Gölcük’te Cinsel İstismar Davası: Eğitmen Hakkında 30 Yıl Hapis Cezası

Gölcük’te Cinsel İstismar Davası

Gölcük ilçesinde, küçük yaşlardan itibaren bir tekvando kursuna katılan S.T., 14 yaşına bastığında burada tekvando eğitmeni E.Y.’nin cinsel istismarına maruz kaldığını iddia etti. 2023 yılının eylül ayında, annesiyle birlikte Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’na giderek suç duyurusunda bulunan S.T., hocası E.Y.’nin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu ve buna karşı koyduğunda telefonunu kırdığını belirtti. Başvurunun ardından, S.T. Çocuk İzlem Merkezi görevlisi, avukat ve Adli Tıp Uzmanı eşliğinde ifadesini verdi. İfade sırasında, E.Y.’nin kendisine 2 yıl boyunca cinsel istismarda bulunduğunu söyledi.

Savcı Değişince İstenen Ceza Da Değişti

Olayla ilgili olarak Gölcük Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında, ifadesi alınan şüpheli E.Y., evli ve iki çocuk babası olduğunu belirterek suçlamaları reddetti. İfadesinde, “S.T.’nin son zamanlarda duygusal olarak bana karşı bir şeyler hissettiğini fark ediyordum ama bu platonik bir durumdu; ben kendisine karşılık vermedim” şeklinde konuştu. E.Y., ifadesinin ardından mahkemeye sevk edilerek adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Hazırlanan iddianamede, E.Y. hakkında ‘Reşit olmayanla cinsel ilişki’ suçundan 5 yıla kadar hapis cezası, ‘Mala zarar verme’ suçundan ise 3 yıla kadar hapis cezası talep edildi. İddianame, Gölcük 1’inci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Dava sürecinde, dosyaya yeni bir Cumhuriyet savcısı atandı.

Dosya ‘Görevsizlik’ Kararı Verilerek Ağır Ceza Mahkemesine Gönderildi

Yeni görevlendirilen savcı, geçen yıl mayıs ayında görülen duruşmadaki mütalaasında E.Y. hakkında ‘Reşit olmayanla cinsel ilişki’ suçunun ‘Zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ olarak, ‘Mala zarar verme’ suçunun ise ‘Yağma’ suçu olarak değişebileceğini ifade etti. Bu nedenle yetkinin ağır ceza mahkemelerinde olduğunu belirtti. Hem Cumhuriyet savcısının mütalaası hem de mağdur avukatının talebi doğrultusunda Asliye Ceza Mahkemesi, ‘Görevsizlik’ kararı vererek dosyayı ağır ceza mahkemesine gönderdi. Mahkeme, ayrıca çocuğun suç tarihinde 15 yaşından küçük olduğunu ve iddianamenin çelişkili olduğuna kanaat getirdi.

Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde geçen yıl ekim ayında görülen ilk duruşmada, mahkeme heyeti adli rapor, sosyal medya yazışmaları ve görüntüleri ile adli görüşme değerlendirme raporu gibi delilleri değerlendirerek, kuvvetli suç şüphesi nedeniyle sanığın tutuklanmasına karar verdi.

‘Kimsenin Kalbini Bile Kırmadım’

Olayla ilgili olarak bugün görülen davanın üçüncü duruşmasında tutuklu sanık E.Y., mağdur S.T. ve annesi ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmada savunmasını yapan sanık E.Y., S.T.’ye cinsel istismarda bulunmadığını vurguladı. “Mağdure ile aramda geçen mesajlaşmaların cinsellikle herhangi bir ilgisi yoktur. Ben S.T. ile iddia edilen cinsel eylemleri yaşamadığım gibi kendisiyle iddia ettiği yerlerde de bulunmuş değilim” dedi. E.Y., telefonun kırılmasıyla ilgili soruya ise, “Araçta aramızda bir tartışma yaşandı. Kendisi bana telefonu uzattı. Sonrasında bir çekişme oldu. Erkek arkadaşından ayrıldığına dair bir mesaj gösterdi ve telefonu kendi elinden düştü, bu nedenle kırıldı” şeklinde cevap verdi. Son sözü sorulan E.Y., “18 yıllık öğretmenim, bırakın istismarı, kimsenin kalbini bile kırmadım. Söylenenler kurgudur, iftiradır” dedi.

36 Yıl Hapis Kararı, Kanun Kapsamında 30 Yıla Düşürüldü

Mahkeme, sanık E.Y.’nin ‘Çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ suçu kapsamında 16 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, eğitimci olması nedeniyle artırım uygulayarak 24 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, suçu birden fazla kez işlemesi nedeniyle ‘Zincirleme suç’ maddesi kapsamında artırım uygulayarak 36 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmetti. Ancak mahkeme, Türk Ceza Kanunu’nda yer alan ‘Süreli olarak belirlenecek hapis cezasının 30 yıldan fazla olamayacağı’ maddesi gereği, sanığın cezasını 30 yıla düşürdü. Mahkeme ayrıca, sanık hakkında ‘Yağma’ suçundan 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve sanığın S.T.’ye karşı ‘Cinsel amaçla kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.