Ekrem Kahraman ‘Epic Future’ Solo Sergisi

Ekrem Kahraman “Epic Future” Solo Sergisi

Ankara’da sanatı sanatseverlerle buluşturmak amacıyla düzenlenen Ekrem Kahraman “Epic Future” Solo Sergisi, Timora Sanat’ta 10 Ocak – 7 Şubat 2025 tarihleri arasında izleyici ile buluşmaya hazırlanıyor.

Küratör: Berna Demirhan

Serginin açılışı, 10 Ocak 2025 Cuma günü saat 18.00-20.30 arasında, Prof.Dr. Ahmet Taner Kışlalı Mah. 2846. Sokak No:7. 06810. Çayyolu. Çankaya/Ankara adresinde gerçekleştirilecektir. Sanatseverleri bu önemli etkinliğe bekliyoruz.

Sanatın siyaset, ekonomi, bilim, kültür ve ahlakla kurduğu derin bağ, insanlık tarihinin en eski olgularından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bağ, özellikle toplumların değişim ve dönüşüm süreçlerinde daha belirgin bir şekilde görünür hale gelir. Sanatçı, zamanın ruhunu ve çağının izlerini eserlerine yansıtır; bu eserler hem bireysel bir tanıklık hem de kolektif bir hafıza niteliği taşır. Ekrem Kahraman, son dönem çalışmalarında tarihsel bağları yeni bir yorumla ele alarak, yapay zeka çağının evrimine ve bu çağın insan yaşamına dair öngörülerine ışık tutmaktadır.

Kahraman, hızla ilerleyen teknolojinin insanı bilinmezliğe sürüklediği bu dönemde, zihinsel ve varoluşsal sorgulamalarla izleyicilerini baş başa bırakmaktadır. İnsan, düşünerek ve deneyimleyerek varlığını anlamaya çalışır; ancak zihnin kendisini düşünmesi, ironik bir biçimde en az sorgulanan olgular arasında yer alır. Bilinç, çoğu zaman alışkanlıklarımızın gölgesinde unutulmaktadır. Kahraman’ın eserlerinde bu sorgulama, insan zihninin bedensel ve duygusal varlıkla kurduğu bağı yeniden ele almakla başlar. Yapay zekanın hesaplama yeteneği ve veri işleme kapasitesi ne denli gelişmiş olursa olsun, insanın duygusal ve sezgisel derinliğini anlamaktan yoksundur. Savaş alanındaki teçhizatı analiz edebilir, fakat onun yıkımının getirdiği duygusal hissi deneyimleyemez.

Beş duyu organımızın algıladıkları, hissettikleriyle eş değildir. “19. Yüzyıl başında icat edilmiş bir şeydir insan,” diyor Foucault. İnsanın kendisiyle tanışıklığı, tarihsel bir milat olsa da bu tanışıklığın henüz tamamlanmadığını düşünen Kahraman, insanın kendi zihnini çözümlemeye fırsat bulamadan teknolojik bir hızla yapay zekayla birleşmesinin getirdiği endişeyi eserlerine taşımaktadır. Ancak, bu kaosun içinde, diğer çağları aşmış olmanın verdiği bir umut ve direnç de mevcuttur.

Kahraman, sanatın yalnızca bir piyasa nesnesi olmadığını, aynı zamanda siyaset, ekonomi, kültür ve ahlakla bir bütünlük içinde felsefi ve entelektüel bir hazırlık sürecini de içerdiğini hatırlatmaktadır. “Epic Future” sergisi, Kahraman’ın sanat anlayışının bu yönlerini tüm açıklığıyla gözler önüne seriyor. Sanatçı, kültür ile sanat arasındaki tamamlayıcı uyumu ayrıştırılamaz bir bütünlük olarak görmekte ve sanatın, yalnızca temsil sorunlarına odaklanan bir alan değil, aynı zamanda yaşamın içine karışma çabası olduğunu vurgulamaktadır.

Entelektüel birikimi, tuvalin sınırlarını aşarak edebiyatla, şiirle buluşmakta ve yeni bir geleceği inşa etmeyi hedeflemektedir. Kültürel ve düşünsel imgelerle yüklü formlar, duyumsamalar yoluyla anlam kazanır. Dekoratif sıradanlığa meydan okuyan Kahraman, yaratıcılığı ve estetiği yüceltirken, sezginin ötesine geçen düşünsel bir faaliyetle eserlerini derinleştirmektedir.

Kahraman’ın eserleri, onun bireysel duruşunun ve toplumsal sorumluluğunun bir yansımasıdır. Doğduğu coğrafyanın ve yaşam izlerinin temsilleri, hem kişisel bir direnişi hem de sanatsal bir başkaldırıyı ifade eder. Küçük dairesel noktalar, geometrik formlar ve renk paleti, onun sanatsal ruhunu yansıtan unsurlar olarak öne çıkmaktadır. Bu eserler, insanlık adına bir hatırlatma niteliği taşır: “Görmedim, duymadım, bilmiyorum!” diyenlere karşı hakikati işaret eder.

