Gülümser Yurt: Gırtlak Kanseriyle Mücadelede Sanatın İyileştirici Gücü

Emekliliğini matematik öğretmenliğiyle geçiren Gülümser Yurt, gırtlak kanseriyle karşılaştığında en sevdiği uğraştan, yağlı boya resim yapmaktan mahrum kaldı. Tedavi süreci boyunca bilgisayarda çalışmalarını sürdürerek sanatla bağını koparmadan yoluna devam etti.

Hızla ilerleyen hastalık nedeniyle doktorlar, tedavinin yan etkileriyle başa çıkmak için onun tutkusu olan resme fiziksel olarak mesafeli kalmasını önermişti. Bunun yerine hastane odasında bilgisayarla resim üretmeye devam eden Yurt, 8 ay süren kemoterapi ve ışın tedavisinin ardından iyileşmeyi başardı.

“Kızlarımla hastaneden çıkarken kanserin karşısında duracağımı ve onu yeneceğimi söyledim. O gün karar verdim; hayatıma, sesimle para kazandığım mesleğime ve sevdiğim sanatım için tekrar sarılıyordum. Kemoterapi sırasında hafif müzikler eşliğinde dans ettim; ses kısıklığı zamanla azaldıkça bağırarak şarkı söylemeye başladım.

Doktorumun uyarılarına rağmen yağlı boya kokusu gırtlağı için tehlikeli olunca, bu tutkuyu bilgisayarda sürdürmek zorunda kaldım. Bilgisayarda çalışmak bana hem rahatlık hem de yaratıcı bir alan sundu. Günler geçtikçe yaptığım 38-40 eser birbirini takip etti; en sonra kızıma ait bir öykü bu resimlerden bir kitapçık halinde derlendi.

Resim yapmak tedavi sürecinde bana güç veren bir terapi oldu. Yağlı boya yasaklandığında bile bilgisayarlarda özgürce üretmeye devam ettim; resim benim için sadece bir uğraş değil, yeniden yaşam bulmamın yolu oldu. Hatta gezi planları yaparken saçlarım minik minik çıkmaya başlamıştı; Antakya, Göbeklitepe ve Kapadokya’yı ziyaret ettiğimizde dünyaya olan merakım daha da güçlendi.

Şu an hâlâ hayata umutla bakıyorum ve erken teşhisin hayat kurtardığına inanıyorum. İyileştikten sonra anneme destek olmak için sosyal etkinliklere katılan Pelin Yurt Üçer ise süreci böyle özetliyor: annem içindeki savaşçıyı ortaya çıkardı ve bu deneyim, başkalarına yardım etme isteğini güçlendirdi.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Sağlık | Haberler.com