Gizem İçin Dokunan Kumaşlar: Organ Bağışını Anlatan Parçalı Bohça Eseri

Tekstil sanatçısı Elisabeth Strub Madzar, eşinin hayatını kurtaran Gizem adına parçalara ayrılmış bohça tekniğini sergilerde ön plana çıkarıyor. 1957 yılında Paris’te doğan sanatçı, babasının işi nedeniyle Türkiye’de büyüdü ve geleneksel Türk el işlerinden olan bu özel sanatla uğraşmaya başladı. Kendisi kurduğu Hayat Ağacı grubuyla yurt içi ve yurt dışında birçok sergiye imza attı. 1999 yılında eşinin böbreğini bağışlayan Gizem’i gördüğü rüya, Madzar’ın bu özel çalışmayı yaratmasına ilham verdi ve ailesiyle tanıştıktan sonra genç kız için bir eser ortaya çıkardı.

Gizem’e adadığı eserler, organ bağışının önemine dikkat çekmek amacıyla yıllardır sergileniyor. Sanatçının sözleriyle, kadınların geleneksel el becerileri olan bu çalışmalar, evde kullanılan fazla kumaşların bir araya getirilmesiyle ortaya çıkıyor. Anadolu’nun farklı motiflerini ve Osmanlı-İslam motiflerini yeniden canlandıran Madzar, bu yinelenen anlatıyı kumaşlar aracılığıyla izleyicilere iletiyor ve figürleriyle bir yaşam hikâyesi anlatıyor. Eserin yaratım süreci en az 9 ay sürüyor ve her ayrıntı, mesajın güçlenmesi için titizlikle ele alınıyor.

Gizem için üretilen çalışma, hastalık ve nakil sürecinin zorluğunu anlatırken, dönüm noktası olan rüyayı da merkezine alıyor. Madzar şu anı şöyle aktarıyor: Gece yoğun bakımda olan eşimin yanındayken gördüğü parlak, uzun saçlı ve beyaz örtülü genç kız, bana donörün ailesini araştırmamı öğütledi. Cenazeye gidildiğinde, annenin yakasındaki fotoğraftaki kişinin, rüyamdaki kız olduğunu anladım ve bu işaret beni yeni bir projeye yönlendirdi. Böylece Edirnekapı’da 2,5 ay içinde Gizem’i tasvir eden ve bağışın önemini her sergide hatırlatan bir eser ortaya çıktı.

“Bu çalışma ile insanlar, Allah’ın yarattığı kullara değer vermeyi bir kez daha hatırlamalı” diyen Madzar, organ bağışının günümüzdeki kolayluklar sayesinde daha ulaşılır hale geldiğini vurguluyor. Canlı donörlere zarar verilmeden gerçekleştirilen işlemler sayesinde birçok hayat kurtarılıyor; Gizem’in ailesi için de bu süreç büyük bir dönüşüm oldu. Eserin sonunda yaşananlar sadece bir bağış hikayesi değil, topluma yayılan bir farkındalık mesajı olarak okunuyor.

Gizem’i anmakla kalmayıp, bağışın ne kadar değerli olduğunu hatırlatmak amacıyla sergilerde bu eserler hep yeni ziyaretçilerle buluşuyor. Eser, bugün de pek çok kişinin bağış konusunda düşünmesini sağlayarak, anlatılan hikâyeyi geniş kitlelere taşıyor. Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Haberler.com