Kahraman, sanatını şu sözlerle tanımlar: “Bir iç dökme, dertleşme, tutkuyla harekete geçmiş ve bir daha da yerine oturmamış bir gerçeği arama çabası… Ancak bana kalırsa, bu tavrı bir meydan okuma olarak anlamak en iyisi.” “Epic Future” sergisi, geçmiş, bugün ve geleceğin iç içe geçtiği bir yapıyla izleyiciye sunulmaktadır. Timora Sanat’ın üç farklı mekanında, Yusuf Akçura’nın “Üç Tarz-ı Siyaset” eserinden ilham alarak tasarlanan bu sergi, bir ön sunum niteliğindedir. Kahraman, burada sadece sanatın değil, insanın evrensel yolculuğunun entelektüel bir yansımasını da gözler önüne sermektedir.

Ekrem Kahraman, 1948 yılında Tarsus’ta doğmuştur. 1971 yılında İstanbul Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü’nden mezun olmuştur. Selahattin Taran, Süleyman Saim Tekcan, Ramiz Aydın, Aydemir Atalay, Mustafa Tomekçe, Şinasi Barutçu, Hakkı Karayiğitoğlu, İsmail Öcal, İlhami Demirci ve Zeki Çakaloz’un öğrencisi olmuştur. 1966 yılında Hisar Dergisi Şiir Yarışması’nda birinci olmuştur. Siyasi ANT dergisinde birçok desen ve röportajı yayımlanmıştır. Adana Kozan ile Bandırma’da Ortaöğretim kurumlarında öğretmenlik yaparak 1981 yılında “Eğitimimizin Sorunları ve Çözüm Yolları” dosyasıyla Mersin Eğitim Vakfı Araştırma Ödülü’nü ve 1982 yılında “Bandırma’da Sanat ve Kültür Etkinliklerinin Canlandırılması Üzerine Öneriler” başlıklı yazısıyla da yerel Bandırma Gerçek Gazetesi Ödülü’nü almıştır.

1989 yılında Bandırma’dan İstanbul’a taşınarak öğretmenlikten ayrılmıştır. İlk şiirleri Yelpaze, Hisar, Yelken ve Ilgaz dergilerinde yer almıştır. Yurtiçi ve yurtdışında 100’e yakın kişisel sergi açan sanatçı, 20’ye yakın Resim dalında ödül kazanarak, çok sayıda karma sergi, sanat fuarı ve bienallere katılmıştır. Resimleri ulusal ve uluslararası koleksiyonlarda yer almıştır. Sanatı üzerine çok sayıda broşür, katalog ve kitap yayımlanmıştır. Sanat Çevresi Türkiye’de Sanat, Antik sanat, CEY sanat, Genç Sanat, Üvercinka dergileri ile Aydınlık Gazetesi’nde sanat, felsefe ve siyaset üzerine yazılar yazmıştır.

Toplum ve ülke sorunlarına karşı sanatçı duyarlılığını öne taşıyarak 2002 yılında “Ülkemi Geri İstiyorum!” başlıklı bir açık mektup yayımlamış ve İstanbul’da Atatürk Kültür Merkezi’nde aynı başlıkla büyük bir sergi gerçekleştirmiştir. Sanatçıların ve aydınların ülkesine ve toplumuna karşı sorumluluklarını anımsatmıştır. 2004 yılında asistanları Barış Sarıbaş ile “Kendimize Ait Ovalarda, Kendimize Ait Dağlarda!”, 2006 yılında ise Tuncay Takmaz ile “Dünya Nereye Gidiyor?” ortak sergileriyle aynı ısrarını sürdürmüştür. 2007 yılında bir grup sanatçı arkadaşıyla birlikte ‘Sanatçının Atölyesi” dergisini yayımlayarak 2008 yılında Ahmet Onay Akbaş’la birlikte 25 kişilik sanatçı, sanat yazarı ve belgeselciden oluşan “Vincent van Gogh’un Peşinde, Modernizm’in İzinde” etkinliğini Türkiye-Fransa’da düzenlemiş ve katılmıştır.

Bu düşüncelerle yoğunlaşabileceğiniz sergimizi Timora Sanat’ta, Prof.Dr. Ahmet Taner Kışlalı Mah. 2846. Sokak No:7. 06810. Çayyolu. Çankaya/Ankara adresinde izleyebilirsiniz.

Daha Ayrıntılı Bilgi İçin:

Berna Demirhan
Küratör
Telefon: 0541 877 92 85
Email: bernad@timorasanat.com