarat ve Jandarma ile İsrail‘e iş bırakılmaz. Kushner bu işi bölgedeki dostlarıyla birlikte başaracaktı, bakalım şimdi Trump bu görevi kime verecek?!

İran‘a, Yemen‘e, Mısır‘a, Suudi Arabistan‘a ve Ürdün‘e dikkat. Ve tabii Irak‘a da! Bu arada bakarsınız, Netenyahu da, Abbas da emekli edilmiş, Dahlan da! Çünkü çok yıprandılar, kullanım süreleri doldu. Yerine birilerini çoktan hazırlamış olmaları gerek bu arada. Önce ABD‘de neler olduğunu görmek gerek. Sadece ABD‘de değil, İngiltere‘de de önemli gelişmeler olacak gibi görünüyor. AB‘de ve NATO‘da da. Bakalım Rusya, Çin ve Hindistan da sürpriz gelişmeler yaşayacak mı? Bu saatten sonra her şey mümkün. Ekonomik, sosyal ve siyasal krizler yaşanabilir. Terör olayları, darbeler, suikastlar peş peşe gelebilir. Uzay’a dikkat! Göklerden bir haber getirmeye kalkabilirler. Blue Beam / Mavi Işık Projesine dikkat! Algı savaşları ve dezenformasyon, CIA‘nın da işin içinde olduğu bir siber savaş teknolojisi olmasının ötesinde, toplum mühendisleri için MK Ultra ile birlikte insanların algısını yönetebilecekleri bir imkan sunuyor.

Bu arada İran patladı patlayacak! Trump‘ın gelişi bekleniyordu, geldi. Şimdi ne olacak göreceğiz. İran patlarsa, Azerbaycan‘a dikkat. Kürdistan‘a, Belücistan‘a, Huzistan‘a dikkat. Kum ne olur bilmiyorum ama onlar Irak‘ı tercih edebilirler. Çünkü Irak’da Kerbela / Necef bölgesinde “Kutsal bir Şii” devleti uzun zamandır gündemde. Irak artık Şii Fars ve Arab, Sünni Arap, Kürt, Türk/Kerkük diye bölünebilir. İran‘dan Azerbaycan bölgesine göç edenler olursa herhalde ilk tercihleri Türkiye olur. Bu süreçte Suriye‘deki Nuseyri‘ler, Yemen Şia’sı (Zeydi ve Husiler), Lübnan Hizbullah’ı içinde bir karar verilmesi gerekir. ABD bölgeyi cehenneme çevirmeden geri çekilmez. Tabii önce ABD‘de durumun netleşmesi gerek.

İşin en kötü yanı, bugün dünyada hiçbir Müslüman devlet ya da topluluk, insanlık veya İslam dünyası için Allah’ın rızasını esas alan bir çözüm arayışında değil. Hemen hepsi, var olan düzen ve uluslararası sistem içinde kendine bir yer bulmaya çalışıyor. Ulusal çıkarları, ekonomik menfaatleri ve siyasi hesaplarına göre bir yol izliyor. Yani hemen hemen hiçbiri HASBİ değil, hepsi KESBİ. Ve hiç kimse Allah’ın rızasını hesaba katmıyor gibi. Hani biz “Alemere rahmet olarak gönderilen ahir zaman peygamberinin ümmetiydik.” 3 aylardan Recep ayının sonuna geldik, siz hiç “Haram aylar”dan söz eden birini duydunuz mu? Ne Diyanet, ne TSK, ne polis, ne jandarma, ne MİT, ne korucular. Hiçbir İslam ülkesi de bunu görmüyor, görmek de istemiyor sanki. Filistin, Gazze, Kudüs konusunda Arz-ı Mev’ud‘dan, Hz. Ömer Beyannamesi‘nden ve Medine Sözleşmesi‘nden neden hiç kimse söz etmiyor!

Bazen insan bazı soruların cevabını bulamayınca “Bu gidiş nereye” demeden edemiyor! Bir yandan yeryüzünde, diğer yandan gökyüzünde paranormal olaylar yaşanıyor. Hoş, biz daha COVID’in sırrını çözemedik, mRNA‘yı bile sorgulayamadım, Chemtrails konusunda bile kimse konuşmuyor. CHABAT konusunda da öyle. “Blue Beam” teknolojisi ile yakında gökten uzaylıların dünyayı işgal ediyor haberleri ile uyanırsanız şaşmayın. Bakarsınız Mehdi de gelmiş, Mesih de. Kaf dağından cinler dünyayı işgal etmeye başlamışlar. Modern mitolojik bir zamana hazır olun. Bu arada depremler, patlayan volkanlar, tabii afetler ve salgın hastalıklar sağanak gibi gelebilir. Her coğrafi bölgede ayrı, her dini ve etnik grup için yeni bir salgın sürpriz olmayacaktır.

Gazze‘deki ateşi orada söndüremedik ya, bundan sonra Gazze‘lilerin başına gelenler bizim başımıza da gelebilir. Allah’ın yardımı olmadan bu belalarla baş etmemiz mümkün değil. Eğer biz Allah’ın dinine yardım etmeyeceksek, Allah’ın bize yardım etmesini beklemek saflık olur. Hani Allah’ın rızasının tecellisinin vesilesi olacaktık. Bu kadrolarla mı, bu şekilde mi olacak bu iş? Tevbe de etmiyoruz. O zaman biz kendi hakkımızdaki hükmü değiştirmeden gelecek günler için ümit var olmamız mümkün değil. Gerçekler, istatistiksel verilerdeki gibi olmayabilir. Bunun böyle olup olmadığını önümüzdeki bir iki ay içinde göreceğiz. Şu var, paniklemeye gerek yok. Kim görevini tam ve eksiksiz yapıyorsa, Allah (cc) ona bir çıkış yolu gösterecektir. Tabii eğer “İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri karşısında susanlar” için durum farklı olacaktır. Haksızlıklar karşısında susanlar için de iyi şeyler söylemek mümkün olmayacaktır. Kim bilir belki, Hz. Yunus kavmi gibi insanlar son gün akıllarını başlarına toplarlar ve tevbe eder, kurtuluşa erenlerden olurlar. Başımıza gelecek felaketler belki uyanışımıza vesile olur. Bizim için şimdi yeniden iman etme zamanı. Hayat devam ediyor, yeniden başlıyoruz. Din ve devlet büyüklerini ilah ve rab edinenlerden uzaklaşalım. Yeniden iman edelim, Allah’ın kitabındaki gibi, Resulullah’ın bize öğrettiği söz ve hayatlarında örneklediği gibi. Şeytan’a karşı savaşımızda Allah’ın yardımını almak için, daha akıllı, daha dürüst ve daha cesur olmamız gerek. Merhametimizin gazabımızdan üstün olması gerek. Veresetül Enbiya, yaşayan Kur’an olmamız gerek. Sabredenlerden, şükredenlerden ve direnenlerden olmamız gerek. Selam ve dua ile.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.