DOLAR 32,4868
EURO 34,7362
ALTIN 2.408,56
BIST 10.045,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 16°C
Az Bulutlu
İstanbul
16°C
Az Bulutlu
Per 19°C
Cum 18°C
Cts 19°C
Paz 20°C

Evlilik bir ilişki komedisi

27.08.2018
A+
A-

“Koca Koca Yalanlar” dizisinde Nilgün karakteriyle ekrana geliyorsunuz. Proje ilk size geldiğinde ne düşündünüz? Neden içinde olmak istediniz?

– Gül Abus Semerci’nin yazdığı, kadın-erkek ilişkilerini ince bir mizahla masaya yatırdığı çok dinamik bir senaryomuz var. “Bir gün aldatılırsanız ne olur?” sorusundan yola çıkıyor. Önce olanı tüm gerçekliğiyle ortaya koyup sonra üç kadın arkadaşın dönüşümünü, birbirlerinden güç alarak yeni düzenlerini oluşturmalarını, erkeklerin de aynı şekilde çeşitli tepkilerini görüyoruz. Evliliğe ilişki komedisi diyebiliriz. Bu benim için çok çekiciydi. Hikaye “kadınlar iyi, erkekler kötü” ya da tam tersini anlatmıyor. İki tarafı da her şeyiyle gösteriyor. Aşk, sevgi, arkadaşlık, hayatta var oluş biçimleri hepimizin ortak konusu. Hayatın içinde olduğu gibi hem mizahla hem de dramatik sahnelerle ve en önemlisi samimiyetle bir hikâye öneriyor “Koca Koca Yalanlar”. Bu yüzden benim tam da içinde olmak isteyeceğim bir proje. Ayrıca Nilgün oynaması müthiş heyecan verici bir rol.

Nilgün hem feminen hem de komik bir kadın. Bu dengeyi nasıl sağlıyorsunuz?

class=’cf’>

– Hakikaten çok şanslı buluyorum kendimi bu konuda. Daha önce hiç tanışmıyor olmamıza rağmen, anında ekip olabildik. Bu da ekrana yansıyor zaten. Ferdi ile elektriğimiz tuttu. Oradan da çok eğlenceli bir Nilgün-Şahin hikayesi çıkıyor izleyici için. Evrim’le ve Pelin’le de öyle. Hakikaten özenle, gülerek çekiyoruz sahneleri. Ben en çok kuaför sahnelerinde eğleniyorum. Kadınların en açık oldukları yer kuaför salonlarıdır zaten bence. Kimseye anlatmadığın şeyleri kuaförde anlatırsın manikür yapılırken…

TÜRKİYE’DE KADININ SESİ DAHA YENİ DUYULUYOR

Aldatma ve aldatılma konusuna gelecek olursak, ne dersiniz?

– Aldatma, “Koca Koca Yalanlar”ın ana teması. Aldatılan kadınlar var. “Kadın hep hisseder” diyerek aslında ben insanın kendini kandırdığını düşünüyorum. Kadınlar yüzleşmeyi, açıksözlü olmayı daha geç öğreniyorlar bence. Baskı altında yetişmiş kadın rahat konuşamıyor. Oysa kendine ve insanlara açık olduğunda daha gerçek ilişkiler kurabiliyorsun. Kadının sesi daha yeni duyuluyor Türkiye’de. Artık kadınlar farkında. Ama büyük laflar etmemek gerektiğini biliyorum aldatılma konusunda.

İki insan arasında bir ihanet, bir yalan varsa o ilişki bozulur zaten. Bozulmuyor diye kendini kandırmamak gerekiyor. İnsanların önce kendilerine özenmesi, saygı duyması ve mutlu etmesi gerek diye düşünüyorum. Ve sonra da yan yana durmayı seçmeleri… Hayat uzun, bir sürü iniş çıkışı var. Beraber yürümek istemek ve bunu önce kendine, sonra karşındakine saygıyla yapabilmek bence. Aşk iki insanı da coşturmalı, coşturur da. İki insan bir araya geldiğinde öyle bir enerji çıkar ki, ikisi de başka seviyelere geçerler diye bakıyorum.

Ayrıca sadece kadın-erkek ilişkisi de değil, bir sürü şeye aşk hissedilebilir.

Aşksız da olmuyor… Aşkta akıl işe yaramıyor. Ben genel olarak tavsiyelere uymayıp sonra ah çekenlerdenim.

BiRAZ HUYSUZUMDUR

“Asla vazgeçmem” dediğiniz bir özelliğiniz, alışkanlığınız var mı?

– Gerçek ve samimi olanı kovalamak.

Peki “bu huyumu hiç sevmiyorum” dediğiniz özelliğiniz?

– Bazen fazla açık ve direkt oluyorum. Açıklık zarar verici olabiliyor karşımdaki kişiye. Hatta bazen şımarıkça olabiliyor bence. Direkt olmak da bazen doğru yöntem olmuyor iletişim kurmak için. Yoksa çok da kötü huylar değiller aslında. Bir de huysuzumdur yer yer, geçer aslında pıt diye ama o arada insanlar bir korkar. O da pek şahane bir özellik değil sanırım.

◊ “Hiç bitmesin” dediğiniz bir an oldu mu hayatınızda?

– Oldu tabii olmaz mı… Sevdiklerimle geçirdiğim anlar oldu. Ailemle, sevgilimle, dostlarımla… Ama o an hep bitti tabii ki. Ya da bazı ayrılıklar olur bazen. Mesleğimde çok tatmin olduğum anlar oldu. Onlar da bitti, yerine yenileri hep geldi, geliyor şükür.

Şu ana kadar size yön veren bir öğüt oldu mu?

– İki tane oldu. Birincisi annemin çocukluğumdan beri tekrarladığı bir cümle: “Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz. Olana bak, karşındakini, olayları hep öyle değerlendir.”

Diğeri de bir arkadaşımın annesinden: “Hiçbir zaman oldu sanıp rahatlama, gevşeme! ‘Oldu’ diye bir şey yok! Hep uğraşmaya, sorgulamaya devam et.” Bu öğütleri tam uygulamaya başladığım anda da hayatım düzene girdi zaten.

Son olarak “Koca Koca Yalanlar” izleyicilerine neler söylemek istersiniz?

– Sizden, gerçek bir dünya kuruyor, öyle bir hikâye anlatıyoruz. Bizde kalın. Neler olacak neler! Çok eğleneceğiz.

Evlilik bir ilişki komedisi

Selen Uçer dizide Evrim Alasya ve Ferdi Sancar ile kamera karşısına geçiyor.

 

 

 

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.