DOLAR 32,2793
EURO 34,8085
ALTIN 2.412,59
BIST 10.267,09
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C
İstanbul
°C
°C
°C
°C
°C

Fatih Altaylı yazdı: “HDP meselesi”

19.06.2020
A+
A-

Habertürk’ten Fatih Altaylı’nın yazısı…

Zannedersin, bütün ekranlarda her gece sabaha değin HDP’liler konuşuyor, anlatıyor da bir Habertürk ekranı kendilerine kapalı.
“HDP’yi konuşuyoruz, HDP’liler niye yok?” sorusuna Didem Arslan Yılmaz’ın verdiği “Biz özel sektörüz” yanıtı zaten yeterince manasızdı.
Bir de üstüne Veyis Alev ile Mehmet Akif Ersoy’un “Terörle aralarına mesafe koymadıkları için onları davetli etmiyoruz” sözleri gelince benzeri HDP’lilere sansür uygulayan tek Kanal Habertürk’müş gibi bir hava yaratıldı.
Yahu bu insanları hiç kimse ekrana çıkarmıyor, yalnızca Habertürk değil!
Keza ben yayınlama organlarının ideolojik söylev alabileceklerine inanırım hep.
Mesele A Haber sadece HDP’lileri değil CHP’lileri de çıkarmıyor ekrana. Kılıçdaroğlu’na da yer vermiyor.
Vermez vermez.
Kendi bilecekleri iş.
Bazen de partilerin temsilcileri bir takım kanallara çıkmıyorlar.
O da onların bileceği iş.
Bana kadar bunların tamamı basın özgürlüğü kapsamındadır.
Ama kendini merkezde, herkese eşit mesafede, nesnel olarak görebilen bir yayınlama organı iseniz, böyle kısıtlamalarınız olmaz. Olmamalıdır.
Acilen haliyle ve haklı olarak okurlar bana da soruyor, “Veyis Ateş gibi düşündüğün için mi HDP’lileri ekrana çıkarmıyorsun!”
Hayır efendim.
Veyis Ateş gibi düşünmüyorum.
Ben daha eski bir gazetecilik geleneğine mensubum.
Böyle düşünmem, düşünemem.
Böyle düşünmediğimi anlayın diye de onların bu açıklamaları yaptığı gün ben Öcalan’la mülâkat yaptığımı yazdım.
Ama kanalın da “korkudan” bu röportajı yayınlamadığını da ekleyerek.
Korku derken “Yasa” korkusuydu.
Ortada geniş bir Terörle Mücadele Yasası vardı ve istediğin tarafından çekerek, her şeyi kabahat haline getirebiliyordu “güç sahipleri.”
O gün o röportajı yayınlasaydı Kanal D muhtemelen yayın erteleme, kapatma gibi cezalar alacaktı.
Muhtemelen ben de!
Şimdi de HDP’lilere ekranlar kapalı.
Ben gazetecinin ucunda ulus yararı, toplumun bilgilendirilmesi gibi yararlar var ise şeytanla bile görüşebileceğini düşünürüm hep.
Sakın HDP’yi şeytanla özdeşleştirmeye çalıştığımı da düşünmeyin.
Ben HDP’nin Türkiye’de AK Parti’den sonradan en iyi organize olmuş parti olduğunu düşündüm hep.
Ama PKK’nın askeri vesayetinden kurtulamayan bir parti olarak gördüm.
Bana kalsa ben HDP’li misafir da alırım.
Konuğunuz ile aynı fikirde olmanız gerekmiyor oysa!
Her görüşten misafir alıyorum.
Oradan niye almayayım.
Dediğim gibi Öcalan’la konuşmuşum, HDP’li ile mi konuşmayacağım.
Ancak Habertürk’ün yayın politikasını ben belirlemiyorum.
Buranın bir yönetimi var.
Ve 2015 yılındaki “hendek kalkışması” sonrası Habertürk yönetimi şöyle bir tasarrufta bulunmaya karar vermiş:
“2015 seçimleri sonrası PKK’nın barıştırma sürecini paramparça etme, siyasi çözümün önüne terör ve kanla tıkamasına aleyhinde kılını bile kıpırdatmayan, bunun yanlışlığına dair tek kelime bile etmeyen, hatta binlerce insanın ölümüne yol açan bu silahlı kalkışmayı ‘çağın direnişi’ şeklinde tanımlayıp selamlayan bir partinin temsilcileri objektif olarak teröre destek mahiyetindeki bu görüşlerini ekranlarımızda açıklayamazlar.”
Anlayacağınız hendek kalkışması sonrası Habertürk ekranları HDP’lilere kapanmış.
Buna aleyhinde bir söylev alamadıkları için.
Benden istenen de kanalın bu kararına hürmet göstermem.
Katıldığım yok, uyduğum bir karar.
20 küsur yıl önce nasıl kanalın kararına hürmet gösterdiysem.
Sonuçta sırtında yumurta küfesi taşıyanlar yöneticiler.
Ben değilim.

Fatih ALTAYLI / HABERTÜRK

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.