Fatih Altaylı yazdı: “Sattınız mı Lamborghini’yi?”
Corona günlerinde milyonlarca insan, özellikle de servis sektöründe çalışanlar önemli bıkkınlık çektiler.
Özellikle de, büyük bölümü zaten günlük kazanç elde eden bu kişiler ola ki devletin işverenlere yaptığı yardım baştan sona işsiz kalmadılar ama fazla düşük gelirlerle bu tedirgin günleri atlatmaya çalıştılar.
Kayıt dışı istihdamın yoğun olduğu bu sektörde çok kişi de gelirsiz kaldı.
Tabir yerindeyse aç kaldı.
Ama seslerini çıkaramadılar, çıkardıysalar da duyulmadı.
Buna rağmen bizim memlekette “artist” olarak tanımlanan grup epey bir ses çıkardı.
Bunlardan gelen “Aç kaldık, öldük, bittik, yandık, mahvolduk” nidaları ortalığı inletti.
Ben de o günlerde “Yahu dünyanın her yerinde sanatçılar fakir fukaraya takviye etkinlikleri yaparken bizimkiler utanmadan ağlıyorlar” dedim.
Bana da kızdılar.
Kızdılar ama bir parça başına bile Lamborghini’sini, Aston Martin’ini, Range Rover’ını, Mercedes cipini falan satmadı.
Mücevherlerini rehine veren de duymadık arasında, saat koleksiyonunu satışa çıkarını da.
Ama ağlamaları sonuç verdi ve kendilerine en yüksek mertebeden konser verdirildi.
Kaç para aldılar, ne yaptılar bilmiyoruz ama yayınladıkları teşekkür mesajlarına bakılırsa indira gandi durumları fena değil.
Çünkü bunlar ucuza teşekkür etmezler.
Vallahi aldığınız parada, bindiğiniz otomobilde falan gözümüz yok.
Ama Allah aşkına susun bari.
Fakir fukaranın, ilginç gurebanın gözüne sokar gibi teşekkür mesajları falan yayınlamayın.
Ayıbınız aranızda kalsın.
Siz utanmıyorsunuz ola ki ama en azından duyduğumuz için utanmayalım.
Fatih ALTAYLI / HABERTÜRK